"Büyük Resim"deki real politik çerçevesinde, Ankara ile Moskova arasındaki "kayıkçı kavgası" an'lık olarak Erdoğan'ı rahatlattı!
Ancak, İdlib/Mülteci şantaj'ı üzerinden ise AB tapografyası tehdit ediliyor.
Birinin terörist dediğine diğerinin ne dediği ortada iken İdlib'te, ABD'yi, İsrail'i, Mısır'ı, Suudi Arabistan'ı vb yok sayarak, "Ateşkeş" ne kadar mümkün?!
Soru bu!
Hal böyleyken...
Cevap'ını arayan bir başka soru da şu:
Erdoğan, Putin'i ateşkese nasıl razı etmiş olabilir?!
Bu kapsamda verilebilecek cevap'lar, malum medya üzerinden kamuoyu'na aktarıldı, biri hariç:
Erdoğan Putin'i, eğer ateşkes'e razı olmaz ise, Türkiye'nin çok sayıda şehit verebileceğini, bunun da halk arasında "Rusya nefreti"ne dönüşeceğini söylemiş olabilir mi?!
Tirajikomik...
Ama kullanılmamış tek argüman bu!
Nüans?!
Diğer tüm argümanlar'ın (İsviçre'deki sır'daş hesaplar, turizm, narenciye, boru hattı, gaz vb) kullanılıp tüketildiğini dünya biliyor?!
Yani?!
Putin, bu nüans'a dikkat ederek hareket etmiş olabilir mi?!
Hasılı:
Şeytan'ın gör dediği bir başka enstane, televizyon görüntülerine bakıldığında, vücut dili başka söylüyor, anlaşma metinleri başka tel'den çalıyor.
Nitekim...
Erdoğan, Putin'e özür diletmek yerine neden teşekkür etti, cevap'ını arayan bir başka soru?!
Demem o ki:
2020 çok hızlı girdi.
Demem şu ki:
İran hedef oldu.
Başka?!
Süleymani'ye suikast yapıldı.
İran yolcu uçağı düşürdü.
Coronavirüs salgını.
27 Şubat gecesi İdlip'te yaşanan kanlı baskın sonucu 33 şehit!
Akabinde, Erdoğan'ın Rusya ziyareti?!
Hal böyleyken...
Odatv'nin fişi çekildi, Genel Yayın Yönetmeni ve Haber Müdürü, bir yerel muhabirle birlikte tutuklandı!?
Ezcümle:
Erdoğan ve Putin görüşmesi öncesinde, Rusya'nın Türkiye'ye hangi pencere'den baktığının bir başka enstantanesi yaşandı:
Rus Polisi, Fox Tv'nin canlı yayınında, Fox Haber kameramanına müdahale etti.
Bir başka, şeytan'ın gör dediği enstantane ise Erdoğan'ın, Putin'e kameralar önünde "kendisini kabul ettiği" için teşekkür etmesi?!
Yani?!
Ankara, kayan eksen kapsamında, "üst akıl"ımız artık Putin diyor.
Başka?!
MİT davası ve Odatv'ye kapatma ya da üç gazeteci'ye tutuklama kararının arka planında, Ankara'nın eksen'i İran, Çin, Rusya ekseni'ne kaydırıyor olması var.
Hülasa:
"Demokrasi" ise üst başlık:
Rusya'yı,
İran'ı,
Çin'i,
Erdoğan'ı,
Ak Parti'yi övebilirsiniz.
Ama İsrail'i, ABD'yi, Avrupa'yı övülecek bir tarafı olsa da övemezsiniz!?
Nüans?!
MİT'i övebilirsiniz, "askeri vesayet'le mücadele" kapsamında TSK'yı şucu bucu diye suçlayabilirsiniz.
Ama MİT'e, Ak Parti'ye "İdlip'te neler oluyor, bu şehit cenazelerinin sebebi nedir?" diye ne hesap ne de soru soramazsınız!
Netice:
Soru sormaya kalkacak olanlar için Odatv örneği gözler önünde?!
Demem şu ki:
Umarım, Sayın Cumhurbaşkanı'mız, nereye doğru koşuyor, koşturuluyor farkındadır...