Karamollaoğlu’ndan Erdoğan: 6’ncıyı da ister

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Trabzon’dan Erdoğan’a gönderme yaptı.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, ‘Trabzon Buluşması” gerçekleştirdi. Bir otelin toplantı salonunda gerçekleştirilen Trabzon Buluşması'na Millet İttifakı partilerinin milletvekili adayları, il başkanları, partililer ve vatandaşlar katılım sağladı.

ECEVİT'İN VERDİĞİ MESAJI HİÇ UNUTMUYORUM

Türkiye'nin ittifaklarla önünün açıldığını ifade eden Karamollaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü;

*Biz bu seçimde başka bir manzara ile de karşı karşıyayız. Düne kadar seçimden sonra yapılan koalisyonlarda bir çok partiyle bir araya geldiğimiz oldu. İlk koalisyonumuzu 1974'te Ecevit'le, Erbakan hocamız birlikte bize yaşattılar. Çok güzel adımlar atıldı.

*Sayın Ecevit'in o zaman verdiği mesajı hiç unutmuyorum. ‘Biz tarihi bir yanılgı içindeymişiz, bu arkadaşlarla hiçbir zaman bir araya gelmez, birlikte bir işi beceremeyiz zannediyordum. Yanılmışız” demişti. Türkiye'nin önü açıldı.

*Biz Kıbrıs zaferini o dönemde kazandık. O dönemde büyük atılımları gerçekleştirdik. Ama uzun sürmedi. Kendimizdeki suçu da kabulleniyoruz. Arkasından hem rahmetli Demirel'le, hem rahmetli Türkeş'le yine bir araya geldik. Eğer ittifaklarda isabetli bir yol çizilirse ne kadar büyük neticelerin alınabileceğine işaret ediyorum.

*Eğer biz ülkemizin problemlerine çözüm üretebilmek için bir araya gelirsek çözüm bulmamak gibi bir şey olmaz. Millet İttifakı'nın ortaya koyduğu çözüm önerileri ülkemizin problemlerini çözmeye yeterli.

“TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK PROBLEMİ…”

*Ben ülkemizin en büyük probleminin adalette, ahlaki ve manevi değerlere sahip çıkarken gösterdiğimiz eksikliklerde görüyorum. Biz bunu kabul edemeyiz. Adalet yoksa devlet yoktur. Adalet mülkün temelidir.

*Türkiye'nin en büyük problemi adalet noksanlığıdır, onun devamında güven, dürüstlük gelir, ahlaki değerler gelir. ‘Biz yemeyiz, yedirmeyiz' diyorum.

*Biz herkesin hakkını kendine vermekte tereddüt göstermeyiz. O bizim kendi insanımız mı, yoksa siyasette bizim aleyhimizde mi bulunuyor, bunlara önem vermeyiz.

5 DÖNEMİNİ TAMAMLASA ‘6. DÖNEMDE DE KALAYIM' DER

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeniden Cumhurbaşkanlığında ısrarcı olmasına tepki gösteren Genel Başkan Karamollaoğlu, şu ifadeleri kullandı;

*Sayın Erdoğan 21 yıl oldu. Bir partinin genel başkanı bile ancak iki dönem süresiyle iş başına gelebilmelidir. Şimdi 5. döneme girdik hala vazgeçmiyor. Allah ömür verse de bu 5'i tamamlasa seçilip emin olun 6. dönemde de ‘Alıştım artık, sonuna kadar burada kalayım' der. Bu alışkanlık haline geldi.

*Tamam da ‘20 sene sonra ben vatandaşın arasına katılacağım. Normal bir vatandaş gibi gidip alışveriş yapacağım. Etrafımda beni koruyacak yüzlerce koruma olmayacak. Bu nasıl olacak. Normal bir uçağa binecem’ bunu tahayyül edilemiyor.

*O zaman siz Cumhurbaşkanı olarak bu memleketi idare edemezsiniz. Çünkü Cumhurbaşkanlığını yapabilmek için en gariban insanın halini anlaması gerekir. Onu idrak edemezseniz, onun sıkıntılarını bilemezseniz bu ülkenin problemlerini çözemezsiniz.

“9 İLDE TEKNOLOJİ MERKEZLERİ KURMAMIZ LAZIM”

*Eğer biz israftan ve yanlış politikalardan vazgeçersek yüz milyarlarca lira ya da dolar önümüzde hazır. Saray yapmazsak ne olurdu. Cumhurbaşkanlığına 20 tane uçak almasak ne olurdu, hiçbir şey olmazdı.

*Biz paramızı doğrudan doğruya toprağa gömdük. İnsanlara hizmet verecek iş üretecek yatırımlara imkan kalmadı. Bütün tarım arazilerini, meraları değerlendirmek zorundayız. İşlemediğimiz maden kalmayacak.

*Bunu nasıl başaracağız, 9 ilde teknoloji merkezleri kurmamız lazım. Devlet, üniversite ve iş adamları bir araya gelecekler ve yatırımları belirleyecekler. Hangi konulara odaklanmalıyız onu belirleyecekler.

*TÜBİTAK gibi kurumlara da ihtiyacımız var. Verimli yatırımlara ağırlık verirseniz ülkenin problemleri çözülür, işsizlik diye bir problem kalmaz.

“KILIÇDAROĞLU KUDÜS MESELESİNİ CESUR VE AÇIK ŞEKİLDE GÜNDEME GETİRDİ”

Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na teşekkür eden Karamollaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü;

*Onun yaklaşımını Bülent Ecevit'in 1974'teki yaklaşımına benzer görüyorum. Sayın Kılıçdaroğlu, ‘Gelin helalleşelim' dedi. Siyasi tarihte hakikaten atılması gereken ama ifade edilmesi çok zor olan bir konu.

*Helalleşelim ne demek? ‘Geçmişte biz hata yapmış olabiliriz. Hatalarımızı kabul ediyoruz. Ama siz de aynı helalleşme çerçevesinde yaptığınız hataları kabul edin. Tek taraflı değil. Bunu söylediğin zaman problemler bitiyor.

*İlk defa CHP Genel Başkanı Kudüs mitingine geldi. Orada öyle bir konuşma yaptı ki, bizim arkadaşlar ‘Kılıçdaroğlu'nun yaptığı konuşmayı sen yapsan daha iyi olurdu.' Kudüs meselesini o kadar cesur, o kadar açık şekilde başka bir siyasi parti genel başkanı gündeme getirmedi. Elbette bu yaklaşımlar önemli. Ben bu yaklaşımın seçimden sonra da devam edeceğine inanıyorum.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri