CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin 97’nci kuruluş yıl dönümünde Anıtkabir’i ziyaret etti, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mozolesine çelenk bıraktı.
Kılıçdaroğlu’na CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, genel başkan yardımcıları, Parti Meclisi üyeleri ve milletvekilleri de eşlik etti. Ziyaret sonrası parti genel merkezinde bir konuşma yapan Kemal Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
TARİHİMİZ UNUTTURULMAK İSTENİYOR
* Çocuklarımıza hangi koşullarda bu ülkenin inşa edildiğini anlatıyor muyuz? Yurttaşlarımızın yüzde doksanının bilmediği bir gerçek var. Mustafa Kemal ve arkadaşları kooperatif kurar. Çünkü yabancı misyona alışveriş yapacağı bir dükkan lazım. Bu kooperatifin kurucuları İsmet İnönü, Celal Bayar… Bu kooperatif hâlâ yaşıyor. Kaçımız biliyoruz? Tarihimiz unutturulmak isteniyor. Bizim tarihe karşı bir sorumluluğumuz var. Biz CHP olarak bu sorumluluğu almak zorundayız.
* CHP o kadar acımasız eleştirilmiştir ki tarihi unutturularak o kadar sert eleştirilmiştir ki anlamakta zorlanıyorum. CHP’nin kuruluş öncesi Atatürk, kabul ettiği bir grup gazeteciye şu açıklamayı yapar: Mütevazi bir millet bireyi sıfatıyla hayatımı sonuna kadar vatanın hayrına vakfeylemek amacıyla barıştan sonra halkçılık esası üzerine dayanan ve halk fırkası adıyla bir siyasi parti kurmak niyetimdeyim” diyor.
CHP’NİN OMURGASI SİVAS KONGRESİ’NDE OLUŞTURULDU
* Daha önce Sivas Kongresi’nde Anadolu ve Rumeli Müdâfaa-i Hukuk cemiyetleri birleşerek o toplantı CHP’nin omurgasının oluşturulduğu toplantıdır. Resmen kurulması 9 Eylül 1923’tür. Dolayısıyla biz 97. yılımızı kutluyoruz.
* Gölcük’te tersane kurdular. 1924’te İş Bankası’nı kurdular. Bursa’da, Karacabey’de, Hatay’da, Muş’ta devlet üretme çiftliklerini kurdular. Ama çiftçi ne ekeceğini bilmiyordu. Devlet buraları kurarak çiftçiye örnek gösterdi. Bugün hâlâ bu çiftlikler çalışıyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak ilk kez madeni para basıldı ve üzerinde T.C. yazıldı.
112 SAVAŞ UÇAĞI ÜRETİLDİ
* 1 metre milli demir yolumuz yoktu. Bu genç cumhuriyet ne yaptı? Topladığı vergilerle Malatya’ya, Adana’ya, Erzincan’a, Batman’a birçok şehre demiryollarını götürdü… Dikili ağacı yok diyorlar, insanda en azından bir miktar vicdan kırıntısı olur. Bunlar gidip birilerine el avuç açılarak yapılmadı. Her kuruşun hakkı yerinde verildi.
* Kayseri’de uçak fabrikasının temellerini attılar. Fabrika 50’li yıllara kadar 112 savaş uçağı üretildi. Haydarpaşa Limanı’nı yabancılar çalıştırıyordu. Yabancıların elindeydi, devletleştirildi. Ankara’da İstanbul’da örnek hastaneler yapıldı.
* Okuma yazma oranı, hep tartışılır. 1927 yılında resmi sayım yapılır, nüfusun yüzde 8’i okuma yazma biliyor. Cumhuriyet kurulmuş, Osmanlı’dan miras alınmış, nüfusun yüzde 92’si okuma yazma bilmiyor. Demokrasiye neden hemen geçmedik dediler, ama şunu düşünmüyorlar, Hakkari’de seçim yapılsa tutanak tutacak birileri olacak mıydı? Hadi bulundu, Ankara’ya nasıl gelecekti? Bunların hepsi çözüldü. Millet mektepleriyle çözüldü bunların hepsi. Kız öğrencilerin sayısı fazladır. CHP bunları yapmıştır.
HER GİRESUNLU BİLSİN Kİ…
* Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin parasını basan banka 1930’da Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası kuruldu. 1932-1937 arasında, savaştan çıkmış bir devlet var. Yeni bir savaşa hazır dünya var. Kırıkkale’de entegre silah sanayi kurulur. Oyumuzun en düşük olduğu yerlerden biri Kırıkkale. O fabrikayı CHP kurdu. Sizin dedeleriniz çocuklarınız o fabrikalarda çalıştı. Şimdi o fabrikaların durumunu görün.
* Her Giresunlu bilsin ki diktiği ağaçtan elde ettiği fındıktan CHP’nin hakkı ve hukuku vardır. Onun dedelerinin haklarını ve hukuklarını korumak onun dedelerinin elde ettiği fındığın bedelini ona ödemek için FİSKOBİRLİK’i kuran CHP’dir.
GELMESİNİ BİLMEK KADAR GİTMESİNİ DE BİLMEK GEREK
* 1945 yılında İşçi Sigortaları Kurumu kuruluyor. Adı sonra Sosyal Sigortalar bugünkü adı ile Sosyal Güvenlik Kurumu. Onu kuran da CHP’nin kadroları. Şimdi bütün işçilere söylüyorum, siz bugün sosyal güvenlik hakkına sahipseniz bunun arkasında CHP’nin olduğunu bilmek zorundasınız. Sizden haklarınızı almak istediler ama biz karşı çıktı. Sosyal devlet açısından önemli bir adım atıldı.
* Demokratik rejimin gayet basit bir tılsımı vardır. İktidarı bırakabilmek. İktidarda bulunanlar bunu yapabildiği takdirde rejim yaşar ve soysuzlaşmaz. Ama iktidardan gitmemek için her türlü dümeni döndürüyorsanız, nasıl seçim kanununda değişiklik yaparım da ben iktidarımı sürdürürüm derseniz demokrasiye en büyük darbeyi vurursunuz. Gelmesini bilmek gibi gitmesini de bilmek gerekir.