KESK ve Birleşik Kamu-İş konfederasyonlarının temsilcileri, organize suç örgütü lideri Alaattin Çakıcı’nın hakaret ve tehditleri nedeniyle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na dayanışma ziyaretinde bulundu. Kılıçdaroğlu, tartışmalara yer altı dünyasının aktörlerinin katılması ve siyasi partilerin destek vermesinin Türkiye'de "devlet krizi" olduğunu gösterdiğini belirterek, “Biz CHP olarak öyle mafya bozuntularına belli siyasi partilerin desteğini alarak bize yönelik tehditleri asla ve asla dikkate almayız. O tehdidi yapanlar asla ve asla bizi yıldıramazlar" dedi.
Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi’nde KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, ardından da Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Balık ile görüştü.
"DEVLET YÖNETİMİNDEKİ SAVRULMAYI GÖSTERİYOR"
Kılıçdaroğlu, KESK ziyareti sırasında şunları söyledi:
“Düşünce özgürlüğünü, demokrasiyi, farklı düşüncelere saygıyı savundum. Demokrasinin olmazsa olmaz kurallarından birisinin bu olduğunu ifade ettim. Elbette siyasi partiler arasında çekişme olur tartışma olur hatta bu tartışmalar bazen oldukça sert zeminlerde de gerçekleşebilir. Meşru bir siyasi partinin yer altı dünyasını savunması yeraltı dünyasının aktörlerinin yanında olduğunu ifade etmesi, belki de bizim Cumhuriyet tarihinde bir ilktir. Böylesine vahim bir tablo aslında Türkiye’de bir devlet yönetimindeki savrulmayı gösteriyor. Devletin iyi yönetilmediğini savrulduğunu belli grupların belli odakların devleti yönlendirdiğini açıkça gösteriyor.”
"DOĞRU BİLDİĞİMİZİ KARARLILIKLA İFADE ETMELİYİZ"
Geçmişte buna benzer bazı olaylarda toplum acılar yaşadığını söyleyen Kılıçdaroğlu, “İnsanların ve sivil toplum örgütlerinin, meslek kuruluşlarının sağ duyusuna güveniyorum. Bütün bu kışkırtmalara rağmen, biz kararlılıkla demokrasiyi savunmak insan haklarını savunmak hak ihlallerine karşı çıkmak haksızlığa uğrayanların yanında olmak gibi bir görevi üstlenmek zorundayız. Onların tahriklerine kapılmadan doğru bildiğimizi kararlılıkla inançla ifade etmeliyiz” diye konuştu.
"ÇETE-DEVLET-MAFYA İLİŞKİLERİNİ YAKINDAN YAŞAYAN BİR TOPLUMUZ"
Ziyaretin ardından açıklama yapan Bozgeyik, şunları söyledi:
“KESK olarak Sayın Kılıçdaroğlu şahsında bu saldırının bu tehditin Türkiye’deki tüm demokratik muhalefete yönelik, demokrasinin gelimini engellemeye dönük bir provokasyon olduğunu ifade etmek istiyoruz. 12 Eylül askeri darbesi sonrası oluşturulan baskı rejimi dönemlerinde de açığa çıkan çete-devlet-mafya ilişkilerini çok yakından yaşayan bir toplumuz. Türkiye’nin önümüzdeki günlerde karanlık dehlizlere sürüklenen faili belli cinayetlerin yeniden ortaya çıkmasını engellemek açısından bu tür tehditlere tüm muhalif güçlerin birlikte dayanışma içerisinde mücadele etmesi gerekiyor. KESK öteden beri demokrasi güçleriyle, Türkiye’deki muhalif kesimlerle hukuk dışı, yargı dışı, Anayasa dışı bu tür yönelimlere karşı dayanışma içerisinde olmuştur. Bundan sonra da olacaktır.”
"MAFYA BOZUNTULARI "
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu ile görüşmede, Kılıçdaroğlu’na CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba eşlik etti. Kılıçdaroğlu, görüşmede şöyle dedi:
“Biz CHP olarak öyle mafya bozuntularına belli siyasi partilerin desteğini alarak bize yönelik tehditleri asla ve asla dikkate almayız o tehdidi yapanlar asla ve asla bizi yıldıramazlar. Bu tartışmalara yeraltı dünyasının bazı aktörlerinin katılması ve o tartışmalara da meşhur partilerin destek vermesi Türkiye’de bir devlet krizinin olduğunu gösterir. Eğer meşru siyasi partiler yeraltı dünyasından bazı mafya bozuntularından destek alarak kendi faaliyetlerini yürütebiliyorlarsa onlar Türkiye Cumhuriyeti devletine ihanet ediyor demektir. Biz bu filmi daha önce de gördük ama bütün bunların hepsini aşacağız, bu ülkeye gerçek anlamda demokrasiyi yeniden inşa edeceğiz. Bu yeraltı dünyasını da sıfırlayacağız.”
"DEVLETİN TEK ADAM TARAFINDAN YÖNETİLMEİNİN SONUCU"
Görüşme sonrasında açıklamalarda bulunan Balık ise, “Bizler emek örgütleriyiz. Siyasi parti değiliz, siyasi parti üyesi de değiliz ama bu ülkenin kurucu iradesi olan CHP’nin Genel Başkanına yapılan saldırıyı buradan şiddetle kınıyoruz. Burada iktidar ve muhalefet partilerinin bazılarının yer altı örgütleriymiş gibi açıklama yapmalarını da kınıyoruz. Devletin tek adam tarafından yönetilmesinin sonucu burada ortaya çıkıyor. Birleşik Kamu-İş konfederasyonu olarak her zaman parlamenter sistemi savunduk. Tek adamdan değil çoğulculuktan ve çoğulcu demokrasiden yana olmaya da devam edeceğiz” değerlendirmesi yaptı.
Kılıçdaroğlu’na TBMM’de görüşülen bütçe ile ilgili kamu çalışanlarının taleplerini de aktardıklarını belirten Balık, “yüzde 3 artı 3’lük zamla 20021 yılında kamu çalışanlarının ayakta kalmasının zor olduğunu anlattık. Doğabilecek enflasyon farkı da TÜK, tek adama bağlı olan ‘devletin memurları aşağı çekme kurumu’ diyelim ona, bir anda enflasyonu çok düşük göstererek zam oranını da planlı olarak düşürüyor. Kamu çalışanları için bir iyileştirme yapılmasını iktidardan talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.