İzmir'de geçen yıl meydana gelen depremde eşini kaybeden, kiracı olarak oturduğu evi de hasar gören Fatma Bal, kiraların yüksek olması nedeniyle taşınamadı. Bal, yıkım kararı çıkan evlerin bile depremzedeler tarafından yüksek fiyatlarla kiralanmaya çalışıldığını belirterek, "2 ay sonra yıkılacak evi 2 bin 300 liraya kiralamaya kalktılar. Depremzede depremzedeye bunu yapar mı?" dedi.
İzmir'de 30 Ekim 2020'de meydana gelen depreme Yılmaz Erbek Apartmanı'nın altında bulunan marketteyken yakalanan
Ramazan Bal (61) hayatını kaybetti. Bal'ın 58 yaşındaki eşi Fatma Bal ile Bayraklı Adalet Mahallesi Selçuk Sitesi'nde kiracı olarak oturdukları ev ise hasar aldı. Eşinin ölümünün ardından üç çocuğunun desteği ile ayakta duran Fatma Bal, "az hasarlı" olarak belirlenen evinde yaşam mücadelesi veriyor. Oturduğu ev için henüz tahliye kararı çıkmasa da yıkım kararı çıktığını kaydeden Bal, kiraların yüksek olması sebebiyle kendine uygun bir ev bulamadığından yakındı. İkamet ettiği binada çok sayıda komşusunun taşındığını, 7 katlı binada yalnızca dört ailenin taşınamadığını belirten Bal, "Kiralar depremden sonra bir anda yükseldi. Bu evde oturmaktan tedirgin oluyorum. 2 ay önce çocuklarımdan da destek alarak 2 bin 300 liraya ev buldum. Ancak daha sonra bina için yıkım kararı çıktığını öğrendim. İnsanlar çıkarcı olmuş. Birkaç ay oturup sonra yıkılacak olan eve az kala taşınacaktım. Depremzede depremzedeye bunu yapar mı?" dedi. Bal, depremzedelere verilecek konutlara yerleşmeyi umut ettiğini dile getirdi.
EŞİ DEPREME MARKETTE YAKALANDI
Deprem günü eşinin emekli maaşı çekmek üzere evden çıktığını anlatan Fatma Bal, "Eşim bankaya emekli maaşımızı çekmeye gidecekti. Beni oğluma bırakmıştı. O da hem köpeklere mama hem de oğlumuzun komşusunun kızının istediği defteri alıp oğlumuzun evine, yanıma gelecekti. Komşu kızına defter almak için Yılmaz Erbek Apartmanı'nın altındaki markete girdikten 4 dakika sonra deprem meydana gelmiş. Deprem esnasında eşimi aradım ama sonra hat kesildi. Eşimin nerede olduğunu bilemiyorduk. Sonra çocuklarımla beraber bölgedeki enkazların orada eşimi aradık ama ancak 4 gün sonra eşimin ölüm haberi geldi. Çok zor bir durum. Ben 36 yıllık hayat arkadaşımı, dayanağımı kaybettim" diye konuştu.
DEPREM KONUTLARINI BEKLİYOR
Eşi ile Adalet Mahallesi'nde yaşadıkları eve 2 yıl önce kiracı olarak taşındıklarını anlatan Bal, "Şu an oturduğum ev "az hasarlı" olarak geçiyor ancak zeminde sıkıntı varmış. Bu yüzden tahliye kararı çıkmasa da yıkım kararı çıktı. Ne zaman yıkılacağını bilmiyoruz. Maddi olanaksızlıklardan dolayı şu an taşınamadığım için bu evde ikamet ediyorum. Tedirginlik yaşıyorum, geceleri uyuyamıyorum. Evin her yeri dökülüyor. Zaten depremden sonra panik atak hastası oldum. Binadaki birçok kişi taşındı. Sitedeki dört blokta 20 hane anca kaldık. Biz depremzedelere ev verileceğini duyduk. Taşınamadığım için depremzedelere verilecek konutları bekliyorum. Devlet büyüklerimiz umarım başımı sokacak bir ev verir" ifadelerini kullandı.
"İNSANLAR ARTIK ÇIKAR PEŞİNDE"
Bir süre önce kiralık ev arayışına girdiğini söyleyen Bal, şöyle devam etti:
"Depremzede depremzedeye hile yapmaya kalkıyor. Bana hasarlı binayı kiraya vermeye kalktılar. Orada oturan emlakçı arkadaşım beni uyarmasaydı oraya taşınacaktım. Bana "Abla sakın gelme, evlerimiz 2 ay sonra yıkılıyor" dedi. Meğer bina neredeyse boşaltılmış, 2 ay sonra da zaten bina yıkılacakmış. 2 ay önce çocuklarımın da desteği ile az kala taşınacaktım. Zaten durumum ortada. Üst üste taşınma masrafı ödeyecek halim yok. Benden o ev için 2 bin 300 lira kira istediler. Bina "az hasarlı" diye geçiyor ama zaten önü sonu yıkılacak. Yani bu evin sahipleri de depremzede. Depremden önce buradaki evler bin lira, bin 800 lira arasıydı. Evleri az hasarlı olduğu için uyanıklık yapan insanlar var. İnsanlar neyi amaçlıyor? Belki de az hasarlı olduğu için yıkılmayacağını düşünüyorlardır bilemiyorum. Elbette bu insanlar da onca emek vererek o evleri almıştır ancak ben canımı, eşimi de kaybettim. Maalesef insanlar artık çıkar peşinde."