Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı seçimini kazanmasının ardından ilk ziyaretini KKTC'ye yapmasının önemini vurgulayan Tatar, "Mazlum milletlere ve Türk dünyasına sahip çıkacak bir anlayışınızın bütün dünyaya bu mesajın verilmesiyle şu anda biz de umutlanıyoruz." diye konuştu.
"Sizlerin öncülüğünde son 21 yılda anavatanımız Türkiye Cumhuriyeti büyük bir değişim ve dönüşüm gerçekleştirmiştir." ifadelerini kullanan Tatar, Kıbrıs'ta çok acılar çekildiğini ve çok badireler atlatıldığını hatırlattı.
Halen farklı oyunlarla ve entrikalarla anavatan Türkiye ile KKTC arasında nifak tohumları sokulmaya çalışıldığını, KKTC'yi içeriden bölme ve Türkiye ile ilişkilerin gelişmesine engel olmaya çalışanlar olduğunu belirten Tatar, "13'üncü Cumhurbaşkanı olarak aramızda bulunmanız bize güç vermektedir." diye konuştu.
"Türkiye'nin desteğiyle yeni siyaset bütün dünyaya anlatıldı"
Kıbrıs Türklerinin çok aşamalardan geçtiğini hatırlatan Tatar, bölgede taraflar arasındaki ilk görüşmenin 3 Haziran 1968'de yapıldığını ancak bu görüşmelerin 55 yıl boşa çıktığını çünkü diğer tarafın eşitlik temelinde anlaşmaya inanmadığını söyledi.
Tatar, "Bizleri onların boyunduruğu ve esareti altından, bizleri adadan temizlemek için yapılan bütün girişimleri sayenizde, anavatan desteğiyle, Türk Mukavemet Teşkilatı'nın buradaki şanlı direnişiyle o günleri hamdolsun hep atlattık. Şimdi gelinen noktada biz, sizlerin desteğiyle yeni siyaseti sonuna kadar sürdürmenin azim ve kararlılığı içindeyiz." ifadelerini kullandı.
Bu saatten sonra eskiye dönülemeyeceğini vurgulayan Tatar, ortaya yeni bir siyaset çıktığını ve Türkiye'nin, anavatanın desteğiyle bütün dünyaya bunu anlatmış vaziyette olduklarını belirtti.
"Mavi Vatan şu anda emin ellerde"
Tatar, Mavi Vatan'da, Doğu Akdeniz'de küresel gelişmelere bağlı olarak jeostratejik ve jeopolitik açıdan Kıbrıs'ın öneminin hep belirtildiğine işaret ederek, "Şu anda gelinen noktada özellikle Ukrayna-Rusya savaşından sonra sizlerin liderliğinde, yine birtakım ciddi anlamda küresel dengelerin değişmeye başladığı bu noktada, Mavi Vatan ve KKTC'nin önemi o kadar da artmıştır diye değerlendiriyoruz." dedi.
Konuya ilişkin Tatar, "Dolayısıyla Mavi Vatan şu anda emin ellerdedir. Kıbrıs Türk halkı egemenlik hakkıyla, varoluş mücadelesiyle her zaman anavatan Türkiye Cumhuriyeti'yle uyum içerisindedir." ifadesini kullandı.
Tatar, Türkiye ile istişare ederek milli politikanın oluşturulmasında iki ülke arasındaki bu dayanışmanın fevkalade önemli ve değerli olduğunu vurguladı.
Tatar, müzakere süreçlerine ilişkin de "Bizim arkamızda dünya devi bir Türkiye Cumhuriyeti var. Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı'nın söyledikleri var. Yeni siyaset, milli siyaset, egemen eşitlik temelinde ve eşit statü kabulüyle ancak bir müzakere durumu olabilir. Bu noktadan da geri dönüş asla olmamalı diye düşünüyorum. Kıbrıs'ın konjonktürü, jeostratejik ve jeopolitik Mavi Vatan'da şartlar da çok değişmiştir. Bölgesel dengelerin yanında küresel dengeler çok değişmiştir. KKTC'nin değeri ve statüsü de artmıştır." diye konuştu.
Mavi Vatan'da KKTC'nin egemenliğiyle ancak Türk milleti, ulusu ve bütün Türk dünyasının rahat edebileceğine dikkati çeken Tatar, Türk Devletleri Teşkilatı'nda (TDT) diğer cumhurbaşkanları ile tanıştığında onlara "Biz en güneydeki Türk devletiyiz." dediğini aktardı.
"Türkiye Cumhuriyeti, sadece bölgesel değil küresel bir güç olma yolunda büyük Türk dünyasının umudu olmuştur"
5. kol faaliyetleri ile KKTC'yi bölme, Türkiye ile ilişkilerini engelleme ve topluma nifak tohumları ekme girişimleri bulunduğunu dile getiren Tatar, "Türkiye Cumhuriyeti, sadece bölgesel değil küresel bir güç olma yolunda büyük Türk dünyasının umudu olmuştur. Sizlerin ziyareti bu anlamda önemlidir ve verdiğiniz mesajlar bunlara birer yanıt niteliğindedir." diye konuştu.
Tatar, iki buçuk yıl önce kendisinin cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra ortaya koydukları uluslararası egemen eşitliğe dayalı 2 devletli siyaseti dünyaya anlatmaya devam edeceklerini belirterek, Erdoğan'a KKTC'nin Türk Devletleri Teşkilatına (TDT) gözlemci üye statüsü ile alınması ve Birleşmiş Milletlerin (BM) New York kentindeki 77. Genel Kurulu'nda Kuzey Kıbrıs'ın tanınması yönünde yaptığı konuşmadan dolayı teşekkür etti.
Tatar, "Sayın Cumhurbaşkanımıza, egemen uluslararası eşit 2 devletli yeni siyasetin devamı için sizlerin bize verdiği desteğe bir kez daha müteşekkiriz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yemin töreninin hemen akabinde KKTC'ye yaptığı ziyaretin dünyaya bir mesaj niteliğinde olduğunu vurgulayan Tatar, "Ziyaretinizle bütün dünyaya bu mücahidin devletine sahip çıktığınız ve bundan sonra da sahip çıkacağınız mesajını veriyorsunuz." ifadesini kullandı.
KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nin (GKRY) uluslararası anlaşmalara aykırı olarak Annan Planı referandumu sonrası Avrupa Birliği'ne (AB) üye olduğunu, Yunanistan ve Rumların bu şımarıklıkla hareket ettiklerini, Kıbrıs'ta Türklerin, Rumlar kadar egemenlik hakları bulunduğunu söyledi.
Kıbrıs'ta çözümün egemenlik temelinde iki tarafın iş birliği ile mümkün olacağının altını çizen Tatar, şunları kaydetti:
"Biz Kıbrıs'ta yapıcı önerilerle karşı tarafı bir bakıma uyarıyoruz. Kıbrıs'ta iki ayrı halk vardır. Bu iki ayrı halk aynı coğrafyayı paylaşıyor. Onun için geçen temmuz ayında kendilerine ada etrafındaki doğal zenginliklerin araştırılması ve geliştirilmesi için işbirliği ve Türkiye'nin de içinde olacağı bir komite kurulmasını teklif ettik. Gerektiğinde Anadolu'dan asrın projesi ile gelen suyu ve gelecek olan elektriği paylaşabileceğimizi ilettik. Bütün dünyaya bu mesajı vermeye devam ediyoruz. Egemenlik temelinde yapısal ve iki tarafın işbirliğiyle bu adada her iki halkın da yararına olacak birtakım işbirliklerine her zaman varız."
KKTC'nin Türkiye ile sevinçte, kıvançta ve acıda beraber olduğunu dile getiren Tatar, bunun salgın dönemi ile 6 Şubat depremleri süreçlerinde yakından görüldüğünü sözlerine ekledi.