Sabah'tan Dilek Güngör'ün haberine göre; ekonomiye katma değer yaratan ve borç ödeme kabiliyeti olan ancak finansal güçlük yaşayan şirketlere nefes aldıracak yeni bir düzenleme geliyor.
Birden çok bankaya borcu olan şirketlerin kredi yapılandırmalarını bankaların vicdanına bırakmamak için ekonomi yönetimi kanun taslağı hazırladı. "Finansal Sektöre Olan Borçların Yeniden Yapılandırılması Hakkındaki Kanun Taslağı" yasalaşırsa, kredi yapılandırmaları daha etkinleşecek.
Bir borçluyla yapılan sözleşmenin alacaklı kuruluşların alacaklarının üçte ikisini oluşturan çoğunluğu tarafından imzalanması halinde, alacaklı kuruluşların tamamı tarafından kredinin yapılandırılması zorunlu olacak. Yapılandırmalar toplam riski 50 milyon TL ve üzerindeki borçlulara uygulanacak.
KİMLER YARARLANACAK?
Yapılandırma kapsamına, borcunu makul sürede geri ödeyebilecek şirketler alınacak. Borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanamayacağına kanaat getirilen şirketlere yapılandırma yapılamayacak. Eğer, bir şirketin birden fazla finansal kuruluşa borcu varsa, alacaklı kuruluşların kendi aralarında oluşturduğu 'Alacaklı Kuruluşlar Konsorsiyumu' devreye girecek.
Bu konsorsiyum kararıyla, yeterli bilgi ve deneyime sahip uzman kuruluşlara borçlunun mali durumunun tespiti yaptırılacak.
Yapılandırmalarda; kredilerin vadesini uzatmak, yenilemek, ilave kredi vermek, anapara, faiz, temerrüt faizi, gecikme cezaları ve kâr paylarını indirmek veya bunlardan vazgeçmek, anapara, faiz veya kâr payı alacaklarını; kısmen veya tamamen iştirake çevirmek, aynî, nakdî ya da tahsil şartına bağlı bir bedel karşılığı devir veya temlik etmek, borçlu ya da üçüncü kişilere ait aynî değerler karşılığında kısmen veya tamamen tasfiye edip, satmak gibi gerekli görülen tedbirler alınacak.
YAPILANDIRMA ZİMMET SAYILMAYACAK
Taslakla, 5411 sayılı Bankacılık Kanunu'nun zimmet maddesinde de değişiklik yapılacak. Bankaların alacağının bir kısmından vazgeçmesi suretiyle kayıttan düşmesi (aktiften silmesi) ve benzeri işlemler yoluyla kredilerin yeniden yapılandırılması zimmet sayılmayacak. Taslakta, "Bankacılık mevzuatı ile bankacılık usul ve prensiplerine uygun kredi kullandırılması, bu kredileri temdit etme veya ek kredi kullandırma, taksitlendirme, teminata bağlama, anapara ve sair alacaklardan vazgeçilerek kayıttan düşme yahut benzer işlemlerle kredilerin yeniden yapılandırılması zimmet suçunu oluşturmaz" deniliyor.
ÇERÇEVE ANLAŞMAYA UYULMADI!
Geçen yıl eylül ayında Türkiye Bankalar Birliği, Finansal Yeniden Yapılandırma Çerçeve Anlaşması hazırladı. Uygulamadan en az 100 milyon lira borcu olan ve borcunu geri ödeme yeteneği olan şirketlerin faydalanabileceği belirtildi. Amaç, gelir-gider dengesi geçici olarak bozulduğu için borçlarını vadesinde ödemekte zorlanan işletmelere destek olmaktı.
Bu sayede, borçlarının yeniden yapılandırılması veya yeni bir itfa planına bağlanması sonucunda borçlarını geri ödeme kabiliyeti kazanacağı tespit edilen işletmelerin ekonomik faaliyetlerinin sürdürülerek nakit akımlarının düzenlenmesine yardımcı olunacaktı. Birçok banka bu anlaşmaya imza attı. Ancak iş uygulama aşamasına geldiğinde özellikle yabancı ortaklı bankalar kredi yapılandırmalarında zorluk çıkardı. Bunun üzerine, borç yapılandırması için kanun taslağı hazırlandı.
VERGİ MUAFİYETİ
Yeniden yapılandırmalara vergi istisnası getirilecek. Buna göre, yeniden yapılandırma sözleşmesi kapsamındaki işlemlerde, 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu, 492 sayılı Harçlar Kanunu ve 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu, 1318 sayılı Finansman Kanunu ile kaynak kullanımı destekleme fonuna yapılacak vergi ve kesintilere istisna getirilecek.