Atatürk "Tanrı" değildir.
Hiçbir zaman da Tanrıcılık oynamadı.
Şirk'e bulaşanlardan olmadı.
Birileri onu Tanrı gibi göstermek istese de önder'di, lider'di.
Nefis harp'i bağlamında, 3 sarı'dan uzak durdu (altın'ın sarısı, kadın baldırının sarı'sı, rütbe'nin makam'ın altın suyuna bandırılmış yaldızlı sarısı).
Şimdi utanmadan, 1 oy için "Sayın Öcalan", "Sayın Barzani".
Atatürk Türkiye'sine gelince gelince küfür kıyamet, Barzan'a gelince "aman efendim sepet efendim".
Atatürk Türkiye'sine gelince gelince küfür kıyamet, Barzan'a gelince "aman efendim sepet efendim".
Aynı suda iki defa yıkanılmaz!
Bundan sonra Atatürk'ü, Asker'i besmele ile ağız'a almak elzem, çünkü o kirli ağızlara başka şey yakışır.
...
Gazi, dönem'in zor şartları içinde ne hokkabazlık'a kafa yordu, ne de olmayacak dua'ya amin dedi.
Çağ'ın ruhu'na hitap etti.
Laik, çağdaş, ulus devlet Türkiye Cumhuriyeti'ni kurdu, yüceltti.
Laik, çağdaş, ulus devlet Türkiye Cumhuriyeti'ni kurdu, yüceltti.
Bugün'ün hikayesi geçmişte yazıldı ise bugün'ün hikayesi "sürpriz"değil.
Küçük ama "genel" hakkında fikir veren o kadar çok "Nüans" var ki, yazmakla bitmez.
Ağustos takvim'i kapsamında çekilen fotoğraf ortada.
Ne var ki, medya işin kolayına kaçıyor, muhalefet de.
Erdoğan'ı övmek ya da Erdoğan'ı eleştirmek üzerine kurulu düzen'de, nüans'lar hayat memat mesele.
Akıl akıldan üstündür.
Nacizane düşüncem, düşünen beyin kir tutmaz, bir şey'i seven gönül'den vatan'a da millet'e de kötülük çıkmaz!
Bu bir bayrak yarışı, el'den el'e.
Erdoğan'ı övmek ya da Erdoğan'ı eleştirmek üzerine kurulu düzen'de, nüans'lar hayat memat mesele.
Akıl akıldan üstündür.
Nacizane düşüncem, düşünen beyin kir tutmaz, bir şey'i seven gönül'den vatan'a da millet'e de kötülük çıkmaz!
Bu bir bayrak yarışı, el'den el'e.
Sorgulayan beyin olmadan ufuk'un ötesini görmek mümkün değil, tecrübe işin tuzu biberi.
Deniz seviyesi'nde hayat'ın matematik'i farklı!
Ne var ki, derin daldıysan, indiğin hızda suyun yüzeyine kademe yaparak çıkarsın, aksi halde "vurgun" yer ex olursun.
Ne var ki, derin daldıysan, indiğin hızda suyun yüzeyine kademe yaparak çıkarsın, aksi halde "vurgun" yer ex olursun.
Hayat'ın kendisi matematik.
Uzun yol'dan geliyoruz, ar'sızın her rengini, cins'ini gördük, tanıdık!
"Kendine Müslümanlık"a dayalı ise sistem, tablo ortada.
Bir toplum, bir topluluk, kendine olan "saygı"sını kaybeder ise ne olur, neler yaşanır!?
Sorun çözen değil, sorun'u sorun'la çözmeye çalışan akıl'a örnek olsun!
Çağ'ın ruhu'na hitap etmek, her daim hayat memat mesele.
Öncelikle...
Naçizane özde Atatürkçü’yüm.
Türk'üz, tarihte yaşayan Atatürk'lerin emanet'inin bekçisi'yiz!
Final süreç'i:
"Hepimiz Askeriz" ama hangi Türkiye'nin Askeri?!
Cevap:
Atatürk Türkiyesi'nin nefer'iyiz?!
Tarihte yaşayan Atatürkler ölmez, her dönemde ete kemiğe bürünüp ortaya çıkarlar, ne var ki fani olan Mustafa Kemal'ler ölür, Anıtkabir ne yapsın?!
Türk'üz, tarihte yaşayan Atatürk'lerin emanet'inin bekçisi'yiz!
Final süreç'i:
"Hepimiz Askeriz" ama hangi Türkiye'nin Askeri?!
Cevap:
Atatürk Türkiyesi'nin nefer'iyiz?!
Tarihte yaşayan Atatürkler ölmez, her dönemde ete kemiğe bürünüp ortaya çıkarlar, ne var ki fani olan Mustafa Kemal'ler ölür, Anıtkabir ne yapsın?!
...
Mustafa Kemal, zor şartlar içinden geçerek çağ'ın ruhu'na uygun çözüm'ü üretti, hadiseye böyle bakmak elzem.
Amaç korkutmak ise İstiklal Marşı "Korkma" diye başlıyor.
Beyan esas, itimat kontrol'e mani değil!
Türkiye hasta ve rahatsızlık derin'leşerek devam ediyor.
"İnme" iner mi sorusu yersiz, "inmiş".
Sistem "Felç" ve/veya çıkan çivi'lerden mülhem sistem "kaos değirmeni"ne su taşımaya devam ediyor.
Türkiye hasta ve rahatsızlık derin'leşerek devam ediyor.
"İnme" iner mi sorusu yersiz, "inmiş".
Sistem "Felç" ve/veya çıkan çivi'lerden mülhem sistem "kaos değirmeni"ne su taşımaya devam ediyor.
"Herkes", tırnak içinde "toksik 1 oy" üzerinden piyasada değer gören "Herkes", sırtını bir yerlere dayamış, iş'ini yapmak varken, savsaklıyor ise...
"Sistem" patlamış ise "1 oy" üzerinden "ilişik"ler "sistem"i esir almış ise ikaz da etsen, duvara da yapıştırsan, şikayet de etsen de, tablo ortada:
"1 Oy" sarmalı.
"1 Oy" sarmalı.
Balık baş'tan kokar!
"Ekmeğimizin peşindeyiz"; kolpacının replik'i olmuş ise görüldüğü üzere iş'ine saygısı olmayan'ın, ne ekmek'ine, ne de vatan'ına saygısı olur.
Her şey siyasallaşmış ise bu kadar kolpacı'yı, bu kadar besleme'yi "sistem" taşımaz.
Her şey siyasallaşmış ise bu kadar kolpacı'yı, bu kadar besleme'yi "sistem" taşımaz.
"Biz o 'Herkes' tanımı içinde değiliz" diyenler çıkabilir.
Yazı'da kastedilen, "toksik oy hesabı" üzerinden sistem'in içine iliştirilenler.
Bulaş'tan mülhem ilişik'ler.
Neo Sevr'e akan süreç'te, Atatürk Türkiye'si yağmalanırken, Anayasa değişirken "erkete"de kim ve/veya kimler vardı!
Ne kadar'ı yerli, ne kadar'ı milli?!
Yazı'da kastedilen, "toksik oy hesabı" üzerinden sistem'in içine iliştirilenler.
Bulaş'tan mülhem ilişik'ler.
Neo Sevr'e akan süreç'te, Atatürk Türkiye'si yağmalanırken, Anayasa değişirken "erkete"de kim ve/veya kimler vardı!
Ne kadar'ı yerli, ne kadar'ı milli?!
...
Mustafa Kemal "Süperman" değildi, öyle olmuş olsaydı, Osmanlı'yı kurtarırdı.
Ölüyü diriltmek sadece Yaradan'a mahsus bir özellik ise Osmanlı'nın hikayesi ortada!
Mustafa Kemal Atatürk her daim "Plus ultra"!
Şahika'daki Türk, Atatürk.
Mustafa Kemal Atatürk her daim "Plus ultra"!
Şahika'daki Türk, Atatürk.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk, II. Dünya Savaşı öncesinde "enformasyon zehirlenmesi"ne maruz kaldı, yanlış yönlendirildi.
Hitler ve Mussolini'yi doğru okudu ama Avrupa'nın içindeki sert çekişme'yi yanlış değerlendirdi.
Olmaz denilen ne varsa oldu.
Olmaz denilen ne varsa oldu.
Mareşal Mustafa Kemal Atatürk hiçbir zaman "süperman"olmadı.
Ne teorisyen ne de akademisyen, realist pragmatik pratisyen.
Geçmişi olmayan fani.
1776, 1789 real politik'i üzerinden yükseldi, hiçbir zaman romantik politik olmadı.
II. Dünya Savaşı'nda Avrupa içindeki hikaye'yi doğru okuyabilmiş olsaydı, 57 yaş'ında aramızdan ayrılmazdı.
Ne teorisyen ne de akademisyen, realist pragmatik pratisyen.
Geçmişi olmayan fani.
1776, 1789 real politik'i üzerinden yükseldi, hiçbir zaman romantik politik olmadı.
II. Dünya Savaşı'nda Avrupa içindeki hikaye'yi doğru okuyabilmiş olsaydı, 57 yaş'ında aramızdan ayrılmazdı.
Mustafa Kemal Atatürk bugün hayat'ta olsaydı, dün nasıl yaptı ise bugün de aynısını yapar, çağ'ın ruhu'na hitap edip sorun'u (Gordion Düğümü'nü) ilmek ilmek çözerdi.
Batılı partner'i ile tango yapardı, halay'a durmazdı.
Zeybek oynardı.
Batılı partner'i ile tango yapardı, halay'a durmazdı.
Zeybek oynardı.
Demem o ki:
Erdoğan düşmanlığı yaparak Atatürkçü olunmaz!
Re'aksiyon "aksiyon" değildir.
Demem şu ki:
Erdoğan'ın düşmanları ne kadar Atatürkçü!?
Erdoğan düşmanlığı yaparak Atatürkçü olunmaz!
Re'aksiyon "aksiyon" değildir.
Demem şu ki:
Erdoğan'ın düşmanları ne kadar Atatürkçü!?
Soru bu kadar basit:
2022 Türkiyesi’nde tüm hikaye "Erdoğan’ı indirmek" midir?!
Erdoğan’ı indirince sorun ve/veya kor’düğüm çözülüyor mu?!
Peki ya liyakat!?
Bu sorunun cevabından kim ne kadar emin!
Büyük Resim’deki yangınla ilgili herhangi bir kimsede çözüm eskizi var mı?!
Tablo çok net!
Sistem kirlenmiş olsa da, o kire bulaşmamış birçok liyakat sahibi isim var.
Aramak, bulmak, o isimleri vitrin'e çıkartmak; siyaset'in, makam sahibi seçilmiş'lerin görev'i.
Mustafa Kemal’i eşsiz kılan "özgürlük benim karakterimdir"demesi, inadına ölümüne zafere, milli kurtuluşa yürümesidir!
"Rol model Atatürk" ise yeni CHP'nin içinde siyasal İslamcılar'ın el'inin ne işi var ve hatta siyasal kürtçüler'in, yobaz, ticani vb ne varsa.
Kaldı ki, yobaz'ın tek gün'ü, ticani'nin bir yıl'da yapamadığına eş'değer.
Kaldı ki, yobaz'ın tek gün'ü, ticani'nin bir yıl'da yapamadığına eş'değer.
...
Türkiye’de, yeterince incelenmeyen, üstelik çoğu kez çarpıtılan Çanakkale Savaşı ve Mustafa Kemal olgusu, neden ve sonuçlarıyla ve en küçük ayrıntısına dek Batıda incelenmiş, askeri-politik uygulamalarda edinilen deneyimler 20'nci yüzyıl boyunca kullanılmıştır.
Türkiye Çanakkale’yi unuturken, Batı hiçbir zaman unutmamıştır.
Türkiye Çanakkale’yi unuturken, Batı hiçbir zaman unutmamıştır.
Çanakkale Savaşı sonrası dağıtılan bildirilerde zaferi kazanan komutanın adı yoktu?!
Yahya Kemal, İleri gazetesi sahibi Celal Nuri’ye, "Birinci sayfaya Mustafa Kemal’in bir resmini koysanıza; zaferin sahibini milletten saklamak, böyle bir zafer kazanan insanı yüceltmemek milli bir günahtır" dedi.
Celal Nuri, Mustafa Kemal’in arkadaşlarından bir fotoğraf buldu.
Gazetenin birinci sayfasına koydurdu; haberi elleriyle yazdı.
Tam baskıya girecekti ki, Polis Müdürü Bedri’nin adamları gazeteyi bastı.
Enver Paşa’nın selamını getirmişlerdi:
"Başarı askerindir.
Kişiyi sivriltmeye gerek yoktur!"
Celal Nuri fotoğrafı ve yazıyı çıkardı.
Aradan 100 yıl geçti...
Celal Nuri, Mustafa Kemal’in arkadaşlarından bir fotoğraf buldu.
Gazetenin birinci sayfasına koydurdu; haberi elleriyle yazdı.
Tam baskıya girecekti ki, Polis Müdürü Bedri’nin adamları gazeteyi bastı.
Enver Paşa’nın selamını getirmişlerdi:
"Başarı askerindir.
Kişiyi sivriltmeye gerek yoktur!"
Celal Nuri fotoğrafı ve yazıyı çıkardı.
Aradan 100 yıl geçti...
Bugün kimileri Mustafa Kemal adını söylemeden Çanakkale Savaşı anlatıyor!
Peki, Mustafa Kemal, Çanakkale’de insanları kıskandıracak kadar neyi başarmıştı?!
...
...
Ezcümle:
Mustafa Kemal'in dehası, o çökmüş, çürümüş yapıdan, laik, çağdaş, çağ'ın ruhu'na hitap eden bir devlet'i çıkartması.
Asla pes etmemesi, ufkun ötesini görmesi.
Bu çerçeve'de, Laik, Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti de sonsuza kadar diri kalacak ise niyet bu ise çağ'ın ruhuna hitap eden "stratejik akıl" hayat memat mesele.
Mustafa Kemal'in dehası, o çökmüş, çürümüş yapıdan, laik, çağdaş, çağ'ın ruhu'na hitap eden bir devlet'i çıkartması.
Asla pes etmemesi, ufkun ötesini görmesi.
Bu çerçeve'de, Laik, Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti de sonsuza kadar diri kalacak ise niyet bu ise çağ'ın ruhuna hitap eden "stratejik akıl" hayat memat mesele.
"Önder" Mustafa Kemal Atatürk, Dünya'yı yendiği için değil, çağ'ın ruhu'na hitap eden 'yüksek matematik'in içinden geçtiği için başardı; düşman'a diz çöktürdü, çaresiz bıraktı, laik, çağdaş cumhuriyet'i ihdas etti, ölmeden önce de genç'lere emanet etti.
Mareşal Gazi Mustafa Kemal Atatürk Türk Milletine sadece bağımsız bir ülke vermedi.
Ezilen, kimliği yok edilen, aşağılanan, yoksul ve fakir bırakılan, vergiler altında inleyen Türk Milletine hakkını geri verdi.
Geri vermekle kalmadı.
Kaybettiği özgüveni geri kazandırarak ayağa da kaldırdı.
Biz işte bu muhteşem insana ihanet ettik.
Emanetini koruyamadık.
Şehitlerimize ihanet ettik.
Geleceğimize, çocuklarımıza, vatanımıza ihanet ettik.
Geri vermekle kalmadı.
Kaybettiği özgüveni geri kazandırarak ayağa da kaldırdı.
Biz işte bu muhteşem insana ihanet ettik.
Emanetini koruyamadık.
Şehitlerimize ihanet ettik.
Geleceğimize, çocuklarımıza, vatanımıza ihanet ettik.
Vatanı emanet ettiği gençlere bıraktığı "Gençliğe Hitabe" aslında bir "vasiyetname"dir.
Ülkemizin düştüğü durum "Gençliğe Hitabe"de birebir anlatılmıştır.
Çıkış yolu da anlatılmıştır.
Bu çok kıymetli vasiyete sahip çıkmadıkça 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlamaya hakkımız yoktur!
İki yüzlülüğe ve arsızlığa devam ederek kendimizi inkar ettiğimizi ne zaman anlayacağız?!
Kurtarıcısına ihanet eden hiçbir kavim ayakta kalamadı.
Bizler de ihanet ettik.
Çıkış yolu da anlatılmıştır.
Bu çok kıymetli vasiyete sahip çıkmadıkça 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutlamaya hakkımız yoktur!
İki yüzlülüğe ve arsızlığa devam ederek kendimizi inkar ettiğimizi ne zaman anlayacağız?!
Kurtarıcısına ihanet eden hiçbir kavim ayakta kalamadı.
Bizler de ihanet ettik.
ABD'deki, Avrupa'daki "Aydınlanma" bizim eserimiz değil ve fakat Türkiye'deki Aydınlanma Atatürk'ün eseri.
Bu kadarı da "kafidir" saygı duymak, sahiplenmek için Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü...
Bir şey değişir, her şey değişir...
VATAN demek, NAMUS demek.
Türk'ün bakış açısı, Nükleer KIYAMET ise KIYAM'et!
Devletlerin dostu yoktur, yüksek çıkarları vardır!
2022 "Cehennem Yaz'ı" küresel aksta ortak çıkar:
Yeniden Atatürk!
2022 "Cehennem Yaz'ı" küresel aksta ortak çıkar:
Yeniden Atatürk!
Yeniden Laik Türkiye!
Yeniden çağdaş Türkiye!
Sözün özü:
Sözün özü:
Atatürk’ün "Gençliğe Hitabe"si bir duvar süsü değil, "Erken Uyarı Sistemi"dir!
Cüneyt Şaşmaz