“Asrın felaketi" olarak nitelenen depremlerde Malatya'da 20 bin civarında iş yeri yıkıldı, bazılarında ise ağır hasar oluştu.
Şehirde ticaretin kalbi olarak nitelendirilen tarihi Şire Pazarı ve çevresi, Akpınar, Bakırcılar Çarşısı, Dabakhane Mahallesi, Niyazi Mısri, Emeksiz gibi bölgeler depremlerde ağır hasar görürken, bu bölgeler adeta tanınamayacak hale geldi.
Depremlerin etkisiyle kent merkezinin en kalabalık bölgelerinde büyük boşluklar yer alırken, özellikle lokantacı esnafın bulunduğu bölgeler tamamen yıkıldı.
İş yeri yıkılan veya zarar gören lokantalar kent merkezinden biraz daha uzak noktada faaliyetini sürdürmek zorunda kaldı.
Lokantacı esnafı, depremin hemen ardından kent merkezi ve çevresinde çadır kurup faaliyetini sürdürse de yaşadıkları sorun halen devam ediyor.
Deprem otelleri de vurdu
Öte yandan kent merkezinde faaliyet sürdüren irili ufaklı oteller de depremlerden büyük zarar gördü.
İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünden alınan bilgiye göre, kentte depremden önce 59 konaklama tesisinde 4 bin 834 olan yatak sayısı depremden sonra 36 tesiste 3 bin 237'ye düştü.
"Ticareti ayağa kaldırmamız gerekiyor"
Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Şevket Keskin, AA muhabirine, depremde esnafının büyük zarar gördüğünü söyledi.
Kentte 20 binin esnafın iş yerinin zarar gördüğünü belirten Keskin, esnafın faaliyetini sürdürmesi için çeşitli çalışmalar yaptıklarını ifade etti.
Keskin, depremin etkilediği kentteki esnafın zor durumda olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
"Malatya'daki esnafın sorununu çözmek için mutlaka kalıcı iş yerlerinin bir an önce hayata geçirilmesi lazım. Sadece pilot bir bölgede değil Akpınar'dan Sıtmapınarı'na kadar özellikle Niyazi Mısri'yi de katarak yeni bir şehir yapılmalı. Kentte bir an önce kalıcı iş yerleri yapılıp esnafa teslim edilmesi gerekli. Akpınar denilen bölge, Malatya'nın kalbiydi. Vatandaşların tüm alışverişini yaptığı, 6-7 bin esnafın bulunduğu bir alandı. Esnaf ve sanatkarın olmadığı zaman o şehir kördür, karanlıktır. Önemli olan esnafı, ticareti ayağa kaldırmaktır. Konut yapmak, barınma ihtiyacını gidermek elbette önemli ancak bence ticaret her şeyden önemli. O nedenle ticareti ayağa kaldırmamız gerekiyor. Malatya'ya yeni bir şehir kurulması lazım, eğer bunu başarırsak Malatya'yı toparlarız. Esnafı ayağa kaldırırsak Malatya'yı da ayağa kaldırırız."
Keskin, esnafı tekrar ayağa kaldırılabilmek ve "can suyu" olabilmek için ekonomik olarak desteklenmesi gerektiğini belirterek, esnaftan 1 yıl boyunca doğal gazdan elektriğe vergiden su borcuna kadar alınmamasını, borcunun ötelenmesini değil tamamen silinmesini talep ettiklerini kaydetti.
"Çadır kurup insanlara yemek yediremeyiz"
Kentte esnafın yoğunlukta bulunduğu alanların yerle bir olduğunu hatırlatan Keskin, şöyle devam etti:
"Akpınar'da çok fazla lokanta ve yöresel yemekler yapan yer vardı, orası açık bir alışveriş merkeziydi ama depremden sonra orası yerle bir oldu. Lokanta konusunda ilk zamanlarda biraz sıkıntı çektik ama orada çadır kurup insanlara yemek yediremeyiz. İlerleyen günlerde yeni iş yerleri için kazılar, inşaatlar başlayacak. Şu an özellikle Malatya'nın biraz daha dışında güzel restoranlarımız var ama şehrin göbeğinde lokanta açmak, vatandaşa hizmet etmem mümkün değil."
Keskin, hükümetin esnafa desteğini artırması gerektiğini anlatarak, "Malatya merkezinde 20 bin iş yeri yerle bir oldu. Esnaf için bir an önce kalıcı iş yerleri yapılması lazım. Ticareti ayağa kaldırmazsak Malatya'yı ayağa kaldırmamız mümkün değil bu herkesin bilmesi lazım." dedi.
"800 üyemizin 270'inin iş yeri yıkıldı"
Malatya Lokantacılar ve Kebapçılar Esnaf Odası Başkanı Murat Keskin ise çok zorlu bir süreçten geçtiklerini dile getirdi.
Kent merkezindeki üyelerinin çoğunun iş yerinin yıkıldığını ya da ağır hasar gördüğünü dile getiren Keskin, "Depremlerde 800 üyemizin 270'inin iş yeri yıkıldı. Şu an orta veya az hasarlı iş yerleri ise çalışılamayacak durumda. Esnaf için kalıcı iş yerleri yapılmasını bekliyoruz." dedi.
Keskin, büyük yıkımın yaşandığı kent merkezindeki esnaf arkadaşlarından faaliyetini devam ettirenlerin merkezin dışına çıkmak zorunda kaldığını, bunun da vatandaşları mağdur ettiğini anlatarak, sorunlarının kısa sürece çözülmesini umut ettiklerini sözlerine ekledi.