ANKARA (AA) - Milli Eğitim Bakanlığının internet sitesinde 2019-2023 Stratejik Planı yayımlandı. 2023 Eğitim Vizyonu ışığında hazırlanan stratejik planla, eğitimin 5 yıllık yeni yol haritası belirlendi.
Stratejik planda yer alan hedeflere göre, öğretim programları tüm kademelerde bütünsel, yetenek kümeleri ile ilişkilendirilmiş, esnek ve modüler yapılar olarak yeniden yapılandırılacak. Tüm alanlarda ve eğitim kademelerinde, öğrencilerin her düzeydeki yeterliklerinin belirlenmesi, izlenmesi ve desteklenmesi için etkin bir ölçme ve değerlendirme sistemi kurulacak.
Öğrencilerin yaş, okul türü ve programlarına göre gereksinimlerini dikkate alan, "beceri temelli yabancı dil yeterlikleri" sistemine geçilecek.
Bakanlık, öğrenme süreçlerini destekleyen dijital içerik ve beceri destekli dönüşüm ile Türkiye'nin her yerinde yaşayan öğrenci ve öğretmenlerin eşit öğrenme ile öğretme fırsatlarını yakalamalarını, öğrenmenin sınıf duvarlarını aşmasını sağlamayı hedefliyor.
Öğretmenler için yeni mesleki gelişim modeli oluşturulacak
Stratejik plan kapsamında yönetim ve öğrenme etkinliklerinin izlenmesi, değerlendirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla "veriye dayalı yönetim yapısı"na geçilecek.
Öğretmen ve okul yöneticilerinin gelişimlerini desteklemek amacıyla yeni bir mesleki gelişim anlayışı, sistemi ve modeli oluşturulacak. Ayrıca eğitimin niteliğinin artırılması ve okullarda planlı yönetim anlayışının yerleşmesi amacıyla bütçe ile plan bağını kuran verimli bir finansman modeli oluşturulacak.
- Fen ve sosyal bilimler liselerinin niteliği güçlendirilecek
Okul öncesi eğitim ve temel eğitimde öğrencilerin bilişsel, duygusal ve fiziksel olarak çok boyutlu gelişimlerini sağlamayı amaçlayan Bakanlık, erken çocukluk eğitiminin niteliği ve yaygınlığını artıracak, temel eğitimde yenilikçi uygulamalara yer verecek.
Ortaöğretim sisteminin de değişen dünyanın gerektirdiği becerileri sağlayan ve değişimin aktörü olacak öğrenciler yetiştiren bir yapıya kavuşturulması amaçlanıyor. Bu kapsamda Türkiye'nin entelektüel sermayesini artırmak, medeniyet ve kalkınmaya destek vermek hedefiyle fen ve sosyal bilimler liselerinin niteliği güçlendirilecek. Örgün eğitim içinde imam hatip okullarının niteliği de artırılacak.
Eğitimde adalet temelli yaklaşım modeli geliştirilecek
Özel gereksinimli öğrencilerin bedensel, ruhsal ve zihinsel gelişimlerini desteklemek amacıyla öğrencilerin mizaç, ilgi ve yeteneklerine uygun eğitimi alabilmelerine imkan veren işlevsel bir psikolojik danışmanlık ve rehberlik (PDR) yapılanması kurulacak.
Özel eğitim ihtiyacı olan bireyleri akranlarından soyutlamayan ve birlikte yaşama kültürünü güçlendiren eğitimde adalet temelli yaklaşım modeli geliştirilecek.
Türkiye'nin kalkınmasında önemli bir kaynak niteliğinde bulunan özel yetenekli öğrenciler, akranlarından ayrıştırılmadan doğalarına uygun bir eğitim yöntemi ile desteklenecek.
Destekleyici özel öğretim yapısına geçilecek
Mesleki ve teknik eğitim ile hayat boyu öğrenme sistemleri toplumun ihtiyaçlarına ve iş gücü piyasası ile bilgi çağının gereklerine uygun biçimde düzenlenecek.
Bu kapsamda mesleki ve teknik eğitimde yeni nesil öğretim programları geliştirilecek, beşeri ve fiziki altyapı iyileştirilecek, "eğitim-istihdam-üretim" ilişkisi güçlendirilecek.
Bakanlık, yeni dönemde uluslararası standartlar gözetilerek tüm okullar için destekleyici bir özel öğretim yapısına geçmeyi hedefliyor. Ayrıca özel öğretim kurumlarının yönetim ve teftiş yapısı güçlendirilecek. Sertifika eğitimi veren kurumların niteliğini artırmaya yönelik de düzenlemeler yapılacak.
Hedefler belirlenirken 60 bin paydaşla anket yapıldı
Öte yandan, plan kapsamında MEB okul ve kurumları, kamu kurum ve kuruluşları ile il, ilçe milli eğitim müdürlüklerinde görevli 60 bin ilgilinin katılımıyla "Paydaş Anketi" gerçekleştirildi. Stratejik plandaki hedefler, paydaşların bu ankete verdiği yanıtların ışığında belirlendi.
Anketi yanıtlayanlar sırasıyla hayat boyu öğrenme, zorunlu eğitim, okul öncesi eğitim ile eğitimde teknoloji kullanımına yönelik faaliyetleri en çok memnun oldukları alanlar arasında gösterdi.
Katılımcılar, 5 yıllık süreçte en çok öncelik verilmesi gereken alanların sırasıyla "öğretmen politikaları, öğrenci başarısını artırmaya yönelik faaliyetler, öğrencilerin bilimsel, kültürel, sanatsal ve sportif faaliyetlere katılımı, zorunlu eğitim faaliyetleri ve öğretim programları" olduğu görüşünü paylaştı.