Eskişehir'de son haftalarda yaşanan hava değişimlerinin arıcılık ve bal üretimi faaliyetlerine yönelik etkilerini değerlendiren Yiğit, Eskişehir civarında yaşayan arıların bal üretimini en çok etkileyen unsurun değişen yaz ve kış şartları olduğunu vurguladı.
Eskişehir'de yıllık toplam 108 ton civarında bal üretildiğini aktaran Bünyamin Yiğit, bu üretimin daha çok Mihalıççık, Bozdağ gibi çevre ilçelerden elde edildiğini kaydetti. İlçelerde ova balı, yayla balı, çiçek balı, ayçiçeği balı olmak üzere yaklaşık 4 çeşit bal üretildiğini belirten Yiğit, merkez ilçelerde ise sadece sedir balı üretildiğini söyledi.
Eskişehir'in genel olarak soğuk bir iklime sahip olduğuna değinen Yiğit, bahar aylarına kadar arıların geliştirilmeleri gerektiğini söyledi. Yiğit, arıların kendilerini mevsim değişikliklerine uyarlayabildiklerini, ancak kış ve yaz dengesinin ömürlerini kısalttığı vurguladı.
Kısalan arı ömrünün bal üretimini olumsuz etkileyeceğine işaret eden Yiğit, şöyle konuştu:
"Kışın olması gerekiyor. Bizim arılarımız her sene burada kış olduğunu biliyordu fakat bu sene kış olmadı. Kış olmadığı için arılar devamlı çalıştı. Çalışan arının ömrü 42, en fazla 45 gündür. Kış günü arılar çalışmazlar, kovanın içinde bir salkım oluştururlar. Çalışmadıkları için bu salkımda durarak ömürlerini 6 ila 8 aya kadar uzatırlar. Ancak sıcaklıklardan dolayı arılar yaz günüymüş gibi çalıştılar. Çalıştıkları için dışarı uçtular ancak dışarıda alabilecekleri bir nektar yoktu, bundan dolayı kovanlarının içerisindekileri tükettiler. Yani normalde bahar aylarında tükenmesi gereken bal veya polenler şu an tükenmiş durumda. Dolayısıyla ömürleri 42 güne düştü, bu durumda arı kayıpları yaşanması çok doğal."
Yiğit, mevcut koşullara rağmen şurup ve ek takviyelerle arıların bahara hazırlanabileceğini sözlerine ekledi.