MHP Genel Başkanı Bahçeli: Türkiye Bu Badireyi En Geç Ramazan Ayının Sonuna Kadar Atlatacak

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Kovid-19 salgını ile ilgili, "İnanıyorum ki Türkiye bu badireyi en geç ramazan ayının sonuna kadar atlatacak, bayram günleri kucaklaşmalarla, sevinç ve heyecan sağanağıyla bezenip billurlaşacaktır." ifadelerini kullandı

 MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye'nin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) ile ilgili badireyi en geç ramazan ayının sonuna kadar atlatacağına inandığını belirterek Türkiye'nin salgın dönemini en az hasarla, hızlı bir şekilde aşacağını, yaraların da milli birlik ruhuyla sarılacağını kaydetti.

Bahçeli, "Kovid-19 salgınına karşı alınan tedbirler ve bu kapsamdaki siyasi gelişmeler"le ilgili yazılı açıklama yaptı.

MHP Lideri Bahçeli, dünyanın bambaşka ve nevzuhur bir dönemin içinden geçtiğini, yeni tip koronavirüsün bütün ezberleri bozmakla kalmadığını, öncelik sıralamalarını değiştirdiğini, sosyal dengeleri temelinden sarstığını ifade etti. Küresel salgının tüm ülkeleri her cepheden vurmak şöyle dursun, adeta işgal ve istila ettiğini belirten Bahçeli, tehdidin büyük, tehlikenin her yerde olduğunu, hiçbir yerin güvenli olmadığını vurguladı.

Salgına hazırlıksız yakalanan hatta salgının boyutlarını basite ve hafife alan ülkelerin maruz kaldıkları travma ve kayıpların ağır düzeye yükseldiğini anlatan Bahçeli, "ABD ve Avrupa ülkelerinin bulanık ve bunalımlı hali buna en açık delildir. Kovid-19 hastalığının etkilerini en aza çekebilmek amacıyla ihtiyaç olan küresel dayanışma ve işbirliği maalesef yeni tartışmalarla sekteye uğramaktadır. Böylesine ağır sorunlu bir dönemde siyasi kaygılarla hareket etmek, fuzuli meselelerden dolayı polemik üretmek bir defa insan haysiyetine, insanlık değerlerine kategorik saygısızlıktır." değerlendirmesini yaptı.

"Çin'in aleyhine iddialar doğru çıkarsa..."

Çin'in laboratuvar çalışmalarıyla yeni tip koronavirüsü yaydığı iddiaları ve isnatlarının çok sık dillendirilmeye başlandığını hatırlatan Bahçeli, yarasadan bulaşan virüs üzerinde oynamalar ve eklemeler yapıldığının bazı bilim insanları tarafından da ileri sürüldüğünü aktardı. Bahçeli, şöyle devam etti:

"Bu kapsamda ABD ile Çin arasında ticaret savaşlarından bakiye kalan gerilim bir kez daha canlanmaya, karşılıklı restleşmeye kadar uzanmıştır. ABD'nin bedel ödetmekten bahsetmesi, karşılıklı atışmalarla yükselen tansiyon önümüzde karmaşık ve kaotik bir dönemin varlığına şimdiden delalettir. Üçüncü Dünya Savaşı'na vurgu yapılması, bu çerçevede simülasyon çalışmalarının kamuoyuna yansıması büyük bir açmaz ve tehdittir. Elbette yeni tip koronavirüsün laboratuvar faaliyetleriyle üretildiğine dair bugüne kadar ulaşılmış ve herkesi ikna edecek bir kanıt henüz tespit edilmiş değildir. Şayet virüs Çin'in siyasi gayelerine hizmet maksadıyla imal edilmişse bu durumun çok vahim ve trajik sonuçları olabilecektir. En iyimser ihtimalle ABD'nin Kovid-19 salgınındaki başarısız ve basiretsiz mücadele sürecini karartmak ve üzerini kapatmak amacıyla Çin'i hedef aldığı, dikkatleri başka bir yöne çekmeyi hedeflediği düşünülebilecektir. Çin'in aleyhine iddialar doğru çıkarsa dünyanın topyekun yeni bir cepheleşmenin, kanlı bir hesaplaşmanın içine düşmesi kaçınılmaz olabilecektir."

"Karşımızda büyük bir musibet bulunmaktadır"

Dünya genelinde Kovid-19 vaka sayısının 2 milyon 300 bine yaklaştığına, virüse bağlı hayatını kaybeden insan sayısının da 153 bini bulduğuna işaret eden Bahçeli, "Karşımızda dehşet verici, insan bekasını tehdit eden büyük bir musibet bulunmaktadır. Bu musibeti en başından itibaren dikkate ve ciddiye alan, bununla birlikte lazım gelen önlemleri gecikmeye mahal vermeden devreye sokan ülkelerin virüsün yayılma hızını en azından kontrol edilebilir seviyelerde tutabildiği açıktır." ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin yeni tip koronavirüsle her cephede mücadele ettiğini belirten Bahçeli, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Kara propagandaların tedavülüne, karanlık oyunların tertibine rağmen, ülkemiz virüse karşı muazzam bir inanç ve iradeyle direnmektedir. Elbette bundan rahatsız ve memnuniyetsiz halde bulunan köksüzlerin varlığı gözümüzden kaçmamaktadır. Hastalığın yayılması, hükümetin zora girmesi, Türkiye'nin tökezlemesi için tüm imkanlarıyla seferber olan, adeta ayin turuna çıkan içimizdeki habis emelli kimliksiz ve kötürümlerin neye ve kime hizmet ettiklerini aziz milletimiz çok iyi bilmektedir. Bunların ipliği pazara çıkmış, foyaları ortaya dökülmüştür. CHP sisli ve kirli bir pusuya yatmış, devamlı Türkiye'yi kötülemektedir.

Öylesine ahlaki ve vicdani ölçülerini kaybetmiş bir muhalefet anlayışı vardır ki hastalıktan siyasi rant ve nema elde etmenin merak ve peşine düşmüştür. CHP'nin, İP'in, HDP'nin ve diğer şer ortaklarının kötü niyet ve nefreti artık gizlenemeyecek boyutlardadır. Kovid-19'a karşı hükümet bütün imkan ve kabiliyetiyle ayağa kalkmışken, CHP Genel Başkanı'nın iki de bir pişmiş aşa su katma arayışı, dönen tekere çomak sokma arzusu tam bir akıl tutulmasıdır. Eften püften meseleleri gündemine alıp sürekli iftira ve itham yarışına giren Kılıçdaroğlu'nun durumu perişanlıktır. Kaldı ki CHP virüsün hizasında siyasi hesap içindedir. Ahı gidip vahı kalmış İP'in, terörün siyasi kurye ve kuklası olan HDP'nin CHP'den farklı bir amaç ve özlem taşımadığı da maşeri vicdanın malumudur."

Yeni infaz düzenlemesi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, TBMM'de geçen hafta kabul edilen infaz düzenlemesiyle ilgili kanunun görüşülmesi sırasında CHP'nin eleştirilerini hatırlatarak şöyle devam etti:

"İlgili kanunun görüşülmesi esnasında CHP'nin ve çıkar ittifakının suçlamaları aslında karşımızdaki siyasi hezeyan ve hüsranı göstermesi bakımından ibretlik olmuştur. FETÖ'cülerin ve PKK'lıların infaz düzenlemesi kapsamına alınmaması CHP'yi, İP'i, HDP'yi çılgına çevirmiştir. 100. yıl dönümünü kutlayacağımız TBMM'nin saygınlığına gölge düşürmek için sıraya girenlerin, Türk milletine ve Türkiye'ye ihanet edenleri cezaevinden çıkarmak için gece gündüz demeden çabalamaları rezaletin ve melanetin daniskasıdır. Teröristlerle güç ve gelecek birliğine heveslenenlerin şimdi de Anayasa Mahkemesi'nin kapısında soluğu alacak olmaları tenkit edilmesi gereken bir tenakuzdur."

"Siyasi koma halidir"

Koronavirüsle mücadele kapsamında TBMM'nin çalışmalarına ara vermesinin de "CHP ve diğer yedekleri tarafından eleştirildiğini, yanlış bulunduğunu" ifade eden Bahçeli, CHP'nin infaz düzenlemesine ilişkin kanunun görüşmelerinin son etabında kullanılan 51 red oyunun içinde 18 milletvekiliyle yerini aldığını aktardı. Bahçeli, "TBMM'de 139 milletvekili olan CHP'nin 18 milletvekiliyle, 37 milletvekili olan İP'in 8 milletvekiliyle, 61 milletvekili olan HDP'nin 24 milletvekiliyle tercihlerini göstermesi sonra da çıkıp TBMM'nin çalışmalarına ara vermesini eleştirmeleri ya zeka noksanlığı ya da siyasi koma halidir. CHP Genel Başkanı'nın telekonferansla konuşması kolaydır. Eğer TBMM'nin çalışmasını istiyorsa buna uyacak ve gereğini yapacak en başta kendisidir." değerlendirmesinde bulundu.

"Cumhur İttifakı oyunu bir kez daha bozdu"

CHP'nin sözlerinin eylemleriyle çatıştığını, ters düştüğünü belirten Bahçeli, "CHP ve zillet ortaklarının, acıklı ve dağınık siyasetlerinin millet tarafından not edildiğini" ifade etti.

Devlet Bahçeli, "Çok şükür Cumhur İttifakı alayının oyununu bir kez daha bozmuştur. Sağlam irade, vatansever, millete hizmetle dolup taşan sağduyulu ve köklü siyaset Türkiye'nin önünü aydınlatmaktadır. CHP, Kovid-19'a ümidini bağlasa da salgını geçim kapısı görse de mutlaka hezimete uğrayacak, belediyeler kanalıyla yapmaya çalıştığı paralel uygulamalarının altında kalacaktır." görüşünü aktardı.

Türkiye'nin hastalığa ilişkin ilk andan itibaren her ihtimali hesaplayarak tedbirler aldığına dikkati çeken Bahçeli, bu süreçte CHP'nin yine çuvalladığını, yine duvara tosladığını belirtti.

Bahçeli, virüsün Çin'in Vuhan kentinde 31 Aralık 2019'da ortaya çıktığına, Sağlık Bakanlığının ise gecikmeden 6 Ocak 2020'de operasyon merkezi kurduğuna, 10 Ocak'ta ise Bilim Kurulu oluşturulduğuna işaret etti.

"Türkiye, tanı ve tedaviyle dünyayı kendisine hayran bıraktı"

Türkiye'nin alınan tedbirlerle diğer ülkelerden avantajlı ve pozitif şekilde ayrıştığının altını çizen Bahçeli, "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" anlayışının virüse karşı tezahür eden devasa ve disiplinli mücadelenin ruhunu teşkil ettiğini aktardı.

"Batı'da maske bulunamazken, dahası bu konuda ülkeler arasında haksız ve hasmane rekabet oluşmuşken, ülkemiz ücretsiz maske dağıtımıyla öne çıkmıştır." ifadesini kullanan Bahçeli, Türkiye'nin tanı ve tedavi hizmetleriyle dünyayı kendisine hayran bıraktığını anlattı. Devlet Bahçeli, krizi akıl, sabır ve soğukkanlılıkla yönetmeyi başaran Türkiye'nin yaklaşık 30 ülkeye yaptığı tıbbi malzeme yardımıyla merhametli yüzünü gösterdiğini bildirdi. İlk defa tecrübe edilen bir felaket karşısında seri ve süratli kararlar alınarak karmaşaya, kaosa ve gecikmeye asla müsaade edilmediğini belirten Bahçeli, sürecin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ne kadar isabetli bir tercih olduğunu gösterdiğini vurguladı.

MHP Lideri, salgın döneminin, aynı zamanda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin rüştünü ispat etmesini, kuşku ve soru işaretlerinin giderilmesini temin ettiğini belirtti. "Ben yok, biz varız. Biz bize yeteriz. Hep birlikte Türkiye'yiz. Birlikte başaracağız." ifadelerinin milli vicdanda saklı duran kolektif bilinci kuvveden fiile çıkardığını ifade eden Bahçeli, ABD'de yaşlı bakımevlerinin toplu mezarlığa döndüğünü ancak Türkiye'de Vefa Sosyal Destek Gruplarının yardımlaşmanın örneğini sunduğunu aktardı.

Bahçeli, 30 büyükşehir ile Zonguldak'taki hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamasına ve diğer tedbirlere vatandaşların uymalarının mücadeleyi güçlendirdiğini vurguladı.

"Hiç kimse aç ve açıkta bırakılmayacaktır"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın samimi, şuurlu, ümit verici tutumunun, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın dürüst ve güvenilir mizacının, sağlık çalışanlarının ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile güvenlik güçlerinin fedakar gayretlerinin, vatandaşların dua ve desteklerinin Kovid-19'a karşı sur çektiğini belirten Bahçeli, bunların hastalığın yayılma hızını frenlediğine işaret etti.

Filyasyon yöntemi ve oluşturulan algoritmayla hastalığın yayılma hızının kontrol altına alınmaya başlandığını hatırlatan Bahçeli, Türkiye'nin sosyal devlet alanında, sosyal yardım ve sosyal güvenlik klasmanında gıpta edilecek adımlar attığını bildirdi.

MHP Genel Başkanı Bahçeli, şunları kaydetti:

"Türkiye ekonomisi her türlü risk ve menfi gelişmelere karşı dayanıklı ve temkinli hale getirilmiştir. Kriz seviciler alınan ve ekonomiyi zırha büründüren tedbirlerden dolayı sukutuhayale uğrayacaklardır. Türkiye salgın dönemini en az hasarla, hızlı bir şekilde aşacak, yaralar da milli birlik ruhuyla sarılacaktır. Bugün ülkemizde hiç kimse aç ve açıkta bırakılmayacaktır. Türk devleti dar gelirli vatandaşlarımızın yanındadır. Günlük ve yevmiye usulüyle çalışan her insanımıza destek verilmektedir. Esnaflarımızın, çiftçilerimizin, sanayicilerimizin, KOBİ'lerimizin, üreten ve fabrikalarından duman tüttüren her girişimcimizin muhatap oldukları zorluklar elbirliğiyle, güç birliğiyle ve tam bir inanmışlıkla telafi edilecektir. Konu insan sağlığı, insan canıdır. Sağlık elden gittikten, hayatın ışığı söndükten sonra hiçbir şeyin anlamı ve değeri olmayacaktır."

Mevlana'nın, "Ümitsizliğin ardında nice ümitler, karanlığın ardında da nice güneşler vardır." sözünü anımsatan Bahçeli, tedbirlere uymanın, sabretmenin, mutlu ve huzurlu günlere kavuşturacağını ifade etti.

"İnanıyorum ki Türkiye bu badireyi en geç ramazan ayının sonuna kadar atlatacak, önümüzdeki bayram günleri kucaklaşmalarla sevinç ve heyecan sağanağıyla bezenip billurlaşacaktır." ifadesini kullanan Bahçeli, Kovid-19'dan dolayı hayatlarını kaybedenlere Allah'tan rahmet, tedavi görenlere de şifa diledi.

Fedakarca, kahramanca mücadele eden sağlık çalışanlarına, güvenlik görevlilerine teşekkür eden Bahçeli, virüsten kurtuluş savaşının da kazanılacağına inandığını kaydetti.

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri