Doğal güzellikleriyle ünlü Gökova Körfezi'ne dökülen dere, su samurundan deniz kaplumbağasına kadar onlarca hayvan türü ile bazıları tropikal iklimlerde yetişen farklı bitki türlerine de ev sahipliği yapıyor.
20 yıl öncesinde mütevazı bir balıkçı köyü olan Akyaka, Kadın Azmağı ve Akçapınar Azmakları'nda gerçekleştirilen tekne gezileriyle yerli ve yabancı turistler tarafından ilgi görmeye başladı.
Doğal akvaryum görünümündeki Kadın Azmağı Deresi, her sene 1 milyonu aşkın yerli ve yabancı turisti çekiyor.
Dereyi tekne ve kanolarla gezen turistler, bu bitki ve hayvan türlerini görme fırsatı buluyor. Derenin buz gibi akan suyu ve eşsiz güzellikleri son yıllarda ziyaretçilerini etkiliyor.
"Vay be. Güzelliğini yaşayın"
NASA, 22 Nisan Dünya Günü'nde resmi sosyal medya hesabından, ilçedeki Kadın Azmağı Deresi'yle ilgili paylaşım yapması sevinçle karşılandı.
NASA'nın Instagram hesabı üzerinden paylaşılan görüntüye "Vay be. Güzelliğini yaşayın" notu düşüldü.
Ula Belediye Başkanı Özay Türkler, AA muhabirine, Muğla'nın parlayan yıldızlarından "sakin şehir" Akyaka'nın, son yıllarda mavi bayraklı sahilde güneşlenmek, Gökova Körfezi'nde maviyle yeşilin birbirini sarmaladığı kıyıda gün batımını izlemek, balık tutmak, su sporları yapmak ve orman içinde bisiklet kullanmak isteyen turistlerin uğrak yeri olduğunu söyledi.
Akyaka'nın bünyesindeki güzelliklerinin korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması için çaba gösterdiklerini vurgulayan Türkler, şöyle konuştu:
"Kadın Azmağı Deresi'ndeki su soğuk, sodalı ve içilebilir. Burada gezinti yaparken çıplak gözle deredeki tüm canlıları görebilirsiniz. Özellikle bölgede bulunan yılan balığı ve kefalleri görebilirsiniz. NASA'nın Akyaka'nın önemli bir değeri Kadın Azmağı Deresi'ne yer vermesi bölgeye olan ilgiyi de artırdı. NASA'nın paylaşımının ardından Muğla ve ilçelerinden de çok sayıda günübirlik ziyaretçi bölgeye gelerek alanı gezdi. Salgın sürecinin ardından yerli ve yabancı ziyaretçilerin buraya akın edeceğini düşünüyoruz."
Doğayla baş başa tatil geçirmek isteyenlere ev sahipliği yaptıklarını vurgulayan Türkler, bölgenin dağcılık, doğa yürüyüşü, bisiklet, tarih, kültür ve mimari değerler yönünden de önemli potansiyel barındırdığını kaydetti.