Yüz yıl önce 1923' un 29 Ekim'inde bu toprakları ebedi Türk Yurdu olarak kuran ve dünyaya bunu ilan eden KURTULUŞ VE KURULUŞ IRADESI , devletin adını TURKIYE CUMHURIYETI DEVLETI koyarken ; kutlu şehir Ankara'yi Baskent yapmış; Akif'in " sana yok, ırkıma yok izmihlal" dediği İstiklal Marşını milletin/ülkenin milli marşı olarak kabul etmiş; ayyildizli al bayrak devletin simgesidir diyerek "ebediyen yurdumun üstünde parlayacak" demis ; güzeller güzeli Turkcemiz için de " devletin resmi dili" tarifiyle bu esasları bu iradenin vazgeçilmezleri ( KURTULUŞ VE KURULUŞ) olarak deftere işlemiştir
Bunların yanı sıra , en az bunlar kadar geçerli ve vazgeçilmez, geri dönülmez esaslar ortaya koymuştur.
"Ne mutlu Türküm diyene" sözüyle bu topraklar üzerinde birlikte yaşama iradesi ile bir araya gelmiş halkın bir millet olduğu inanciyla ; "bu millete vatandaşlık bagi ile bağlı olma " ölçüsünü getirerek de bir üst baslik ve kimlik olarak TURK MILLETI tarifi yapmıştır. Türk milletine mensubiyet duygusunu ( Prof.S. Maksudi, Akcura, Gokalp) - Turk soyundan/ ırkından gelme degil- buradan hareketle " milliyet duygusu" şuurunu Türk milleti mensubiyeti için temel kabul olarak görmüştür.
BU ANLAMDA , TBMM'NIN KABULUYLE MARSIMIZ HALINE GELEN ISTIKLAL MARSIMIZ ; KURTULUŞA ONDERLIK EDEN VE KURAN MUSTAFA KEMAL'IN GENCLIGE HITABESI ; ONUNCU YIL NUTKU VE ELBETTE KI, ANDIMIZ GIBI METINLER CUMHURIYETIMIZIN VAZGECILMEZLERININ YAZILI OLDUGU BELGELER OLARAK METNIYLE, LAFZIYLA, RUHUYLA ILELEBET MUHAFAZA VE MUDAFAA ETMEK ZORUNDA OLDUGUMUZ/OLACAGIMIZ CUMHURIYET DEGERLERIMIZDIR...
HURRIYET VE BAGIMSIZLIK...16 mayıs 1919'da başlayan, taclanan Zaferle 9 Eylul'de Izmir'de sonlanan bir büyük mukaddes kavganın sonucu...
Sevr'de ve Mondros'da imzalamak zorunda kaldığımız senetleri yırtarak Ulke mülkiyetini dünya tapu defterine tescil ettiren mukaddes kavga...Buna sahip olmak/çıkmak Vatan borcudur.
1920'nin 23 Nisan günü "kayıtsız şartsız milletindir" denilerek tarafımıza tevdi edilen egemenligi böylesi mukaddes bir kavganın emaneti olarak muhafaza mecburiyeti...MILLI EGEMENLIK...
DEMOKRATIK,COK PARTILI, PARLAMENTER SISTEM...
Bu sistem icersinde hakkıyla ve ruhuyla islerligi olan KUVVETLER AYRILIGI...
Yüce dinimiz İslami gerici, yobaz, ihvanci, cahil istiladan, hurafeden, ümmetçi boş kafadan, koruma ve ahlak cokuntusunden kurtulmuş, maneviyati yüksek bir toplum yapısının da temel şartı olarak LAISIZM...
Bu değer hükümlerini sahiplenerek ilerleyen toplumun ulaştığı en ideal yapı: HUKUKUN USTUNLUGU VE ADALET...
Bence Cumhuriyet budur. Kurucu irade böyle bir Cumhuriyet için kavga verdi.Bizler böyle bir Cumhuriyeti yasatmanin kavgacisi olmak zorundayız.
Bütün bunları " temel kabul" , "temel inanç " , "müşterek temel" haline getirmek "Cumhuriyeti biz böyle kazandık" pankartı taşıyan fotoğraftaki insanların hatiralarina daha doğrusu emanetlerine sahip çıkmak olacaktır.
Bu işi hep birlikte bir basarabilsek KENDIMIZI DAHA IYI HISSEDECEGIZ.
Böyle bir Cumhuriyetin , böyle mensuplari/vatandaşları olmayı becermek ...Ya da yüzyıllar önce bize bu Cumhuriyeti miras olarak bırakabilmek yolunda mukaddes kavgayı yürüten ataların hatiralarina ihanet...Yani Emanete hıyanet...
Cenab-i Allah bizi hıyanet değil, emanet ehli eyleye !..Amin.