NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Brüksel'deki karargahta yapılacak iki günlük NATO Savunma Bakanları Toplantısı'na girişinde gazetecilere değerlendirmelerde bulundu.
Toplantı kapsamında ilk gün NATO-Ukrayna Temas Grubu'nun bir araya gelerek bu ülkenin acil ihtiyaçlarını ele alacağını belirten Stoltenberg, bakanların, güvenlik yardımı ve eğitim konusunda uzun vadeli destek planı üzerinde anlaşmasını beklediğini söyledi.
Stoltenberg, bakanlarla 9-11 Temmuz'da Washington'da düzenlenecek NATO zirvesinde çok yıllı mali taahhüt üzerinde anlaşılması konusunu da tartışacağını dile getirdi.
Ukrayna'ya sağlanacak F16'ların, Rus topraklarında kullanılmasına izin verilip verilmeyeceğiyle ilgili soruyu Stoltenberg, "Uluslararası hukuka göre, Ukrayna'nın meşru müdafaa hakkı vardır ve meşru müdafaa hakkı, saldırgan Rusya'nın topraklarındaki meşru askeri hedeflerin vurulmasını da içermektedir." şeklinde yanıtladı.
Savunma bakanları oturumunda Rusya'nın "düşmanca faaliyetleri" ele alınacak
Genel Sekreter, ikinci gün oturumlarında NATO savunma bakanlarının kendi aralarında bir araya gelerek Rusya'nın NATO müttefiklerine yönelik "düşmanca faaliyetlerine" değineceklerini ifade etti.
Bu faaliyetleri, "çeşitli sabotaj, kundakçılık, dezenformasyon amaçlı siber saldırı girişimleri" olarak tanımlayan Stoltenberg, bakanların kritik denizcilik altyapısı ve siber altyapının korunması, "İttifak genelinde Rus istihbarat personeline yönelik daha sıkı kısıtlamalar" da dahil olmak üzere NATO'nun yanıt verme seçeneklerini de tartışacaklarını söyledi.
Nükleer Planlama Grubu da toplanacak
İkinci günün son toplantısını NATO'nun Nükleer Planlama Grubu'nun yapacağını dile getiren Stoltenberg, müttefiklerin nükleer yeteneklerinin mevcut güvenlik ortamına uyarlanması konusunun görüşüleceğini belirtti.
Stoltenberg, "Bu uyarlamada önemli ilerleme kaydettik. Haziranda ilk F-35 savaş uçaklarının Hollanda tarafından NATO'nun nükleer misyonuna hazır olduğu ilan edildi. ABD de Avrupa'daki nükleer silahlarını modernleştiriyor. Zorluklar geliştikçe NATO'nun nükleer misyonu, 'barışı korumak, baskıyı önlemek ve saldırganlığı caydırmak' amaçlarıyla devam ediyor." diye konuştu.
"NATO'nun nükleer caydırıcılığı, bizim nihai güvenlik garantimiz"
Stoltenberg, dünkü basın toplantısında nükleer caydırıcılık vurgusunun gerekçeleriyle ilgili soru üzerine şu ifadeleri kullanmıştı:
"NATO'nun nükleer caydırıcılığı, bizim nihai güvenlik garantimiz ve nihai caydırıcılığımızdır. Son yıllarda veya aylarda gördüğümüz şey, Rusya'nın tehlikeli nükleer söylemidir. Rusya'nın, Belarus'a nükleer silah konuşlandırdığını açıkladığını gördük ve Rusya tarafından da bazı nükleer tatbikatlar gördük. Ayrıca sadece Rusya'nın değil nükleer yeteneklerini büyük ölçüde modernize eden Çin'in de tehditleriyle karşı karşıya olduğumuzu aklımızda tutmalıyız. Bir de Kuzey Kore'nin nükleer programı ve İran'ın çabaları var."
NATO Genel Sekreteri, İttifak'ın nükleer caydırıcılık konusunda yeni bir yapılanmaya gitmediğini vurgulamış, ABD'nin Avrupa'da nükleer silah konuşlandırdığı ve bazı müttefiklerin bu silahları taşıyabilecek uçaklara sahip olduğu köklü bir yapının bulunduğunu kaydetmişti.