NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı sonrası basın toplantısı düzenledi.
- NATO dışişleri bakanları savaşın doğurduğu yeni güvenlik ortamını değerlendiriyor
- Ukrayna Dışişleri Bakanı Kuleba'dan NATO ve AB ülkelerine silah desteği çağrısı
Toplantıda, Ukrayna'nın Rusya'nın işgali karşısında galip gelebilmesi için Kiev'e verilen desteği daha da güçlendirmeye ve devam ettirilmesi gerektiğine karar verildiğini söyleyen Stoltenberg, baskı altındaki diğer bölgesel ortakları da destekleyeceklerini belirtti.
Krizin küresel etkileri olduğu için Asya-Pasifik'teki ortaklarla da iş birliğini hızlandırmaya karar verdiklerini aktaran Stoltenberg, "Müttefikler, yakın zamanda Rus kontrolünden kurtarılan Buça ve diğer yerlerde gördüğümüz korkunç sivil cinayetleri kınadı. Tüm gerçekler ortaya konulmalı ve bu vahşetin tüm sorumluları adalete teslim edilmeli. Müttefikler, uluslararası bir soruşturma çabalarını destekliyor." dedi.
Stoltenberg, siber güvenlik yardımının yanı sıra Ukrayna'nın kimyasal ve biyolojik tehditlere karşı korunmasına yardımcı olacak ekipmanları da sağlayacaklarını vurguladı.
Genel Sekreter, talepler çerçevesinde Gürcistan ve Bosna-Hersek'e desteklerin de güçlendirileceğini ifade etti.
"Bu hepimiz için ciddi bir meydan okuma"
Toplantıya Gürcistan, Finlandiya, İsveç ve Avrupa Birliği'nin (AB) yanı sıra NATO'nun Asya-Pasifik ortakları Avustralya, Japonya, Yeni Zelanda ve Güney Kore'nin de katıldığını belirten Genel Sekreter, "Çünkü Rusya'nın işgallerinin sonuçları küresel ve uzun ömürlü olacak. Ukrayna'da olup bitenler dünya çapında yakından izleniyor." diye konuştu.
Çin'in Rusya'yı kınamak istemediğini ve ulusların kendi yollarını seçme hakkını sorgulamada Moskova'ya destek verdiğini kaydeden Stoltenberg, "Bu hepimiz için ciddi bir meydan okumadır ve değerlerimizi korumak için bir arada olmamızı daha da önemli hale getiriyor." değerlendirmesinde bulundu.
NATO ve Asya-Pasifik ortakların çeşitli alanlarda iş birliğini artırma konusunda anlaştığını vurgulayan Stoltenberg, "Deniz güvenliği, iklim değişikliği ve direnç gösterme gibi alanlarda birlikte daha yakın çalışacağız. Çünkü küresel zorluklar küresel çözümler gerektirir." dedi.
"NATO çatışmaya doğrudan dahil olmayacak"
Stoltenberg, bir soru üzerine, müttefiklerin Ukrayna'ya çok çeşitli silah sistemleri sağladığını, bunların hem Sovyet dönemi sistemleri hem de modern ekipmanlar olduğunu belirterek, "Bu silahların etkisini her gün görüyoruz. Çünkü Ukraynalılar, işgalci Rus kuvvetlerine ağır kayıplar verdirmeyi başardı." diye konuştu.
Silah desteğinin içeriği konusunda ayrıntılı bilgi vermeyen ve NATO'nun temel sorumluluğunun ittifak üyelerini korumak olduğunu kaydeden Genel Sekreter, "NATO çatışmaya doğrudan dahil olmayacak. NATO müttefikleri, Ukrayna'ya asker göndermeyecek." ifadesini kullandı.
"Putin'in asıl hedefini değiştirdiğine dair hiçbir işaret yok"
Stoltenberg, "Rusların geri çekildiği bir dönemde savaşı bitirmek için neden tüm desteğin verilmediği" sorusu üzerine ise şöyle konuştu:
"Bu savaşı bitirmenin en kolay yolu, Devlet Başkanı Vladimir Putin'in tüm birliklerini geri çekmesi, savaşı bitirmesi ve bir çözüm bulmak için ciddi diplomatik çaba göstermesidir. Ama gerçekçi olmamız gerekiyor. Devlet Başkanı Putin'in asıl hedefini değiştirdiğine dair hiçbir işaret yok. Bu da (Putin'in hedefi) Ukrayna'yı kontrol etmek ve savaş alanında önemli askeri zaferler elde etmek. Yani Rusların geri çekildiğini görmüyoruz. Gördüğümüz şey, Rusya'nın kuzey Ukrayna'dan hareket eden güçlerini yeniden gruplandırması, konumlandırması ve doğuya doğru hareket ettirmesidir. Donbas'ta büyük bir savaş, büyük bir Rus saldırısı bekliyoruz."
Stoltenberg, savaşın haftalarca, aylarca hatta muhtemelen yıllarca da sürebileceği uyarısında bulundu.
Savaşın uzaması durumunda sorunun Ukrayna'nın ötesine taşma riski olacağının altını çizen Stoltenberg, bu nedenle ittifakın doğu kanadındaki müttefikleri destekleyerek olası bir tırmanışı önlemeye çalıştıklarını söyledi.
Genel Sekreter, ne kadar süreceğinden bağımsız olarak savaşın ittifakın güvenliği üzerinde uzun vadeli etkileri olacağını sözlerine ekledi.