Mezarlar, Kahire’nin yaklaşık 150 kilometre kuzeydoğusunda bulunan Koum el-Khulgan adlı bir alanda bulundu. Bu mezarlardan 73’ü, Mısır’ın birleşme sürecinde olduğu, 5.500 ila 5.000 yıl öncesine dayanıyor. Bu süre zarfında, hiyeroglifler ilk olarak Mısır’da ortaya çıktı ve sonunda piramitlerin inşasını denetleyecek kadar güçlü bir merkezi hükümet kurulacaktı.
(Antik Mısırlılar Neden Kedilere Takıntılıydı?)
Mısır Eski Eserler Bakanlığı’nın yaptığı açıklamada, 73 mezardan birçoğunun oval şekilli olduğu ve insan kalıntılarının başları batıya bakacak şekilde cenin pozisyonunda gömülü olduğu belirtildi. Mezarlardan birinin içinde bir çömleğe gömülmüş bebeğin iskeleti vardı. Bu mezarlardaki mezar eşyaları, geometrik şekillerle süslenmiş bir kase dahil olmak üzere, çoğunlukla çanak çömlek kaplardan oluşuyordu.
Arkeologlar Koum el-Khulgan bölgesinde 110 mezar keşfettiler. C: Egyptian Tourism and Antiquities Ministry
Bakanlık, diğer 37 mezarın ise yaklaşık MÖ 1640 ila MÖ 1540 yıllarına veya Asya’dan bir grup olan Hyksos’un kuzey Mısır’ı yönettiği bir zamana, yani yaklaşık 3.660 ila 3.560 yıl öncesine tarihlendiğini söylüyor. Bu mezarlar dikdörtgen şeklinde olma eğilimindeydi ve mezarlardaki insanların kafaları yine batıya bakacak şekilde, uzunlamasına bir pozisyonda yerleştirilmişlerdi. Bu mezarlardan birinde ayrıca bir çömlek içine gömülü bir bebek vardı.
Bu dikdörtgen mezarlarda bazı insan kalıntılarıyla birlikte gümüş yüzükler gömülmüştü. Ekip, bir mezarın içinde, üzerinde hiyeroglif yazıt bulunan, mühür taşı gibi görünen bir nesne buldu. Eski Mısırlı yetkililer bu tür mühürleri genellikle bir belgenin veya başka bir resmi nesnenin üzerine uygulardı. Bu işlem, bezemeli bir taşın, kile bastırılmasıyla yapılırdı. Mühür üzerindeki yazı ve çizimler, bunun hangi görevliye ait olduğunu belirleyebilir.
Alanda yarı değerli taşlardan yapılmış scarablar (bok böcekleri) de dahil olmak üzere fırın, tuğla bina ve muska kalıntıları da bulundu. Alandaki kazı ve analizler devam ediyor.