Alışık olduğumuz bilgisayarlarla pek ilgisi bulunmayan ve dünya genelinde araştırma merkezlerinde, üniversitelerde ve şirketlerdeki büyük çalışmalarda kullanılan süper bilgisayarlar, elimizdeki bilgisayarlara kıyasla inanılmaz donanımlara sahiplerdir. Bu sebeple halihazırda bildiğimiz bilgisayarların görevleri yerine uzay, sağlık ve genel olarak bilim gibi birçok alanda hizmet sunarlar.
Bu süper bilgisayarlara geçtiğimiz günlerde bir yenisi de NVIDIA tarafından eklendi. Perlmutter adlı süper bilgisayar, adını, gökbilimci Saul Perlmutter’den alıyor. Perlmutter, karanlık enerjinin keşfi sayesinde 2011 yılında Nobel ile ödüllendirilmişti. Bilgisayarın gerçeğe dönüştüreceği ilk projeyse, şimdiye kadar keşfedilmiş olan evrenin 3 boyutlu haritasını çıkarmak.
Perlmutter
Perlmutter, şimdiki haliyle, 7,000’den fazla araştırmacıya yaklaşık 4 exaFLOP yapay zekâ performansı sunacak. Bu yıl içinde gelecek olan diğer kısmıyla birlikte bu performans daha da artacak. Süper bilgisayar tamamlandığında, bilgilere göre Perlmutter’i en iyi 500 süper bilgisayar sıralamasında ilk 5 içinde görebiliriz.
Süper bilgisayar, keşfedilen evrenin 3 boyutlu haritasını çıkaracak. Bunu yaparken de bir karede 5,000 kadar galaksiyi yakalayabilen bir kamera aygıtı diyebileceğimiz karanlık enerji spektroskopi aletinden faydalanacak. Yani kozmik kamera, görüntüleri yakalarken süper bilgisayar da bunları işleyecek. Bu işlemlerle bir yıllık bilgiyi sağlamak normal şartlarda haftalar ya da aylar sürerken Perlmutter'in gücü sayesinde bu süre sadece birkaç güne düşüyor.
Bilgisayar, yaklaşık 6,000 NVIDIA A100 Tensor GPU’su kullanacak. Bunlardan gelecek olan 4 exaFLOP güç sayesinde de bilim insanları, atomların aralarındaki etkileşimlerini simüle edebilecek. Bu da daha verimli enerji kaynakları gibi yeniliklerin karşımıza beklenenden daha erken çıkmasını sağlayabilir.
Harita tamamlandığında, karanlık enerji üzerine çalışmaların yapılması ve evrenin sürekli büyüyüp genişlemesini sağlayan bu güç hakkında daha çok bilgi edinilmesi hedefleniyor.