Elazığ'da 2020 yılında meydana gelen 6.8'lik depremin ardından yapılan TOKİ konutlarını incelemek için İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Murat Kurum Elazığ'a gitmişti.
TOKİ konutlarını ziyaretlerinde depremzede vatandaşın Elazığ Belediye Başkanı AKP'li Şahin Şerifoğulları'na duşakabinin küçük olmasını şikayet etmesine karşılık Şerifoğulları'nın vermiş olduğu ‘Önceki evinde duşakabinin mi vardı?’ cevabına CHP Elazığ İl Başkanı Coşkun Çağlar tepki gösterdi.
“DEPREMZEDELER ALAYCI İFADELERE MARUZ KALDILAR”
Elazığ depreminden 2 yıl geçmesine rağmen sorunların halen çözülemediğini belirten Duran, şunları söyledi;
*O gün sesimizi işitmek istemeyen, bakanlar, siyasiler, belediye başkanları, bugün kendileri o çığlığın ortasında kalmışlardır.
*Önceki gün ilimize gelen Çevre, Şehircilik ve İklim Bakanı Murat Kurum ve İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu'nun Elazığ'a gelmesiyle beraber yüzlerce insan, kendilerini ifade etme adına bulundukları yerlere gitmiş, burada hem bakanlara hem de yerel siyasilere yaşadıkları mağduriyetleri dile getirmeye çalışmışlardır.
*Sadece dertlerini anlatmak isteyen vatandaşlar, bırakın bunları dile getirmeyi, maalesef o kalabalığın ortasında, alaycı ve küçük düşürücü ifadelere de maruz kaldılar.
“DEPREMZEDE KADINDAN ÖZÜR DİLE”
Şerifoğlularının depremzede kadına verdiği cevabı hatırlatarak tepki gösteren Duran, şunları söyledi;
*Belki de kendi seçmeni olan bir ablamıza, lüks sayılmayacak, her evde olan bir eşyayı layık görmeyerek alaycı üslupla yaklaşması toplum vicdanını ve bizleri derinden yaralamıştır. Bilinmelidir ki, Elazığlı ve Türkiye vatandaşı her şeyin en iyisine layıktır.
*‘Sizin evde duşa kabin var mıydı?' gibi bir söylem, ‘siz buna layık değilsiniz. Bu sizde nasıl olur?' düşüncesinin tezahürdür. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın sözünü her fırsatta dile getiren bir partinin belediye başkanının yaptığı bu davranış, gaftan öte samimiyetini, bakışını, düşüncesini ortaya koymaktadır.
*Biz de Sayın Belediye Başkanı Şahin Şerifoğuları'nı önce o ablamızdan daha sonra da tüm halkımızdan özür dilemeye davet ediyoruz.