OPPENHEİMER’DAN ÖNCE BATMAN’İ HATIRLAYALIM

Kerime Yıldız'ın yeni yazısı...

2016 Mayıs ayında THY, “Batman ve Süpermen: Adâletin Şafağı” filmine sponsor olmuştu. THY Yönetim Kurulu Başkanı İlker Aycı’nın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a dediğine göre bu sponsorluğun tesirini aynı yılın sonunda görecektik.

Yıl sonuna kalmadı. 15 Temmuz’da süper kahraman Amerika’yı gördük!

THY sponsor olduğunda Batman filmlerindeki mesajları yazarak şöyle isyan etmiştim:

“Filmin THY’nin kasasına nasıl yansıyacağını bilemem ama çocuklarımızın ve gençlerimizin zihinlerine nasıl yansıyacağını çok merak ediyorum. Zîrâ fragmanında bile 11 Eylül paranoyası dikkat çekiyor. Elin oğlu film çekerken etkisini bir yıllık değil, çok daha uzun ve kalıcı düşünüyor. Hem geleceği kurguluyor hem geçmişi değiştiriyor. Doğru dürüst bir Çanakkale filmimiz yokken millî servetin Hollywood’a bağışlanması, benim alkışlayacağım bir ticârî hamle değil. Ayrıca Amerikan film şirketlerinin gişe hâsılatı, THY yönetimini niye memnun ediyor anlayamadım.”

Yerli ve millî THY, Hollywoood’a sponsor olur da Batmanlılar durur mu? Batman’in suçluları enselediği yere bıraktığı yarasa logosunun, Batman’ın haritadaki şekli olması için imzâ kampanyası başlatanlar olmuştu.

Ortadoğu’yu kan gölüne çevir! Mehmetçiği şehîd eden törör örgütlerini destekle! Logon, logomuz olsun! Ev zencisinden de beteriz.

Melih Altınok’un “Bu Trump size n’etti kardeşim?” sorusu misâli, “Bu Batman size n’etti kardeşim?” diyecekler için n’ettiğini, dolayısıyla Oppenheimer filmiyle gündemde olan Chiristopher Nolan’ın ne ettiğini hatırlatmak istiyorum.

İngiliz yönetmen Nolan, 2005, 2008 ve 2012 yıllarında, senaryosuna da dâhil olduğu üç Batman filmi çekti. Üçüncü film Kara Şövalye Yükseliyor, 27 Temmuz 2012’de gösterime girdi. Gösterim târihini, özellikle hatırlattım. Hiroşima’ya bomba atılmasının yıldönümüne sayılı günler varken gösterime giren filmde Doğu kaynaklı terörist örgüt, bir Amerika şehrine nükleer bomba yerleştiriyor. Batman, canını tehlikeye atarak bombayı alıp körfeze atıyor ve halkı kurtarıyor. Bir Amerikalının insanlığın üzerine bomba atacağına ihtimâl vermezsiniz artık. Bomba, tek bir insan ölmeden denizde patlıyor. Amerika'nın Hiroşima'da 140.000 Japon'u böcek öldürür gibi yok ettiğine buyurun inanın!

Sinema filmleri, ABD’nin yüzbinlerce insanı öldüren bombayı attığı gerçeğini elbette değiştirmez. Ama bombanın atılmasını haklı çıkarır. Bombayı atanları, bâzen mâsumlaştırır bâzen kahramanlaştırır. Japonların hak ettiğini düşündürür. Meselâ Wolverin(2013) ve Hava Saldırısı(2018) filmleri böyle düşündürüyor.

Oppenheimer’i henüz seyretmedim. Neyi düşündürmek istediğini az çok tahmin ettiğimden eleştirileri okuyunca şaşırmıyorum.

Hiroşima ve Nagazaki’de yüzbinlerce insanını kaybeden Japonya’nın, insanlık suçu işleyen ABD’yi Beyaz Perde’de mahkûm edememesinin tek sebebi var. Hollywood’un attığı bombalar, Pentagon’un attığı bombalardan daha tesirli. Japonlar, gün gelir de, “Hiroşima’nın haritadaki şekli Batman logosu olsun.” derlerse şaşırmam. Gün gelir de “Ama biz de bombayı hak etmiştik.” derlerse şaşırmam.





İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri