Yenilik Partisi teşkilat üyeleri ile birlikte Yenilik Partisi Genel merkezinden açıklama yapan Yenilik Partisi Genel Başkanı ve 13. Cumhurbaşkanı Adayı Öztürk Yılmaz, _“Bugün tarihi bir gün yaşıyoruz. Altılı masa diye yıllardır bize yutturulan bu efsane çökmüş durumda ve büyük bir karamsarlık var. Toplumda ve büyük bir arayış var ve bu arayışı doldurmak isteyen yine algı operasyonu yapan kesimler var. Biz ne yapacağız? Burada nasıl bir çıkış olacak? Bu çıkışın yolu nedir, yöntemi nedir? Onlarla ilgili yenilik partimizin görüşünü, tutumunu sizlerle paylaşmak istiyorum.” _dedi.
HÜKÜMET TARAFINDAN BİR TUZAK KURULDU
“Demokrasiye bir tuzak kuruldu, millet iradesine bir tuzak kuruldu ve bu tuzak maalesef muhalefet tarafından kuruldu.” İfadelerini kullanan Yenilik Partisi Genel Başkanı ve 13. Cumhurbaşkanı Adayı Öztürk Yılmaz, “Bu muhalefeti kontrol eden hükümet tarafından bir tuzak kuruldu ve halk çaresiz kalsın, panik olsun alelacele bir aday belirlesin ve bu aday da seçilemeyecek olsun ki Erdoğan görevde kalsın ve kolayca seçilsin.” Şeklinde konuştu.
DEMOKRASİYLE OTOKRASİ ARASINDA SEÇİM OLACAK
Altılı masanın bu zamana kadar yapmış olduğu görüşmelerin hepsi çöpe gittiğini ifade eden Öztürk Yılmaz, “Erdoğan'a altın tepside iktidar sunuluyor ve bizim buna engel olmamız lazım. Türkiye'deki seçim, demokrasiyle otokrasi arasında, demokrasiyle baskı rejimi arasında bir seçim olacak. Bu kadar tarihi bir süreçte bu kadar milletin kandırılması, yanıltılması, aldatılması ve hayal kırıklığına uğratılması açıkçası son derece bizi sarsmıştır. Ülke olarak son dönemde altılı masayı yıkan irade bu defa altılı masa dışında yine seçilemeyecek adaylar üzerinde algı oluşturmaya çalışıyor. Yine millet iradesine tuzak, yine demokrasiye tuzak, yine barışa ve Türkiye'nin geleceğine bir tuzak kuruluyor. Biz 21 yıldır Erdoğan rejiminin yaratmış olduğu tahribattan kurtulmak isterken, bu rejimin tahribatını devam ettirmek isteyen ona çalışan sözüm ona gazeteciler, sözüm ona televizyonlar, sözüm ona kanaat önderleri Türkiye'de Erdoğan rejimine açıkça perde arkasından ve perde önünden destek sunmakta ve bugünkü kaotik ortamın baş mimarlığını yapmaktadırlar.” dedi.
MASAYI ERDOĞAN KURDU
Yenilik Partisi Genel Başkanı ve 13. Cumhurbaşkanı Adayı Öztürk Yılmaz’ın açıklamalarının devamı şöyle:
Bakınız, sorun nedir? Sorun Türkiye'de insan mı yok, adam mı yok, Cumhurbaşkanı olabilecek niteliklerde vasıflarda kişi mi yok? Ne yapılmak isteniyor? Önce Erdoğan perde arkasında muhalefeti tek bir masa etrafında topladı ve sonra muhalefetin başındaki kişiye karşı aday olabilecek kişilerin kafasını koparttırdı ve muhalefetin başını kendisine karşı aday olarak empoze ettirdi ve bunu kabul etmeyenlere de hadi bakalım oradan ayrılın talimatıyla masayı yıktırdı.
ERDOĞAN BİZİ KONTROL EDEMİYOR
Bakınız, 2- 2,5 yıldır bu masanın dağılacağını ve terk edileceğini söylüyorum ve bu masanın esasen millet iradesine kurulmuş bir tuzak olduğunu, Erdoğan rejiminin devam ettirilmesi için kukla bir muhalefet olduğunu ve tam vakti gelince bunun dağıtılacağını ve Erdoğan'ın önünün açılacağını hep söylüyorum ve söyledim ama ben o zaman kimseyi inandıramadım. Altılı masanın adayı kim olursa olsun biz altılı masaya oyumuzu vereceğiz dendi. Biz Yenilik Partisi olarak araziye çıktığımız anda bunlardan bir şey olmayacağını ve bu masanın Erdoğan tarafından kurdurulduğunu ve istediği zamanda orayı dağıtacağını kimseyi inandıramadık. Ta ki üç gün önce yaşanan siyasi depremle bir kere daha haklı çıktık. Vatandaşlarımız çok büyük bir hayal kırıklığına uğradı. Aslında hayal kırıklığına uğrayacak bir durum yok. Bu belli değil miydi? Neden bunu bir alternatif olarak sundular da bizi geri plana ittiler. Çünkü biz Erdoğan rejimini istemiyoruz. O bizi kontrol edemiyor, kontrol edebileceklerine masayı kurdurdu ve yine marifetiyle masayı dağıtıyor ve büyük bir sanki çaresizlikmiş gibi hatta televizyonda o anda programda olanlara teklifte bulunuluyor. Düşünebiliyor musunuz? Koskoca 85 Milyon insanın yaşadığı Türkiye'de sanki cumhurbaşkanı adayı yokmuş, kimse yokmuş gibi bir muamele çekiliyor. Niye Erdoğan’ın önü açılacak ya, ona çalışıyorlar ya, onu hep orada tutacaklar ya, o olmazsa sanki Türkiye batacakmış, o olmazsa Türkiye'de hiç kimse bir şey yapamayacakmış gibi bir algı yaratmak istiyorlar ya, onun için oluyor bunlar göreceksiniz.
ALGI OPERASYONUYLA BU MASANIN TEK ALTERNATİF OLDUĞUNU GÖSTERDİLER
Altılı masayı yıkan irade bu defa ana kolonu çökertti. Bu defa yan kolonları çökertmek isteyecektir. Yani muhalefeti lime lime ediyor. Muhalefette hiç kimseyi sağlam bırakmıyor. Herkesin bir şekilde doğrudan veya dolaylı olarak Erdoğan'a çalışmasını bekliyorlar ve aslında altılı masanın kurulması, bütün o tartışmalar, bundan medet umanlar sonra masa yıkılınca masayı eleştirenlere bakıyoruz ki hep Erdoğan’ın muhalefete yerleştirmiş olduğu adamlar ve Erdoğan'ı savunuyorlar. Muhalefetin kanalları gizliden gizliye onun önünü açıyor, onu savunuyor. Algı operasyonuyla bu masanın tek alternatif olduğunu gösterdiler. Ve bu masanın bu masa marifetiyle Türkiye'nin düzlüğe çıkabileceğini ve Erdoğan’ın yenileceği algısını oturttular ve bunlar ortak aday açıklayacaklar ama o aday asla seçilemeyecek çünkü seçilmemesi planlanıyor. Bakmayın siz bunların alkışlarına, şimdi bunlar alkışlayacaklar, ilan edecekler ama hiçbir tanesi gerçek değil. Gerçek şu, Türk milletinde hayal kırıklığı, büyük bir hüsran duygusu yaratıp tekrar Erdoğan'ın seçilmesini sağlamaktır. Bunu bilerek yapıyorlar. Bu operasyonu bilerek yapıyorlar.
MİLLET İRADESİNİN KATİLİ OLDULAR
Bizlere hiç itibar etmediler, kanallarında bizi göstermediler. Sürekli altılı masa övücülüğü yaptılar, sürekli onları öne çıkardılar. Onlar üzerinden Türkiye'nin sanki değişeceğini, Erdoğan rejiminin gideceğini işlediler ve bu dangalak herifler maalesef Türkiye'de demokrasinin katili oluyorlar. Millet iradesinin bunlar katili oldular.
BİZE 100 BİN İMZA LAZIM
Yenilik Partisi olarak şunu söylüyoruz; siz alternatifsiz değilsiniz, siz mahkum değilsiniz. Siz ne Kılıçdaroğlu’na ne Meral Akşener’e ne altılı masada diğer insanlara mecbur ve mahkum değilsiniz. Siz bir halksınız, bir milletsiniz sizin oyunuz var. Millet iradesi denen bir kavram var. Siz yalnız değilsiniz. Güç sizin elinizde ve kandırılmak isteniyorsunuz. Sadece algı operasyonlarıyla size tekrar asla yenme gücü olmayan insanlar umut olarak satılmaya çalışılıyor. Bunu kabul etmemeniz gerekiyor. Yalnız değilsiniz, çaresiz değilsiniz. Alternatifsiz hiç değilsiniz. Bakınız ben Yenilik Partisi Başkanı olarak şunu açıkça söyleyeyim, benim bunu topluma anlatmaya gücüm yetmedi. Başından beri bunu söylüyordum. Benim dışımda herkes altılı masaya inandı, bu altılı masanın adayının yeneceğine inandı, bunların birlik bütünlüğüne inandı ve hatta bunun genişleyeceğine inandı. Ben ise böyle kritik bir dönemde Erdoğan rejiminin Türkiye'de iyice kök saldığı bir dönemde böyle bir sahtekarlığı toplumun önüne koyarak esasen rejimi devam ettirmek istediklerini hep vurguladım. Kimseye inandıramadım, ne söylesem boş, araziye çıktım, dolaştım ve “Bu bir oyundur bu masayı birileri kurdurdu bu yarın yıkılacak, hayal kırıklığına uğrayacaksınız ve siz hayal kırıklığına uğradığınız için bölüneceksiniz ve Erdoğan'a götürüp oy veren kesimlerin elini güçlendireceksiniz” dedim ama dinletemedim. İlçe ilçe gezdim, ne yaptıysam kimseye lafımı dinletemedim. Herkes, “Altılı masa güçlüdür. Burada birlik bütünlük var, yek vücut halindeyiz, biz kazanacağız” dediler ve gelinen aşama itibariyle kaybettiler. Bu saatten sonra testi kırılmıştır. Testi artık toparlamak mümkün değildir. Yani bardak kırılmıştır testi kırılmıştır. Bundan sonra halkın önüne bakması lazım ve sizlerin gerçekten önünüze bakmanız gerekiyor. Bakın bu kadar uyarıda bulundum ve bunların hepsi doğru çıktı. Hepsi tek tek oldu. Yalnız kaldım, bazen taşlandım, bazen mızıkçılık yaptığım söylendi. Halbuki ben biliyordum ki bu masayı diri tutanlar Erdoğan'a hizmet ediyor. Çünkü bunlar bu dangalaklar, bu beyinsizler bu masanın bir işe yaramayacağını bile bile sırf para aldıkları için sırf muhalefetin kanallarında hem onlardan para söğüşledikleri için hem de iktidar tarafından bir şekilde himaye edildikleri için gerçeği söylemekten kaçtılar. Ne oldu? Sonuçta gelinen nokta itibariyle çağrım şudur: bize Yenilik Partisi Başkanı olarak Öztürk Yılmaz olarak size çağrım. Bize 100 bin imza lazım. Bu hengameden, bu kaostan, bu tuzaktan Türkiye'yi kurtarabilmemiz için bizim 100 bin tane imzaya ihtiyacımız var. Siz bunlara mahkum değilsiniz, mecbur değilsiniz. Bunlar seçimi satacaklar ispat mı istiyorsunuz? Bir önceki seçimde de Erdoğan’a seçimi altın tepside sundular. Buna engel mi olacaksınız, yoksa buna razı mı olacaksınız? Buna biat mı edeceksiniz? Buna itiraz mı edeceksiniz? İtiraz ettiğiniz anda bu itiraz altılı masanın beşli masanın her ne masası olursa olsun bunun desteklenmesiyle olamaz. Çünkü bunlar tescillendiler, bunlar satıcıdır. Bunlar bu saatten sonra halk iradesini halkta bırakmayacaklardır ve Erdoğan'a teslim edeceklerdir. Siz hangi taraftasınız? Gerçekten bu kukla masanın tarafında mısınız, kaybetmek mi istiyorsunuz yoksa buna da itiraz eden doğrudan aslında yetkisiz de 100 bin imzayla bizim önümüzü açıp Erdoğan rejimini aşağı mı etmemizi istiyorsunuz? Bakın sizin elinizde çok önemli bir fırsat var. Türkiye’ye tuzak kurdular, size tuzak kurdular. Sizin oylarınızı alarak sahte muhalefet yarattılar ve ben bunu anlattım. Örneklerle anlattım. Kardeşim ülkede otokratik bir rejimin ekonomisi var, yargısı bağlanmış, yasaması bağlanmış, polisi bağlanmış, istihbaratı bağlanmış her şey elinde ve muhalefeti bağlamamış olabilir mi? Ya muhalefeti kontrol etmeden durabilir mi? Kendisini değiştirebilecek yegane unsur muhalefeti boş bırakmış olabilir mi? Hiç yanılmadım. Muhalefet bütün haliyle şu anda Erdoğan'a hizmet eder hale geldi. Konuşmalara bakmayın, bilgi kirliliği var, algı operasyonları var. Algınızı çürütmek için herkese iyi görünmeye çalışıyorlar. Herkes bir şekilde bir şey yaptığını göstermeye çalışıyor. Herkes biri diğerini suçluyor.
BİZ BUNU ENGELLERİZ
Geçtiğimiz 2, 5 yıl içerisinde Yenilik Partisi bir tarafa diğerleri bir tarafa. Biz bu masalarda yer almadık. Hiçbir masada yer almadık. Biz bir masaya karşı değildik ama bu masayı kontrol eden Erdoğan olduğunu bildiğimiz için bu masada yer alıp kendimizi rezil ettirmek istemedik. Ama şu anda yeniden kartlar karılıyor ve bazı ilkelerimiz var. Ben sizinle onları paylaşmak istiyorum. Bir kere vatandaşlarımıza çağrım şudur, bize 100 bin imzayı verin. Bunu temin ettik ettik, edemediysek, geçmiş olsun ve Erdoğan kazanır. Bakın açık açık söylüyorum. Eğer biz bunu bir iki hafta içerisinde alabilecek bir noktaya getirirsek, biz bunu engelleriz. Çünkü bu muhalefet ona teslim etmek için kurgulanmıştı ve görevini yapıyor. Siz niye kızıyorsunuz bunları hepsi görevini yapıyor. Ana muhalefetin başındaki görevini yapıyor, diğer muhalefet görevini yapıyor. Herkesin belirlenmiş görevleri var. İktidar bunları kontrol ediyor. Bakın şu anda her konuda konuşan Erdoğan’dan hiçbir şey var mı? Kenara çekilmiş, muhtemelen kahvesini yudumlayıp keyif içerisinde bunları izliyor. Her defasında bu kukla muhalefet onun yarattığı muhalefet onu ayakta tuttu. Bu muhalefet yıkılmadan asla Erdoğan değişmez, değiştiremezsiniz. Ama şimdi elinizde bir şans var. 100 bin imzayı vereceksiniz kardeşinize ve söke söke cana can başa baş sizinle mücadele başlatacağız. Bir veya iki hafta içerisinde 100 bin imzayı biz çıkaramazsak bu saatten sonra yapacağımız hiçbir şey yok. Onun için bütün halka çağırım. Lütfen bizimle temas edin, bakın benimle temas edin, Yenilik Partimize gelin. Ankara'daki adresimize gelin mutlaka bizimle temas edin. Bizim mutlaka bu işi çözmemiz lazım. Gelin bizim önümüzü açın. 100 bin imzayı verdiğiniz anda biz adayız. Aday olduğumuz anda da tarihin hiç görmediği kadar bir kampanya yürüteceğiz ve kazanırız. Kazanacağımızdan emin olun.Yeni bir partiyiz, her şeyi anlatıyoruz ama bu altılı masa şimdi beşli masa lobisi o kadar güçlü ki bunlar o kadar organize ki ve bunlar o kadar basına hakim ki sosyal medyaya hakim ki bunlar başka bir iradenin gerçek bir iradenin çıkıp toplumu dönüştürmesini istemiyorlar.
HERKES RAHATLAYACAK!
Recep Tayyip Erdoğan dönemini bitireceğim ve o dönemle ilgili bela olanlar hepsi yargılanacak kardeşim. Biz hesap görmeden hiçbir şekilde yolumuza devam edemeyiz. Bir kere şu andaki bu durumun bir hesabı görülecek ve ben buna inanıyorum. Kardeşlerimden de bu duyarlılıkta olmasını rica ediyorum. Bu kurgulu kukla sistemin yıkılması şarttır ama bu masalarla olmayacak. Bu gerçekten bizim kanalımızda olacak. Bizim partimizle bizim partimizin yürüyeceği yolla olacak. Çünkü bu yol herkesi rahatlatacak. AK partideki kardeşlerim de rahatlayacak, MHP'deki kardeşlerim de rahatlayacak, CHP’dekiler de İYİ partidekiler de hepsi rahatlayacak çünkü toplumu öne koyuyoruz. Şahsi menfaatlerimiz değil.
YENECEĞİNE İNANAN İNSANLAR LAZIM
Yanımda yer alacak ve benimle yol yürüyüp ittifak yapacak kişiler veya gruplar 1- Erdoğan rejimine kökten karşı olacak ve uzlaşmayacak. Bu rejimin yanlış olduğunu kabul edecek ve bu rejimin karşısında olacak. 2- Erdoğan’ın adamı olmayacak. 3- Medyada ortaya çıkarılan sözde siyaset üstü adamlardan akıl almayacak. 4- Erdoğan’ı yenme kararlığıyla hareket edecek. Hangi parti başkanı olursa olsun, hangi grup olursa olsun başımın tacı. Ama Erdoğan'ı bir şekilde atlayan, onun suyundan giden, onunla anlaşan, onun rejimiyle anlaşan, yeneceğine dair içinde bir sağlam irade olmayan ben bunları ne yapayım? Bunlar zaten şu anda kıyamet kadar var. Onlar kendi aralarında zaten konuşuyorlar. Ayrılıyorlar birleşiyorlar her türlü her türlü rezillik içerisindeler. Bizim böyle bir şeye ihtiyacımız yok. Gerçekten iradesi sağlam olan, hakikaten toplumu düşünen, yeneceğine inanan insanlar lazım.
DESTEĞİNİZİ BEKLİYORUZ
Ben çok savaş gördüm, çok yaşadım, çok diktatörlükler gördüm. Sistem hiç değişmez denen yerler gördüm. Muhalefetin esir alındığı kukla yapıldığı, aynı Türkiye'deki gibi yerlerde görev yaptım. Bir yiğit çıkar, toparlar, etrafı yürür ama ona halk destek verir. Lütfen desteğinizi bekliyoruz. Saygılar sunuyoruz.