Arkas Sanat Merkezi'nde 28 Eylül 2022'de kapılarını açan sergide, 1945-1968 yılları arasında Paris'e yolu düşen sanatçılar Leopold Levy, Fikret Mualla, Hale Asaf, Fahrelnissa Zeid, Zeki Faik İzer, Nurullah Berk, Hakkı Anlı, Sabri Berkel, Füreya Koral, Abidin Dino, Hulusi Mercan, Selim Turan, Cihat Burak, Adnan Varınca, Şükriye Dikmen, Avni Arbaş, İlhan Koman, Leyla Gamsız, Lütfi Özkök, Neşet Günal, Nejad Melih Devrim, Mübin Orhon, Nedim Günsur, Traje Dikmen, Adnan Çoker, Turan Erol, Remzi Raşa, Kuzgun Acar, Semiramis Zorlu, Albert Bitran, Oktay Günday, Ferit İşcan, Erdal Alantar, Güneş Karabuda, Yüksel Arslan ve Müzehher Bilen Pasin'den 288 eser yer alıyor.
Serginin en önemli özelliklerinden birini de ilk kez sergilenen eserler, arşiv malzemeleri ve eskiz defterleri oluşturuyor.
Fikret Mualla'nın bugüne kadar sergilenmemiş "Terastaki Kadınlar" ile "Cafe Cathrine" adlı tablolarının yanı sıra Fahrelnisa Zeid'in bazı tabloları, Zeki Faik İzer fotoğrafları, Oktay Günday, Hulusi Mercan, Müzehher Bilen Pasin, Remzi Raşa ve Nejad Melih Devrim tabloları ile Avni Arbaş'a ait 2 soyut çalışma da Paris Havası'nda bulunuyor.
Türkiye'den Paris'e kendini arama yolculuğuna çıkmış sanatçıların pırıltılı bir dünyanın ardında zorluklarla geçen hayatını anlatan "Neşeli Züğürtlük Enstitüsü" adlı bölümde de Abidin Dino'dan Nazım Hikmet'e birçok ustanın günlük yaşamından kesitler fotoğraflarla sunuluyor.
Açıldığı günden bu yana yaklaşık 60 bin kişinin ziyaret ettiği serginin 12 Şubat olarak açıklanan kapanış tarihinin yoğun ilgi nedeniyle ertelenmesi planlanıyor.
"Önemli başarılar elde ediyorlar"
Arkas Sanat Direktörü Müjde Unustası, AA muhabirine, serginin, burslar ya da kendi imkanlarıyla Paris'e giden sanatçıların hikayesini ele aldığını söyledi.
Türk sanatçıları teşvik eden ünlü Fransız Leopold Levy'nin eserleriyle başlayan hikayenin kronolojik bir düzenle devam ettiğini kaydeden Unustası, "Sergide, Fikret Mualla, Fahrelnisa Zeid, Nejad Melih Devrim gibi pek çok önemli sanatçının eserleri var. Resimler, heykeller, seramik eserler ve bunun yanı sıra çok da önemli bir arşiv sergileniyor. Bu arşivde o dönemde yayınlanmış olan kitaplar var. Bu kitapların bir kısmı şu açıdan da önem taşıyor. İlk kez Türk sanatçılarla ilgili, onlar adına kitapların basıldığı bir dönemden bahsediyoruz." dedi.
Unustası, Türk sanatçıların çok önemli uluslararası isimlerle de tanışma şansına sahip olduğunu anlatarak, şu bilgileri verdi:
"O dönem Avrupa'da, Paris'te özellikle bir soyut sanat rüzgarı esiyor. Onlar da soyut sanat denemelerine başlıyorlar. Eş zamanlı olarak, çok önemli uluslararası isimlerle sergilere katılma, onlarla aynı atölyelerde üretme şansına da sahip oluyorlar. Önemli bir başarı da elde ediyorlar. Fakat tabii Paris dendiğinde aslında çok da pırıltılı bir hayat yaşamıyorlar. Sanatçıların büyük kısmı çok büyük zorluklarla oradaki hayatlarını idame ettiriyorlar. Birbirleriyle de temasları oldukça yoğun. Parisli Türk sanatçı kolonisinden bahsediyoruz."
Müjde Unustası, sergide 60 bin kişilik ziyaretçi kitlesine ulaştıklarını dile getirerek, "Sergi 12 Şubat'a kadar devam edecek. Fakat ilgi yoğun. Dolayısıyla ay sonuna kadar uzatmakla ilgili bir planımız var. Ziyaretçilerimiz hemen hemen her yaş grubundan. Okul gruplarıyla ilgili çok ciddi bir talep var. Okul öncesinden başlayarak ilkokul, ortaokul, lise öğrencileri, tabii ki üniversite öğrencileri, güzel sanatlar öğrencileri, akademisyenler, sadece İzmir değil, İzmir dışından da bu dönemin eserlerine tanıklık etmek isteyenler geliyorlar." diye konuştu.