Türkiye’nin ikinci en büyük tatlı su gölü olan Eğirdir Gölü’nün plajında yapımına başlanan otel inşaatı tepki çekti. Gölün ve kıyısının özel hükümlerle korunduğuna vurgu yapan akademisyen Erol Kesici “Kapadokya’daki otel inşaatı nasıl durdurulduysa, bu inşaata da acilen el atılmalı ve durdurulmalı” diye konuştu.
Isparta’da bulunan ve Türkiye’nin ikinci en büyük tatlı su gölü olan Eğirdir Gölü, son günlerde büyük bir tehdit altında.
Doğal içme suyu havzası olmasının yanı sıra biyolojik çeşitlilik değerleri bakımından uluslararası öneme sahip bir sulak alan olan gölün hemen kıyısında otel inşasına başlandı. Üstelik söz konusu alan, özel koruma alanı içerisinde kalıyor.
Halkın daha geçen yaza kadar plaj olarak kullandığı, koruma hükümlerine göre de sadece “günübirlik sosyal faaliyetlerin” yapılmasına izin verilen, zemini tamamen kum olan yerde yapılan inşaata hem bölge halkı hem de yaşam savunucuları tepki gösteriyor.
Türkiye Tabiatını Koruma Derneği Isparta-Eğirdir Temsilcisi Yard. Doç. Dr Erol Kesici, bu inşaatın acilen durdurulması çağrısı yaptı. İnşaatın, 5 katlı apart oteller için yapıldığını kaydeden Kesici, geçtiğimiz günlerde sosyal medyada gündeme gelen ve tepkiler sonucu bakanlık tarafından durdurulan peri bacalarının yanındaki otel inşaatına değindi. Kesici sözlerini şöyle sürdürdü, “Göreme’deki inşaat nasıl durdurulduysa buradaki de aynı özenle durdurulmalıdır. Kıyı kanununa da özel koruma hükümlerine de ters olan bu inşaat için izinlerin olduğu söyleniyor. Bu izinler kanunlara rağmen nasıl çıkarılmıştır, bunun cevabını büyük bir açıklıkla almalıyız. Zemini daha önceden farklı topraklarla doldurdular. İnşaatın yüzeyinde toprak var gibi görünüyor ama orası tamamen kum. Biz burada 30 yıl geçirdik.”
Kıyıların halkın kullanımına açık olması gerektiğini söyleyen Kesici, otel sebebiyle bu hakkın da gasp edileceğini ifade etti. Koruma alanı içerisinde arsası bulunan yurttaşların, inşaat yapmalarına izin verilmediğini ve o parsellerin devlet tarafından satın alındığını kaydeden Kesici, “Bu göl uluslararası öneme sahip. Tatlı su gölü. Küresel ısınma diyoruz, kuraklık kapıda… Bu kaynakların korunması lazım. O otelin kanalizasyon sistemini kaldıracak bir altyapı yok orada” ifadeleriyle sözlerini sonlandırdı.
Kaynak: Demet Sargın/Birgün