Türkiye orta gelir tuzağının da altına indi. Kişi başı gelir hızla eriyor. 2018 yılında Türkiye’nin kişi başı geliri 9 bin 562 dolar olarak hesaplanırken, sadece 11 ilin kişi başı geliri Türkiye ortalamasını geçti. 81 ilin tamamında da geçen yıl kişi başı gelir 2017’ye göre düştü.
2007’de Türkiye’de kişi başına gelir 9 bin 597 dolar iken bu oran geçen yıl 9 bin 562 dolara geriledi. Türkiye’de kişi başına gelirde en yüksek seviye 12 bin 396 dolarla 2013 yılında yakalanmıştı. Arada geçen 5 yılda kişi başına gelirde yüzde 30’a yakın erime oldu.
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) araştırması Türkiye’de bölgeler arasındaki gelir eşitsizliğini ve kişi başı gelirin nasıl eridiğini de ortaya koyuyor.
27 yıldır değişmedi
TEPAV’ın 1992-2018 dönemi için dünyadan uzaydan görülen gece aydınlatmaları (gece ışıkları) verilerinden faydalanılarak il bazında Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) değerleri, zincirlenmiş hacim endeksi yöntemi ile uyumlu bir şekilde yaptığı tahmine göre, 2018’de Türkiye’nin en büyük 10 ili İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa, Kocaeli, Antalya, Konya, Adana, Gaziantep ve Mersin olarak sıralanırken, en yüksek GSYH’ye sahip ilk 10 ilin toplamı, Türkiye ekonomisinin yüzde 65’ini oluşuruyor.
İllerin yıllar içerisindeki sıralamaları incelendiğinde, Türkiye’deki büyük illerin sıralamalarının son 27 yılda fazla değişim geçirmediği tespit edildi. 2018 sonu itibariyle Türkiye’de sadece İstanbul, Ankara ve Kocaeli orta gelir tuzağını aşmış durumda. Bilecik, Bursa ve İzmir, orta gelir tuzağını geçmişte aşmalarına rağmen, 2018’de dolar kurundaki hızlı artışla orta gelir tuzağına yeniden düştü.
Eşitsizlik giderilmeli
Bilkent Üniversitesi’nden Prof. Dr. Erinç Yeldan’a göre Türkiye orta gelir değil, artık yoksulluk tuzağında. Çarpık sanayileşme ile Türkiye’nin doğusu ucuz işgücü deposu batısı ise yatırım alanı olarak görüldü, yaratılan kutuplaşma ile Türkiye’nin özellikle doğusu yoksulluğa mahkûm edildi.
Türkiye’nin sağlıklı bir büyümeye geçmesi için öncelikle bölgeler arasındaki çarpıklığın ve gelir eşitsizliğinin düzeltilmesi gerektiğine işaret eden Yeldan, Türkiye’nin doğusunda fakirlik batısında ise zenginlik yaratıldığına dikkat çekti.
Yeldan, coğrafi bakımdan yoksul Türkiye’nin yaşanan krizden de en fazla etkilenen bölge olacağına işaret ederek, bunun bedelinin ağır olacağını, faturayı çalışan kesmin ödeyeceğini vurguladı.
İstanbul Ağrı’yı 5’e katladı
TEPAV’ın 1992-2018 Dönemi için Gece Işıklarıyla İl Bazında GSYH Tahmini: 2018’de 81 İlin Büyüme Performansı araştırmasına göre, geçen yıl sadece 11 ilin kişi başı geliri Türkiye ortalamasını geçti. Türkiye nüfusunun yüzde 40’ının ikamet ettiği o 11 il, İstanbul, Kocaeli, Ankara, Tekirdağ, İzmir, Bursa, Bilecik, Yalova, Eskişehir, Bolu ve Kırklareli şeklinde sıralandı.
Kişi başı geliri en düşük il olan Ağrı, İstanbul’un beşte biri kadar kişi başı gelire sahip. 2018 yılında en düşük kişi başı GSYH’ye sahip 10 il küçükten büyüğe Ağrı, Şanlıurfa, Van, Bitlis, Siirt, Batman, Muş, Hakkâri, Şırnak ve Diyarbakır olarak sıralandı. Listelenen 10 il, 2017 yılındaki sıralamalarını 2018 yılında korumakla beraber, 1992 yılından itibaren değerlendirildiğinde Diyarbakır, Şırnak, Hakkâri ve Batman’ın sıralamada gerileyerek bugünkü sıralamalarına geldikleri görülüyor.
Diyarbakır Sanayici ve İş İnsanları Derneği (DİSİAD) Başkanı Burç Baysal’a göre, bölgede üretim kanallarının tıkandığını vurgulayarak, “Tek gelir kaynağımız tarım ve sınır ticareti. Ancak son yıllardaki tarım politikaları nedeniyle bu alan gelir yaratamıyor. Bölgenin ikinci gelir kapısı sınır ticareti. Ancak şimdi sınır ülkeleri Suriye ve Irak ile yaşanan sıkıntılar bu gelir kapısını da kapattı. Durum böyle olunca bölgenin zenginleşmesi de mümkün olamıyor” dedi.
Kaynak: Şehriban Kıraç/Cumhuriyet