Başpiskopos Çevik, gazetecilere, kiliselerinin, 23 yıldır İzmir Buca'da hizmet verdiğini, her hafta ibadetlerini özgür bir şekilde yaptıklarını söyledi.
Bütün kutsal kitapların insanları iman etmeye ve sevmeye davet ettiğini dile getiren Çevik, şunları kaydetti:
"İsveç'te Kur'an-ı Kerim'in yakılmasını, Müslüman dünyasını tahrik etmek ve aşağılamak için yapılmış olan bir eylem olarak görüyorum. Bu eylemi tasvip etmediğimiz gibi en güçlü şekilde kınıyoruz. Yaptıranları, yapanları ve izin verenleri en güçlü şekilde kınıyoruz. Çok yanlış yapıyorlar. Aslında bizim hep birlikte barış içinde, huzur içinde yaşamamız gerekiyor. Hangi inanca yönelik olursa olsun böyle bir saldırının tamamen tahrik amaçlı olduğunu düşünüyoruz. Bunu Avrupa'da Orta Çağ'da da gördük. Orta Çağ Avrupa'sında birçok kitaplar yakılmıştır, yok edilmiştir ve aynı zamanda 1938 yılında Nazi döneminde de Musevilerin birçok kitapları sokaklarda, caddelerde yakılmıştır."
Hristiyanların İsveç'te yaşanan bu olaya çok üzüldüğünü belirten Çevik, bu eyleme izin verilmesini çok yanlış bulduklarını dile getirdi.
Müslümanları "kardeş ve dost" olarak gördüklerini anlatan Çevik, "Bu yapılan kışkırtıcı eylem bütün inançlar açısından infial yaratmıştır. Bunu yapanlar baktığımız zaman bütün bu değerlere karşı hareket ediyorlar. Demokrasiye, insan haklarına ve inançlara saygısızca bir tutum olduğu için onları kınıyoruz." diye konuştu.
Türkiye'de inançlara hoşgörü olduğunu vurgulayan Çevik, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 20 yıllık hizmet döneminde bütün inanç gruplarının barış içinde yaşamaları için elinden geleni yaptığını vurguladı.
Bu dönemde İzmir, Van ve İstanbul gibi kentlerde birçok Havra, kilisenin restore edilip bakımının yapıldığına işaret eden Çevik, "Cumhuriyet tarihinde, Hristiyan kiliseleri tamiriyle, bakımıyla ilgili bazı sorunlar yaşadı ama Sayın Cumhurbaşkanımız iktidara geldikten sonra bu konuda gerçekten çok radikal bir şekilde bütün inançlara saygılı olduğunu göstermiş ve ispat etmiştir." dedi.