Putin, Tahran Uluslararası Konferans Salonu'nda, Türkiye, İran ve Rusya arasında düzenlenen "Astana Formatında 7'inci Üçlü Zirve Toplantısı" sonrasında düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
- Türkiye-İran-Rusya Üçlü Zirvesi gerçekleştirildi
- İran Cumhurbaşkanı Reisi: İran, Suriye krizine siyasi çözümü ve bu konuda her türlü inisiyatifi destekliyor
- Türkiye-İran-Rusya ortak bildirisi: Suriye'de terör örgütlerinin artan varlık ve faaliyetleri kınandı
Toplantının çok verimli ve kapsamlı şekilde gerçekleştirildiğini belirten Putin, işe odaklı ve yapıcı bir atmosfer içerisinde Suriye’deki iş birliğinin en önemli kilit noktalarını değerlendirdiklerini aktardı.
Putin, “Kabul ettiğimiz ortak bildiride, Rusya, İran ve Türkiye olarak Suriye’de sürdürülebilir ve yaşanabilir bir dönüşüm sağlanabilmesi için kararlı olduğumuzu teyit ettik. Suriye krizinin sadece ve sadece siyasi ve diplomatik yöntemlerle çözülebileceği konusunda üç ülke de hemfikir.” ifadesini kullandı.
Dışardan bir reçete veya model empoze etmeden Suriye’nin geleceğini Suriyelilerin kendisinin belirlemesi gerektiğini vurgulayan Putin, Astana formatında düzenli olarak uzman düzeyinde toplantılar yapılması konusunda anlaşmaya vardıklarını dile getirdi.
19. istişare toplantısının bu yılın sonuna kadar yapılacağını kaydeden Putin, Astana formatında dışişleri bakanları toplantısı yapılmasının da planlandığı bilgisini paylaştı.
Suriye Anayasa Komitesinin yapısının üç ülkenin diplomatlarının koordineli çalışmaları sayesinde oluştuğunun altını çizen Putin, bu yapının taraflar arasında diyalog imkanı tanıdığını hatırlattı.
Putin, üç ülke ve Birleşmiş Milletler’in koordineli şekilde anayasa komitesinin çalışmalarını destekleyeceklerini vurguladı.
Rusya, Türkiye ve İran’ın etkin şekilde ortak çalışmaları sayesinde Suriye’de terörizm tehlikesi ve şiddet seviyesinin son yıllarda düştüğüne işaret eden Putin, DEAŞ ve diğer terör gruplarının neredeyse yok olduğunu söyledi.
Putin, “Biz, Suriye’de her türlü terörizmle mücadele konusunda kararlıyız, hemfikiriz. Biz ilerde de dış güçlerin Suriye’de bulunan terör güçlerini kendi egoist ve jeopolitik hedefleri için kullanmasını inceleyeceğiz, takip edeceğiz ve sona erdireceğiz.” diye konuştu.
“Fırat’ın doğusunda Batılı ülkelerin desteğiyle bölücülük kışkırtılıyor”
Bu noktada özellikle Suriye’de Fırat’ın doğusundaki zor durumu değerlendirdiklerini söyleyen Putin, “Orada bazı Batılı ülkelerin desteğiyle Suriye’nin toprak bütünlüğüne aykırı olarak yasa dışı yabancı askeri bulundurma ve tutma çabaları var. Orada bölücülüğü kışkırtma çabaları var. Rusya tarafı olarak bize göre, Fırat’ın doğusundaki bölge, Suriye hükümetinin kontrolünde olmalıdır.” ifadelerini kullandı.
Aynı zamanda tüm Suriyelilere insani yardım konusunda insani alanda faaliyet gösteren ajansların daha etkin faaliyette bulunması gerektiğini kaydeden Putin, bunun başarılı şekilde yapılması halinde Suriye’de mültecilerin kendi evlerine dönmelerinin sağlanacağına dikkat çekti.
Rusya ile Türkiye iş birliğinin her türlü alanda çok dinamik şekilde geliştiğini belirten Putin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmesinde hem Rusya ve Ukrayna tahıllarının dünya pazarına ulaşmasının kolaylaştırılması ve gıda güvenliği konularını ele aldıklarını hem de 13 Temmuz’da İstanbul’da yapılan görüşmelerin sonuçlarını memnuniyetle değerlendirdiklerini aktardı.
Putin, bir sonraki Astana zirvesinin Rusya’da yapılacağını bildirdi.
"Suriye'de DEAŞ ve diğer aşırılıkçı grupların varlığına son vermeliyiz"
Putin, toplantının açılışında yaptığı konuşmada ise Suriye'de durumun istikrara kavuşturulmasıyla ilgili birçok sorunun biriktiğini belirtti.
Putin, "Rusya, İran ve Türkiye'nin Suriye'de krizin kapsamlı çözümü ile ilgili çalışmaları verimlidir. Ülkelerimizin yardım ve destekleri sayesinde Suriye'de şiddetin seviyesi gözle görülür şekilde azaldı, barışçıl yaşam yeniden canlanıyor, ekonomi ve sosyal alan kademeli şekilde yeniden inşa ediliyor." ifadesini kullandı.
Putin, Suriye meselesi çözümüyle ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2254 kararı doğrultusunda başlatılan siyasi diplomatik sürecinin önemine işaret ederek, "Astana Formatı Üçlüsünün ileride de Suriye'deki durumun tamamıyla iyileştirilmesi, ülkede sağlam barışın ve Suriyeliler arasında anlaşmanın sağlanması yönündeki çalışmada kilit rol oynaması gerektiğini" vurguladı.
Rusya'nın, Suriye'nin egemenliği, bağımsızlığı, birliği ve toprak bütünlüğüne saygı duyulmasından yana olduğunu dile getiren Putin, şöyle devam etti:
"Suriyeliler arasında kapsayıcı siyasi diyaloğun teşvik edilmesi konusunda belirli adımlar üzerinde mutabık kalınmasını, yani Suriyelilerin dış müdahale olmaksızın kendi ülkesinin kaderini belirleyebileceği koşulların yaratılması yönünde yaptığımız anlaşmanın uygulamaya konulmasını yakın gelecekte öncelikli görüyoruz."
"Bir sonraki zirve Rusya'da gerçekleşecek"
Türkiye, Rusya ve İran'ın Suriye'de uluslararası terör örgütlerinin tamamıyla ortadan kaldırılması konusunda iş birliğini güçlendirmeye devam edeceğinden emin olduğunu söyleyen Putin, "DEAŞ ve diğer aşırılıkçı grupların Suriye'deki varlığına kalıcı olarak son vermeliyiz." dedi.
Putin, Suriye rejiminin kontrolünde olmayan topraklardaki durumun endişe verici olduğunu vurgulayarak, "Bu bölgede suç, aşırılıkçılık, ayrılıkçılık tehditlerinin olduğunu görüyoruz. Buna, geniş çapta araçlarını kullanan ABD liderliğinde Batılı ülkelerin yıkıcı çizgisi büyük ölçüde yol açıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Astana Formatı kapsamında bu bölgelerde durumun istikrara kavuşturulması ve söz konusu bölgelerin Suriye rejimine kontrolüne yeniden verilmesi yönünde adımların atılması gerektiğini vurgulayan Putin, bir sonraki zirvenin Rusya'da gerçekleşeceğini bildirdi.