İyi haftalar dilerim okuyucu dostlarım. Kısır ve düzeyi olmayan konular bizi bir yere götürmez daha gerçekçi ve konuların asli taraflarına bakarsak bugün için bir şeyler başaramayabiliriz ama ileriye bir kılavuz bırakmakta fayda görüyorum.
Yazımın başlığındaki tarihe not düşmüş kişilik ALMAN NAZİ ordularının efsane generallerinden REİNHARD GEHLEN.
Nazi ordularının tüm espiyonaj (casusluk) faaliyetlerini yürüten kişilik.
Almanya MAYIS 1945 yılında yenilince ABD(AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ) teklifi ile elindeki tüm önemli belgeler ve ekibi ile ABD sığınan ve sonrasında AMERİKAN istihbarat servisi OSS reorganize ederek CİA kurmuş ve daha sonra BATI ALMANYA devletine dönerek BND Batı alman istihbarat servisini kurmuş ve tüm ekibi ile NATO ülkeleri istihbarat servislerini birbirleri ile koordine etmiş.
Bize geldiğimizde 1955 yılında Avrupa ve içimizde çok sağlam bir organizasyon çalışması yapmış.
NATO konseptinde çalışabilecek bir seferberlik yapısını TÜRKİYE için planlamış bunun temellerini atmış ileriye dönük stratejik alt yapı çalışmalarına önem vermiş.
Bu çalışmaları o kadar ince planlamış NATO karargahında hem sivil kanat hem askeri kanat olarak ABD başta olmak üzere İNGİLTERE ve ALMANYA devletinin onayı olmadan sistemi çalıştıramamanın imkansızlığını hazırlamış.
TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ tüm siyasi, askeri, güvenlik ve ekonomik anlaşmalara dahil ederek.
Bu konularda ekibi ile çalışırken TÜRK subaylarını geçmişte ikinci dünya harbi esnasında NAZİ orduları içinde çalışırken tanımış, bunlarla ülkemizde yakın ilişki kurarak çalışmalarında onlarında yardımını almış.
Bunlardan en bilineni HÜSEYİN HÜSNÜ ERKİLET paşa ve FUAT DOĞU paşa.
Aslında ikinci dünya harbinde daha alt rütbeli bir çok subay var o dönemde NAZİ orduları subayları ile tanışan.
Buraya gelmemdeki hadise coğrafyamızdaki ülkelerin ve bizim son elli yıldaki durumumuz.
Nedir bu iki aşamalı bir IRAK çalışması ile IRAK devletinin parçalanması, aynı anda balkanlarda YUGOSLAVYA devletinin parçalanması ve son on yılda SURİYE devleti içinde çıkartılan savaş ile gelinen noktada çok ağır bir TÜRKİYE devletine maliyeti olan stratejik olarakda ilerde daha fazla TÜRK halkına zararı olucak bir iç savaş.
Buna nerden geldim ABD ve müttefiklerinin ilk baştan 1955 yılında ülkemizi bağladığı seferberlik sistemlerini bizim bunun önünde MİLLİ düşünce ve yapı ile durmamızdan kaynaklanıyor.
Bugünde aynı çeşitli olaylarda ülkemiz ve vatandaşımız aleyhine yeni anlaşmalara onların lehlerine imza atıyoruz.
Özellikle komşularımızla ve bölgemiz ülkeleri içinde ABD ve müttefikleri için o ülkelerde gayri nizami harp faaliyetleri içine giriyoruz.
Bunu yaparken ekonomik faliyetleride gayri nizami harp faaliyetlerinde kullanıyoruz.
Bu ekonomik konuların sahipleri 1955 yılında seferberlik içinde planlanmış kimseler eğer MİLLİ düşünce içinde ise ve bu konulara yol vermek istemiyorsa ya ortadan kaldırıyor,yada enkaz hale getirilerek ABD kendi seçtiği liyakat ve kifayeti olmayan özelliklede ülke içindeki gayri nizami faaliyetleri ABD lehine önünü açacak kimseleri seçip bu ekonomik yükleri sahte faaliyetler ile onlara yüklüyor.
Bunların ülke içinde büyük kavgaları oluyor ama bunlar halka farklı şekilde yansıyor şimdi olduğu gibi.
ABD ve batı dünyası kendinden doğan ve yetişen insanlara bu işlerin ihanet olacağını anlayan bazı kimselere bu işleri yaptıramayınca kökeni TÜRK olmayan özellikle seçtiklerine bu işleri yüklüyor ve onların ülkemiz içinde kendi menfaatleri için işledikleri şuçların görülmemesi için kalkan oluyor.
En görünenleri yakın zaman için örnek verelim, ŞEHİT GAFFAR OKKAN,ŞEHİT NECİP HABLEMİTOĞLU bunlar örnek.
Bir gün geldiğinde bu işlenen tüm suçlar yine bu ülkenin BEKA sorunu olarak karşınıza çıkar uluslararası alanda tüm gördüğünüz tablo savaş suçları diye eklem yapılarak önümüze konulur BİRLEŞMİŞ MİLLETLERDE ve diğer uluslararası alanlarda.
Daha ülkemiz ve TÜRK’lük için bir çok tehlikenin kapımızda olduğu özellikle uzun yıllardır ABD devletinin Los Angeles şehrini karargah almış ermeni diasporası tarihi kinleri üstündeki yapılan çok ciddi planlarla içimize aldığımız son dönemdeki tüm göç nüfusunu ayaklandırarak ülke içinde ilk 1955 6-7 eylül hadiselerine benzer hadiseleri çıkartmak sonrasında iç ve dış dünya konjektörünün getirdiği baskı ile ülkenin parçalanması için yapılacak anlaşmaları TÜRK milletine dayatmak olucak.
Aslında bu planları bazı kimseler bugünlerde çok reyting alarak kısa veriyor topluma özellikle ayaklanma ve sokağa çıkmayın sözlerini söyleyerek.
Toplumumuzda özellikle basın ve medya,sosyal medya önünde MİLLİYETÇİLİK ,VATANSEVERLİK konularında çok nutuk atan YUGOSLAV balkan kökenli vatandaşımız var.
Sorun bakalım YUGOSLAVYA devletinin parçalanmasını bekliyorlarmıydı,Yugoslavya iç savaşında bizim seferberlik yapısının ABD yanında olması onlara ne ifade ediyor.
Onun için vatan,milliyetçilik edebiyatı yaparak toplumda ön alanlara pirim vermeyin bakın geçmişinde ne yapmış,şimdi ne yapıyorsa gelecekte onu yapacaktır.
GELECEK vadedip geçmişinde bu ülkenin bugün olan sıkıntılarına sebep olan hiç kimselere inanmayın.
Unutmayın ESPİYONAJ faaliyeti bir nevi hırsızlıktır.
Yoksa çalacaksın veya dolandıracaksın diyerek çocuk yetiştirenler bu ülkenin felaketi olmuştur,olucaktır.
Bilin bu ülke içinde ASIL olanlar olacakları yerde değilise, adım adım bir felakete gideceğinizden emin olun.
Bu ülkenin asli kurucu ırkı TÜRKLERİ yok saydığında,ona yapılan zulmü görmediğinde kafatası milliyetçisi değiliz dediğinde bir gün bir bakmışın REİNHARD GEHLEN ruh olarak önünüze çıkar GAMALI HAÇ ile,ona anlatırsınız artık yeni KONSEP milliyetçiliği.
SAYGILARIMLA,