Yemen'in geçici başkenti Aden'de hayat ağır şartlarda devam ederken kentte kamu sektöründe çalışanlar yaşam şartlarının daha fazla kötüye gitmesinden ve maaşlarının kesilmesinden ciddi endişe duyuyor.
Kentteki caddeler ve devlet dairelerinin önü günlük gösteri alanına dönüştü, yerel medyanın manşetinde de neredeyse her gün gösteri haberlerine yer veriliyor.
Şehrin sakinleri, Yemen hükümeti ile Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) desteklediği Güney Geçiş Konseyi arasında 5 Kasım'da imzalanan, Aden'de ve güneyde sükunetin sağlanmasını, ekonomik ve insani durumun çökmesini önlemek için hükümetin şehre geri dönmesini öngören Riyad Anlaşması'na güveniyor.
Anlaşmanın imzalanmasının üzerinden 2 aya yakın bir süre geçmesine rağmen Aden'deki durumda herhangi bir değişiklik görülmedi, sahada güvensizlik hüküm sürerken hükümet ve Güney Geçiş Konseyi birbirini anlaşmanın uygulanmasını engellemekle suçluyor.
Anlaşmanın sadece bir maddesi uygulandı
Suudi Arabistan, anlaşmanın uygulanmasının garantörü oldu ancak anlaşmanın siyaset, ekonomi, askeri ve güvenlikle ilgili 29 maddesi ve ekleri kısa sürede iki taraf arasında tartışma için verimli bir malzemeye dönüştü.
Anlaşmanın maddelerinin uygulanması için tanınan süre dolmasına rağmen sadece 1 madde uygulandı, o da hükümetin geçici başkent Aden'e geri dönmesi oldu ve bu da anlaşmada belirlenen sürenin dolmasından yaklaşık 10 gün sonra gerçekleşti.
Diğer bir durum ise hükümet güçleri ve Güney Geçiş Konseyi yanlısı güçlerin önceki yerlerine geri çekilmesini ve ağır silahlarını Suudi Arabistan'ın gözetimindeki kamplara çekmesini öngören anlaşma maddelerinin askeri ve güvenlik konularıyla ilgili kısmının uygulanmasını denetlemek üzere Suudi Arabistan güçlerinin Aden kentine ulaşması oldu.
Ancak Aden'deki Suudi Arabistan güçlerinin komutanı Mucahid el-Uteybi, Aden Üniversitesinin düzenlediği bir sempozyumda yaptığı konuşmada, anlaşmanın sahada uygulanmasının çok zor olduğunu ancak imkansız da olmadığını belirterek, ülkesinin zorlukları kararlılıkla aşacağına ve anlaşma maddelerini uygulamaya çalışacağına işaret etti.
Anlaşma her ne kadar Suudi Arabistan'a Aden'de fiili yönetici olma yetkisi verse de orada farklı bir durumla karşılaştı. Aden'deki çatışmalar ve BAE'nin oluşturduğu güçler onun önünde engel teşkil etti.
Tekrarlanan çatışmalar
Riyad Anlaşması gereğince hükümet güçlerine bağlı askerlerin Aden'deki Maaşık Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile bazı devlet kurumlarına dönmeye başlaması, Güney Geçiş Konseyi yanlısı güçleri harekete geçirdi ve söz konusu bölgelerde askeri barikatlar kurmaya başladı.
Yemen'in Ebyen vilayetinde de geçen hafta hükümet güçleri ile Güney Geçiş Konseyine bağlı silahlı güçler arasında çatışma çıktı.
Hükümete bağlı güçler, ülkenin güneydoğusundaki Şebve vilayetinden Ebyen'e bağlı El-Mehfed bölgesine hareketi sırasında Güney Geçiş Konseyinden bir grubun silahlı saldırısına uğradı. Çıkan çatışmalarda her iki taraftan ölenler ve yaralananlar oldu.
Meşru hükümete bağlı bir askeri yetkili, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hükümet güçlerinin Riyad Anlaşması çerçevesinde hareket ettiğini, Güney Geçiş Konseyi güçlerinin ise bunlara karşılık vererek anlaşmaya uymadıklarını söyledi.
Karşılıklı suçlamalar
Yemen'deki hükümet yetkilileri ile Güney Geçiş Konseyi temsilcileri son zamanlarda birbirlerini "Riyad Anlaşması'na uymamakla" suçluyor.
Güney Geçiş Konseyi Başkanı Aydarus ez-Zubeydi, Riyad Anlaşması sonrası ayrılma hedefinden geri dönüş olmadığını vurgulayarak, anlaşmayı "Güney için siyasi bir zafer" şeklinde nitelendirdi.
Anlaşma sayesinde Güney Geçiş Konseyinin uluslararası alanda tanındığını vurgulayan Zubeydi, "Hedefimiz, uğruna büyük fedakarlıklarda bulunduğumuz bağımsız devletimizi yeniden kurmaktır. Bu hedeften geri dönüş yok." ifadesine yer verdi.
Zubeydi'nin söz konusu açıklamasının ardından Yemen Dışişleri Bakanı Muhammed el-Hadrami de Güney Geçiş Konseyini "Riyad Anlaşması'nın uygulanmasına engel olmak" ile suçlayarak, anlaşmanın devletin şeklini değiştirmek için değil, ülkenin güvenliğini, istikrarını ve toprak bütünlüğünü koruma amaçlı yapıldığı yönünde açıklamalarda bulundu.
Hükümet yetkililerinden biri de Güney Geçiş Konseyi güçlerinin Aden'den çekilerek hükümet güçlerinin kente yerleşmesini istemediğini söyledi.
Prensipte anlaşmanın başarılı olma ihtimalinin zayıf olduğunu ifade eden yetkili, verilen sürenin ise anlaşmanın uygulanması için imkansız olduğunu vurguladı.
Riyad Anlaşması
Yemenli gazeteci Yusuf Aclan da Riyad Anlaşması'nın "şu ana kadar başarısız" olduğunu vurgulayarak, halihazırda anlaşmanın sahada uygulandığına dair herhangi bir belirtinin görülmediğini söyledi.
Aclan, Güney Geçiş Konseyinin "hükümeti Aden'den çıkarma tehditleriyle" geleceğin daha da karanlık olabileceğini kaydetti.
Ne olmuştu?
Yemen'de İran destekli Husiler ile hükümete bağlı güçler arasında yıllardır çatışmalar sürerken güney bölgelerinde "ayrılık" fikirleri gündeme gelmiş ve "Güney Hareketi" adı altında ayrılıkçı bir hareket oluşmuştu.
Güney Hareketi, yaşanan savaş durumu ve krizleri gerekçe göstererek Mayıs 2017'de Siyasi Geçiş Konseyi adı altında bir oluşum kurulduğunu duyurmuştu.
BAE tarafından desteklenen Güney Geçiş Konseyine bağlı Hizam Emni birlikleri, 10 Ağustos'ta geçici başkent Aden'de, daha sonra da doğusundaki Ebyen ve Şebve kentlerinde kontrolü ele almıştı.
Suudi Arabistan'ın girişimi sonucunda, Yemen hükümeti ile BAE'nin desteklediği ayrılıkçı Güney Geçiş Konseyi arasındaki krizi sona erdirmesi beklenen Riyad Anlaşması, 5 Kasım'da Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da imzalanmıştı.
Anlaşma, 30 günde teknokrat bir hükümetin kurulmasını, 24 bakanlıktan 12'sinin güneylilere verilmesini, Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi'nin 15 günde Aden'e bir Emniyet Müdürü, 30 günde de Ebyen ile Dali kentlerine birer vali atamasını içeriyordu.