‘Sarıklı amiral’ şikayet etti, ‘Mavi Vatan’ amirali ifade verdi

Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, üniformanın üzerine giydiği sarık ve cüppeli fotoğrafları ortaya çıkan Emekli Amiral Mehmet Sarı hakkındaki sözlerinden dolayı açılan soruşturma kapsamında savcılığa ifade verdi.

Üniformanın üzerine giydiği sarık ve cüppeli fotoğrafları ortaya çıktıktan sonra hakkında soruşturma açılan ve kamuoyunda ‘sarıklı amiral' olarak bilinen, son YAŞ toplantısıyla da emekliye sevk edilen Tuğamiral Mehmet Sarı, TSK'dan emekli general ve amiraller tarafından “İnkılap kanunlarının korunması”na aykırı davranmakla eleştirilmişti.

Balyoz kumpasıyla 3,5 yıl hapis yatan, Mavi Vatan kavramının isim babası olarak gösterilen Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz, SÖZCÜ yazarı Aytunç Erkin'e 4 Nisan 2021'de verdiği söyleşide olayla ilgili şu eleştiriyi dile getirmişti;

“Kutsal üniforma üzerine sarık takarak dolaşan, makam aracıyla çekinmeden tekkeye giden bir amiralin varlığından rahatsız olmamak mümkün mü?

Ömrünü bahriyeye adamış, o kutsal ocaktan mezun olmuş kişileri rahatsız etmez mi? Unutmayın ki, 15 Temmuz gecesi Türk bahriyesinin 55 amiralinin 33’ü sarıklıydı. Ve devlete hücum ettiler. Buradan ders çıkarmayalım mı?”

SÖYLEŞİNİN ARDINDAN ŞİKAYET ETTİ

Söyleşinin yayınlanmasının ardından Mehmet Sarı'nın şikayeti üzerine Gürdeniz hakkında, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, ‘hakaret', ‘iftira' ve ‘inanç hürriyetinin kullanılmasını engelleme' suçlamalarına ilişkin soruşturma başlatmıştı.

Gürdeniz, soruşturma kapsamında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla bugün İstanbul Adliyesi'ne giderek, hakkındaki iddialar için savcılığa yaklaşık 10 sayfa yazılı ifade verdi.

15 TEMMUZ HATIRLATILDI

Mehmet Sarı'nın sıradan bir insan olmadığına dikkat çekilen ifadede, kamuya mal olmuş üst düzey bir kamu görevlisinin mesai saatleri içinde resmi üniforması ve aracıyla yasa dışı bir cemaatin tekkesine gitmesinin ve orada resmi üniformasının üzerine cüppe giyip sarık takmasının anayasaya açıkça aykırı bir faaliyet olduğu belirtildi.

Şöyle denildi; “Bu faaliyetler 15 Temmuz 2016 tarihindeki hain darbe kalkışmasından da görüldüğü üzere, kamu düzeni ve toplumsal menfaat bakımından büyük tehlike oluşturmaktadır. Bu nedenle de yapılan eleştirinin özel hayatla ilgisinin bulunmadığı gibi, hakaret ve iftira niteliği taşımamaktadır”

‘DEVLET İÇİNDE İNFİAL UYANDIRDI'

Gürdeniz'in eleştirilerinde ayrıca Mehmet Sarı'nın ismini zikretmediği ve kendisini doğrudan hedef almadığı belirtilerek, “Vatansever herkes gibi sadece şikayetçiyi değil bu faaliyetlerde kim bulunursa bulunsun onun eleştirileceği, burada kişilerin önemli olmadığı, yapılan eylemin kamuoyunda ve devletin içinde infial uyandırdığı açıktır” ifadelerine yer verildi.

‘BİR ARKADAŞININ EVİ' İFADESİ SENARYO…

Mehmet Sarı'nın ortaya çıkan fotoğrafları için yaptığı “Bir arkadaşının evine ziyaret maksadıyla gittiğinde, resmi üniforması ile namaz kıldığı sırada, birirleri tarafından gizlice ve kasıtlı olarak, bilgisi ve rızası dışında birtakım resimlerinin çekildiği” şeklindeki açıklamasının ise gerçeği yansıtmadığı ileri sürüldü.

İfadede, “Bu açıklamalar ancak senaryo uydurarak suç bastırma psikolojisi ile izah edilebilir” denildi. Ayrıca söz konusu yerde fotoğraflardan anlaşılacağı üzere, çok sayıda başka kişinin de olduğu, dolayısıyla bu yerin iddia edilenin aksine kamuya açık bir mekan olmadığı belirtilerek, “Şikayetçinin böyle bir durumda kendisinin anayasaya aykırı faaliyetlerini sorgulayan kurum ve kişilerden değil, kendi arkadaşlarından ve bağlı olduğu yasa dışı tarikattan şüphelenmesi gerekecektir” ifadelerine yer verildi.

“DİN SÖMÜRÜSÜNDEN BAŞKA BİRŞEY DEĞİL”

Mehmet Sarı'nın, şikayet dilekçesinde ilgisi olmamasına rağmen Cumhurbaşkanı ve Milli Savunma Bakanı’na atıf yapılarak: “Peygamber ocağı olarak kabul edilen Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bir üyesinin namaz kılmasından kim niçin rahatsız olur?” gibi sorular sorulmasının “Din sömürüsünden, siyasi destek arayışından ve çarpıtmadan başka bir şey değildir.” denildi.

Eleştirilerinin ayrıca basın ve ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlenedirilmesi gerektiğini belirten Gürdeniz'in beyanının sonuç kısmında, maddi ve manevi hiçbir unsurunun oluşmadığı açık olan üç ayrı suç bakımından kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesini talep edildi.

“KABAHATİ BEN DEĞİL O ZAT İŞLİYOR…”

Adliye koridorunda sözcüye açıklamalarda bulunan Gürdeniz şunları kaydetti:

“Cumhuriyetin bu duruma düşmesinden son derece üzülüyorum. Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu neredeyse 100. yaşına girmiş olan Cumhuriyet devrimlerine aykırı hareket eden bir zatın beni şikayet etmesi üzerine buraya geliyorum düşünebiliyor musun…

Adamın işlediği zaten Cumhuriyete aykırı bir davranış. Bu kişi hakkında bir soruşturma yok. Bu kişi hakkında Cumhurbaşkanı, iktidar partisi sözcüsü ‘sarıklı amiral’ terimini kullanıyor. ‘Bunlar kabul edilemez’ diyor. Ama biz geliyoruz burada kabahatler soruşturma savcısına ifade veriyoruz.

Bu Cumhuriyetin kaldırabileceği bir şey değil. Türk hukuk sistemi açısından da çok ciddi bir sorun. Sayın savcıya da söyledim burada aslında Cumhuriyete karşı işlenen kabahat benim tarafımdan değil. O zat tarafından yapılmıştır.

Hiçbir dinde üniforma üstüne dini kisve giyinmez. Devletin imkanlarıyla bu tip ibadet yerlerine gidilmez. İbadet kutsaldır, vicdani alandadır bunu hepimiz kabul ediyoruz. Ama devletin üniformasının üstüne dini kisveler giyilemez”

CUMHURİYET BUGÜNLERİ DE GÖRDÜ

Adliyede ifade verdikten sonra sosyal medya hesabından da yaşananlara tepki gösteren Gürdeniz, “Kamuoyunda sarıklı amiral olarak bilinen zata, sarıklı amiral dediğim için bugün savcılıkta ifade verdim. Cumhuriyet bugünleri de gördü” ifadelerini kullandı.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri