Vicdan azabı ,doğal gerçeklerden sapmanın pişmanlığıdır. Acı verir azap çekenlere, doğal gerçeklik yolundan saptığı içindir bu acı. Doğal gerçeklikten sapmış olanlar, vicdan azabı çekmezler, çünkü doğruluk kapılarını kapatmışlardır. Gittikleri yol, seçtikleri yanlış yol olduğu için ,hep yanlışa giderler. Yinede bir umut vardır doğal gerçekliğe dönmeleri için. Nedir? Derseniz, Yanlış yapmak farkına varlırsa ,doğruyu öğrenmenin yolu üzerinde olur. Doğruyu, evrensel gerçek doğruyu öğrenmek istemek, akıl için uyanış yoludur. Doğada, içinde bulunduğumuz ,Dünya ve Güneş sisteminde, hiç bir şey ölçüsüz değildir. Eksik değildir. Yanlış değildir. Ve nedensiz ,hiçbir yaratık yoktur. Her yaratılmış varlığın yaratılış nedenleri vardır. İşte bunlar, evrensel gerçekler ve nedenleridir. Doğal gerçekliği anlamak, algılamak, aklın besin kaynağı olan, bilimsel bilgilerin öğrenilmesi ile olur. Unutmamak gerekir ki, akıl maddeleşmemiş ,yaratılmış varlığımızdır. Kavramların ,öğretilmişlikleri içinde olanlarının doğal gerçeklikle uyumsuz olanların esaretinden kurtulmak ,kendi doğal yaratılmışlığını algılamanın başlangıcı olur. Kusursuz bir doğal gerçekliğin farkına varıp, o gerçekliğin dilini öğrenmek, varoluş nedenlerimizdendir. Biz insanlar o gerçekliğn dilini semboller yolu ile öğreniriz. O sayı bilimidir. Canlıdır. Canlılığını korumak, sonsuzluğunun bilincine ermekle olur