Saymaz'ın bugünkü "Asrın salgınında asrın rekoru" başlıklı yazısı şöyle:
Ben de herkes gibi akşam televizyon ekranına dikkat kesiliyorum. Acaba Sağlık Bakanlığı'nın turkuaz tablosunda bugün vaziyet ne oldu?
Test sayısı, aşılama oranı, kırmızı haritalar…
Önceki gün saat geldiğinde gözüm, okuduğum kitaptan ekrana kaydı.
Türkiye'de, 7 Nisan itibarıyla 54.740 vaka saptandı. Vefat sayısı, 276'ya tırmandı. Hasta sayısı 2203'e çıktı. Ağır hasta sayısı 2604 oldu.
Türkiye, 13 aylık salgında bütün dallarda ‘rekor' kırdı.
Kitabıma döndüm.
Adı şöyle: Asrın Küresel Salgını / Türkiye'nin Koronavirüsle Başarılı Mücadelesi.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'nca basılan kitabın girişinde Erdoğan'ın yazısı var.
Diyor ki: “Pek çok ülkeden olumlu yönde ayrışmayı başardığımız gibi Türkiye'nin her türlü farklı senaryoya hazırlıklı olduğunu ve hızlı hareket edebildiğini tüm dünyaya gösteriyoruz.”
Nasıl?
“Türkiye'nin vizyoner sağlık politikası ve yatırımları” ile…
Salgında şehir hastanesi reklamı
Kitaba göre 13 şehir hastanesi 2017-2019 arasında açıldı. Konya, Tekirdağ ve Başakşehir şehir hastaneleri 2020'de hizmete girdi.
Şöyle deniliyor: “Şehir hastaneleri sağlık hizmetlerine erişimi artırdığı gibi ülkemizin yatak kapasitesine çok büyük katkı sağlamaktadır.”
Kitaba bakarsak, şehir hastanelerinin yatak sayısı 20680.
Türkiye'nin 2017'deki yatak sayısı 225.683'tü.
Rakam 2021'de 253.106'ya çıktı.
Fark 28 bin.
Yatak artışını şehir hastanelerine bağlasak bile sisteme katkısı yüzde 10.
Peki, maliyeti ne?
Sağlık Bakanlığı'nın 2021 bütçesi 77 milyar TL.
Şehir hastanelerine ayrılan tutar 16 milyar 392 milyon TL.
Bütçenin yüzde 20'si ediyor.
Şehir hastanelerinin külfeti kara deliğe dönüşürken; AK Parti, salgını propagandaya çevirerek yandaş müteahhitlerin sırtını sıvazlıyor.
Yedi uyurlar kurulu
“Türkiye'nin Koronavirüs ile örnek mücadelesi” başlığı altında Bilim Kurulu'nun oluşturulması gösteriliyor.
Evet, kurulması yerindeydi. Sonra ne oldu?
Türkiye, geçen yıl kapanma kararı almışken, 11 Mayıs 2020'den itibaren kontrolsüz şekilde ticarete ve turizme kapısını araladı.
Ayasofya Camisi, 400 bin kişi ile ibadete açılırken; hasta-vaka ayrımı ile virüsün gerçek tablosu halktan saklanırken; AK Parti lebalep kongre yaparken ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca cenazelere katılırken Bilim Kurulu'nu takan olmadı.
Mahalle azasının bile kuruldan çok yetkisi vardı.
Hiç değilse ekmek dağıtırken, azanın görüşü soruluyordu.
Yedi uyurlar uykusundan uyandı.
Bilim Kurulu hâlâ uyuyor.
Beş maskeyi dağıtamadılar
Kitapta, “Maske başta olmak üzere tıbbi ekipman savaşlarının olduğu dönemde Türkiye başarılı bir kriz yönetimi gerçekleştirmiştir” deniliyor.
Bakın, o günlerde neler oldu? Erdoğan, 65 yaşın üstündekilere maske ve kolonya dağıtılacağını duyurdu.
Gel gör ki dağıtılmadı.
Maskenin markette satılacağı açıklandı. Sonra vazgeçildi. “PTT'nin internet sitesinden başvuranlara göndereceğiz” denildi.
PTT'nin sitesi çöktü.
Sağlık Bakanlığı, beşer maskenin eczaneden verileceğini bildirdi.
Maske karaborsaya düştü.
Aşı fiyaskosu
Kitapta, “Sağlık Bakanı, büyük bir yarış bulunan aşı tedarikinde Türkiye'nin en hızlı davranan ülkelerden biri olduğunun altını çizmiştir” deniliyor.
Türkiye, Sinovac ile 50 milyon için sözleşme imzaladı.
Koca'ya göre Aralık 2020'de 20, Ocak 2021'de 20 milyon aşı gelecekti.
Şubatta 50 milyona çıkacaktı.
BioNTech'ten 4.5 milyon aşı temin edilecekti.
Vaat edilen 50 milyondan ancak 18 milyonu geldi. BioNTech, yalnızca 2.6 milyon doz gönderdi.
Yerli aşı mı?
Kitapta, “Türkiye Aşı Enstitüsü, yerli aşı üretiminde son noktaya gelmiştir” deniliyor.
Koca'ya kalsa nisanda yerli aşı hazırdı. Şu ana dek bir yerli aşı Faz 2'ye geçebildi.
Kısmetse sonbahara…
Kitapta “Aşılanan nüfus bakımından Türkiye 5. sırada yer almaktadır” deniyor.
Dün itibarıyla yapılan aşı sayısı, 18.193.993'du.
İki dozu olanlar 7.494.491'di.
Oysaki 60 milyonu aşılamamız gerekiyor.
Hesapta günde iki milyon aşılanacaktı.
İktidara göre bütün bunlar bir rekor sayılır.
İletişim Başkanı Fahrettin Altun kitabın önsözünde şöyle diyor:
“Birçok gelişmiş ülkede zor şartlarda tedavi görmeye çalışan insanlardan farklı olarak Türkiye, dünyanın öbür ucunda da olsa vatandaşını getirip ücretsiz tedavi sağlayabildi.”
En son…
AK Partili Erdal Yetimova, özel uçakla İngiltere'den Türkiye'ye getirildi.
Yetimova'nın vatana kavuştuğu gün…
İzmir'de hastanedeki Covid-19 riskinden ötürü yatak bulamayan Aslı Özkısırlar beddua ede ede öldü.