Sedat Peker, "Zaferin Büyüklüğü Mücadelenin Zorluğuyla Ölçülür" adlı 6. videosunu yayınladı. Her videosunda masaya kitaplar koyarak mesaj verdiğini söyleyen Peker’in önünde bu sefer gazeteci Yılmaz Özdil’in Son Cüret kitabını masaya koydu.
Peker, “cezaevindeyken Fethullahçılar beni annemin cenazesine göndermedi” dedi. Bu konuya sadece Özdil’in tepki gösterdiğinin altını çizerek, “Namuslu adam olmak böyle bir şey kardeş. Namus sahibi bir adam. Beğenirsin, beğenmezsin, aynı dünya görüşüne sahip olursun, olmazsın. Ama dik adam kardeşim. Dik adam” demişti.
YILMAZ ÖZDİL NE DEMİŞTİ?
Sözcü yazarı Özdil, gazetesine ve gazetenin yöneticilerine “FETÖ’ye bilerek ve isteyerek yardım” iddiasıyla ilgili açılan dava hakkında 2020 Ocak’ta bir açıklama yapmıştı.
Özdil, o dönem Peker’in annesinin cenazeye gidememesi hakkında şunları söylemişti.
“Türkiye’nin en saygın insanı Mehmet Haberal babasını toprağa veremedi, hapisteydi., Sedat Peker, seversin ya da sevmezsin ayrı şey bu bir kutsal görevdir, annesini toprağa veremedi. Türkiye’nin kahraman komutanlarından Engin Alan, annesini, kardeşini toprağa veremedi. Bunu aynısını şu anda Sözcü’ye yapıyorlar.”
ÖZDİL DE KARŞILIK VERDİ
Özdil, Peker’in videosunda gazeteciler ile ilgili yaptığı açıklamaya atıfta bulunarak sosyal medya hesabından, "Sedat Peker işini namusuyla yapanları tenzih ederek, gazetecilerin şerefsiz olduğunu söyledi. Bu konuda kesinlikle haklı... Bunca somut iddia varken, bunları haber yapmayan, kenardan kenardan başka konuları yazan gazete ve gazeteciler süzme şerefsiz değildir de nedir?" ifadelerini paylaşmıştı.