Törende konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Yitirdiğimiz canların emanetine koşulsuz şartsız sahip çıkarak onların barış hayalini gerçekleştirmeyi görev addediyoruz. Savaşa karşı barışı, baskıya karşı özgürlüğü ve sömürüye karşı emeği yılmadan ve korkmadan savunmaya devam edeceğiz” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi 10 Ekim 2015'te Ankara Garı’nın önünde katledilen 103 yurttaşın anısını yaşatmak için yaptırılan “Hayat Çemberi” adlı 10 Ekim Anıtı ve Anma Yeri’ni katliamın yıldönümünde törenle açtı. Törene İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Özuslu, CHP Parti Meclisi Üyesi Rifat Nalbantoğlu, CHP İzmir Milletvekillerinden Kani Beko ile Mahir Polat, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ, Balçova Belediye Başkanı Fatma Çalkaya, Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda, Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, Dikili Belediye Başkanı Adil Kırgöz, Kemalpaşa Belediye Başkanı Rıdvan Karakayalı, sendika temsilcileri, sivil toplum örgütleri ile katledilenlerin yakınları katıldı.
“Vahşet olarak belleğimize kazındı”
Bir dakikalık saygı duruşunun ardından katılımcılara seslenen Başkan Tunç Soyer, 6 yıl önce bugün sendikalar, sivil toplum örgütleri ve meslek odalarının çağrısı ile düzenlenen Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi'ne yönelik saldırıda katledilen 103 yurttaşı anarak “Ankara Garı önünde, Türkiye’nin her yerinden gelen on binlerin barışı haykırdığı esnada, ardı ardına yapılan canlı bomba saldırıları bu sesi boğmak, susturmak istemişti. Bu sebeple 10 Ekim, ülkemizi dipsiz bir felakete sürükleme girişimi ve insanlığa karşı işlenmiş vahşet olarak belleğimize kazındı. Göreve geldiğim yılın 10 Ekim’inde, barış ve kardeşliğin şehri İzmir’imizde bir 10 Ekim Anıtı yapma sözünü vermiştim” dedi.
“Savaşa karşı barışı baskıya karşı özgürlüğü savunuyoruz”
Anıtın barış yolunda yaşamını yitirenlerin anısına duydukları vefanın bir eseri olduğunu söyleyen Başkan Soyer, “İzmir’in özündeki barış ruhunun, bu meydandaki bir yansımasıdır. Yitirdiğimiz canların emanetine koşulsuz şartsız sahip çıkarak onların barış hayalini gerçekleştirmeyi görev addediyoruz. Savaşa karşı barışı, baskıya karşı özgürlüğü ve sömürüye karşı emeği yılmadan ve korkmadan savunmaya devam edeceğiz. 10 Ekim Anıtı, barışın İzmir’deki yıkılmaz simgesi olacaktır” diye konuştu. Soyer herkese karşı işlenen bu insanlık suçunu bir kere daha lanetlediğini belirterek, konuşmasını “Dağlar, insanlar ve hatta ölüm bile yorulduysa, şimdi en güzel şiir, barıştır” dizeleriyle tamamladı.
Tören sonunda 10 Ekim katliamında hayatını kaybedenlerin fotoğraflarının yer aldığı anıta karanfiller bırakıldı.
10 Ekim Anıtı ve Anma Yeri proje yarışması ile belirlendi
10 Ekim Anıtı ve Anma Yeri projesi yarışma ile belirlendi. 32 başvuru arasından peyzaj mimarı Sezgin Karaman, mimar Baha Yurttaş ve Faruk Makuloğlu’ndan oluşan ekibin hazırladığı "Hayat Çemberi" isimli proje birinci oldu. Birinci seçilen proje, “aydınlığa yürüyüş” temasıyla katliamda yaşamını yitiren 103 kişiyi merkezine alıyor.
Katledilen 103 yurttaşı temsil eden farklı boy, genişlik ve formlardaki birimler merkeze doğru yönelen bir çember oluşturuyor. Bu çember, yaşam döngüsünü temsil ediyor. Heykel malzemesi olarak seçilen korten (yerinde dönüşen ve yaşayan) malzemenin zaman içerisinde değişime uğraması, kızıla dönmesi ve direncini korumaya devam etmesi, kaybedilen 103 yurttaşın sembolik olarak bu alanda yaşama fikrini güçlendiriyor. Her biri özgün nitelikte biçimlenmiş heykel biriminin zeminindeki ışık kaynağı, çarptığı formun yönelişine göre farklı şiddetlerde ve açılarda ışık yayarak her bir birimde farklı yansıma oluşturuyor. Böylelikle 103 yurttaş ayrı ayrı temsil edilmiş oluyor.