TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Akif Çağatay Kılıç, Almanya'dan terör örgütünü destekleyen, terörün masum gösterilmesi amacıyla yapılan herhangi bir adımın karşılıksız kalmamasını ve buna izin verilmemesini istediklerini belirterek "Terörle mücadele eden NATO müttefiki Türkiye'ye bu anlamda çok ciddi destek verilmesi gerekir." dedi.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock'un Türkiye ziyareti dolayısıyla Türkiye-Almanya ilişkilerini AA muhabirine değerlendiren Kılıç, Başbakan Olaf Scholz'un martta Türkiye'de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'la görüştüğünü, görüşmede Rusya-Ukrayna Savaşı ve bunun dünya ekonomisi üzerine etkileri ile insan kayıplarının durdurulmasına ilişkin çabaların konuşulduğunu anımsattı.
Kılıç, İstanbul'da imzalanan tahıl koridoru anlaşması çerçevesinde AB içerisindeki ortaklarından Almanya'yla da yoğun bir istişare ve iş birliği içerisinde olduklarını belirtti.
İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya üyelik süreci gibi birçok uluslararası konuda da Almanya hükümetiyle iş birliği ve görüş alışverişi içerisinde olduklarını dile getiren Kılıç, "Zaman zaman farklı görüşlerde olduğumuz istişarelerle ilişkilerimize devam ediyoruz ama şu ana kadar açıkçası güçlü bir koalisyon olmasına rağmen çok ciddi bir olumsuzluk yok, fikir ayrılıkları tabii ki oluyor ve olacaktır, uluslararası ilişkilerin bir parçası." ifadelerini kullandı.
Yunanistan konusunda önceki Almanya hükümetiyle olduğu gibi yeni hükümetle de farklı düşündüklerini aktaran Kılıç, "Çünkü biz şunu söylüyoruz: 'Yunanistan'ı şımartıyorsunuz AB olarak ve AB'nin şımarık çocuğu gibi hareket ediyor. Halbuki Türkiye'nin tezleri var, çok fazla haklı olduğu nokta var. Uluslararası hukuk var. Bu çerçevede Yunanistan'la olan ilişkilerimizi değerlendirmeniz gerekir.' diye telkinde bulunuyoruz ama onlar AB desteği çerçevesinde, birlik içerisindeki ortaklardan biri olması bakış açısıyla yaklaşıyorlar. Burada anlaşamıyoruz." diye konuştu.
Kılıç, Almanya'nın önemli bir ortak ve NATO müttefiki olduğunu, birçok uluslararası konuda ve kuruluşlarda beraber çalıştıklarını, Almanya'da yaşayan 3 milyona yakın vatandaşın da iki ülke ilişkileri üzerinde etkili bir unsur olduğunu dile getirdi.
Dünyadaki gelişmelerden ekonomik ilişkilere birçok konu masada olacak
Almanya Dışişleri Bakanı Baerbock'un daha önce Türkiye'ye gelmek istediğini ancak Hindistan ziyareti sırasında Kovid-19'a yakalandığı için ziyaretin ertelendiğini anımsatan Kılıç, şöyle devam etti:
"Dışişleri Bakanı'mızla görüşmesi olacak. Biz de o görüşmeye katılacağız. Tabii birçok uluslararası konu daha masaya gelecektir. Finlandiya ve İsveç'in NATO üyelikleri, Madrid'de imzalanan anlaşmanın uygulanıp uygulanmaması konusuyla alakalı süreçler. Bununla beraber uluslararası ilişkiler içerisinde Rusya-Ukrayna Savaşı mutlaka masada olacak. Tahıl koridoru ile ilgili yapılan çalışmaların güncel konuları değerlendirilecek. Türkiye'yle Almanya arasındaki ekonomik ilişkiler, Gümrük Birliği'nin yenilenmesi anlaşması masada olacak. Ekonomik ve sosyal ilişkiler üzerine yapılacak istişareler olacaktır. Cumhurbaşkanı'mızın Şansölye ile olan görüşmesinde özellikle Türk Alman Üniversitesinin ve Almanya'da da Alman Türk Üniversitesinin karşılıklı kurulmasıyla ilgili istekler gündeme gelmişti. Böyle bir siyasi iradenin Türkiye'de olduğu ve bunun her iki ülke için fayda sağlayacağı noktasında da bir görüş beyan edildi. Alman Şansölyesi de bununla ilgili olumlu bir yaklaşım içerisinde oldu. Dolayısıyla o süreç de mutlaka değinilecek bir başlık olacaktır."
Türk Alman Üniversitesi bünyesinde ilahiyat fakültesi kurulması için de adım attıklarını kaydeden Kılıç, bunun ülkeler arasında sosyal, eğitim ve kültür alanlarındaki yakınlaşmayı daha da artıracağını ifade etti.
Almanya'dan çifte vatandaşlık için "olumlu sinyal"
Kılıç, Almanya'da yaşayan Türkiye kökenli Alman vatandaşlarının kimisinin çifte vatandaş olduğunu aktararak şöyle konuştu:
"Tabii çifte vatandaşlık konusu da mutlaka masada olacak. Almanya'daki yeni hükümetin kuruluşunda koalisyon protokolünde çifte vatandaşlık konusu var. Bu, Almanya'nın sorumluluğunda olan bir konu. Oradaki vatandaşlarımızın ikilemde kalmaması, zorluk çekmemesi, Almanya'nın da bu noktada adım atması için istişarelerde bulunuyoruz. Almanya tarafından aldığımız mesajlar ve sinyaller, bu sürecin olumlu yönde ilerlemesinin artık ciddi manada mümkün olduğu yönünde."
"Enerji konusunda iş birliğimiz daha da derinleşebilir"
Almanya'nın, Rusya'yla enerji alanında ciddi sorunlar yaşadığına işaret eden Kılıç, şunları kaydetti:
"Şu anda Rusya, daha önce sağladığı enerji miktarında bir düşüşe gitti. Bu da Almanya'da çok ciddi ekonomik ve sosyal anlamda birtakım tartışmalara sebep oldu. Şu anda Almanya Ticaret Bakanı ve farklı alanlardan sorumlu bakanlar, enerji tasarrufu yönündeki adımları çok ciddi bir şekilde değerlendiriyorlar. Gündelik hayatta alınacak birtakım önlemler üzerinde duruluyor. Su ısısının düşürülmesi, kişisel su kullanımına bağlı kısıtlamaların olabileceği... Bunlar mutlaka değerlendirilecek. Bu alanlarda beraberce çalışıp, bütün krizleri hızlıca atlatıp geleceğe daha rahat bir şekilde yürüyebilmeliyiz. Almanya hem ekonomik olarak hem de sanayisiyle önemli bir ortağımız. Ülkemizde çok ciddi yatırımları olan, bizim de orada ciddi yatırımlarımızın olduğu bir ortağımız."
Kılıç, Almanya'nın Körfez ülkeleri ile Kuzey Afrika ülkelerinden enerji ithal etmek için birtakım girişimler içerisinde olduğunu, sıvılaştırılmış gaz ithalatı ve yeşil enerji konusunda çalışma yürüttüğünü, nükleer enerji üretimini de tekrar tartışmaya başladığını kaydetti. Söz konusu alanlarda beraber çalışabileceklerini dile getiren Kılıç, "Çeşitlendirilmiş enerji kaynaklarının içerisinde Azerbaycan'ın da gündeme geldiğini biliyoruz. Almanya'dan bazı yetkililerin Azerbaycan'a ziyaretleri oldu. Azerbaycan'ın Almanya'ya gaz ihraç etmesinin de Türkiye üzerinden geçeceğini biliyoruz. Malum Türkiye en önemli enerji transit ülkelerinden biri. Karadeniz'de bulduğumuz gazın çıkarılması söz konusu. Dolayısıyla bu alanlarda iş birliğimiz daha da derinleşebilir." dedi.
Sanayi, teknoloji, ticaret, inşaat, havacılık, gıda, tarım ve turizm gibi pek çok alanda Almanya'yla iş birliği ve karşılıklı yatırımların yapılabileceğini söyleyen Kılıç, parlamenter ilişkiler noktasında da her iki ülke milletvekillerinin parlamenter asamblelerde ortak çalışma yürütebileceğini ifade etti.
"Terör örgütü PKK'nın gösterilerine hiçbir şekilde izin verilmemesi gerekiyor"
Türkiye'nin terörle mücadelesinden bahseden Kılıç, NATO Zirvesi'ndeki sonuç bildirgesinde PKK terör örgütü ve onun farklı isimler altındaki uzantıları ile FETÖ'ye atıfta bulunan bir evrakın yer almasının diplomatik anlamda ve uluslararası ilişkilerde Türkiye açısından büyük bir başarı olduğunu vurguladı.
Kılıç, Alman istihbarat raporunda terör örgütü PKK'ya yer verilmesine değinerek şu değerlendirmelerde bulundu:
"Zaten Almanya'da PKK'nın ve ona sempati duyanların maddi anlamda birtakım olumsuz yaklaşımlar içerisinde olduğunu uzun zamandır söylüyoruz. Alman yetkili makamları da takipte olduklarını dile getiriyor. Adımlar da atılmaya başlandı. Artık görüyoruz ki özellikle PKK açısından eskisi kadar kolay bir şekilde Almanya'da barınma imkanları yok. Bu anlamda birtakım STK'lerin üzerinden haraç toplamak, insanların hayatlarını tehdit etmek gibi yaklaşımlar içerisinde bulunanların ciddi takibe alındığını ve bunlarla ilgili hukuki işlemler yapıldığını görüyoruz. Almanya'dan beklentimiz, bunların tavizsiz şekilde devam etmesi ve artması. Terör örgütünü destekleyen, terörün masum gösterilmesi amacıyla yapılan herhangi bir adımın karşılıksız kalmaması, buna izin verilmemesi, bu bizim talebimiz. Bazen maalesef PKK'nın paçavralarının Almanya'da kullanıldığını görüyoruz. Federal sistemin boşluklarından faydalanıyor oradaki sempatizanlar ve terörist unsurlar. Bu boşluğu değerlendirip bazı gösteriler yapıyorlar. Eskiye nazaran azaldı ama bunun sıfıra inmesi, hiçbir şekilde izin verilmemesi gerekiyor. Çünkü terörle mücadele eden NATO müttefiki Türkiye'ye bu anlamda çok ciddi destek verilmesi gerekir."
Almanya'daki bazı siyasilerin, orada ikamet eden PKK sempatizanlarıyla yoğun iş birliği içerisinde olmalarından üzüntü duyduklarını ifade eden Kılıç, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Birtakım paravan STK’ler altında aslında PKK’nın ve onun uzantılarının içerisinde olduğu yapılara, sözüm ona STK ya da özgürlük çalışmalarına destek veriyormuş gibi destek vermek son derece yanlış. Kuzey Irak ve Suriye’deki birtakım terör unsurlarına maalesef Almanya tarafından sağlanmış olunan silah desteğinin dönüp dolaşıp bir NATO müttefiki olan ve terörle mücadele eden Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı kullanılıyor olmasını görmezden gelemeyiz. Bunu kendilerine dile getiriyoruz.''
Kılıç, Türkiye'nin şu anda terörle mücadele konusunda DEAŞ, PKK ve onun farklı isimleri altındaki örgütlerle göze göz, dişe diş mücadele ettiğini vurguladı.
Avrupa'nın, kendisini de tehdit eden bu terör örgütlerine karşı çok daha katı ve sert durması gerektiğini kaydeden Kılıç, ''Çünkü bu gelip dolaşıp onları da vuracak. Zannetmesinler ki bugün STK kisvesi altında Almanya'da faaliyet gösteren ve zaman zaman göz yumulan örgütler dönüp dolaşıp Alman topluluğunu huzursuzluğa götürmesin. Biz onlarla bu bilgileri paylaşıyoruz. O bilgilerle hareket edip kendi vatandaşlarının güvenliğini sağlamak Alman makamlarının sorumluluğudur." diye konuştu.
Almanya'ya FETÖ uyarısı: "Yanlış yoldalar"
Alman makamlarına, FETÖ'nün çok farklı unsurları kullanan, omurgası olmayan, terör örgütü olarak da farklı bir şekilde bukalemun gibi oraya buraya eğilebilen ve kendini iyi gizleyen bir örgüt olduğunu anlattıklarını dile getiren Kılıç, FETÖ'nün Almanya'da 20'nin üzerine okulu olduğunu aktardı. Kılıç, Almanya Maliye Bakanlığına, Alman vatandaşlarının vergileriyle desteklenen bu okulların doğru bir şekilde faaliyet gösterip göstermediklerini incelemeleri önerisinde bulundu.
Kılıç, Almanya'nın, Türkiye'den kaçıp oraya sığınan FETÖ üyelerine fazla müsamaha gösterdiğine dikkati çekerek şunları kaydetti:
"Bu insanların alıştıkları bir şey var. Herkesi bir şekilde kendi ihtiyaç ve istekleri doğrultusunda manipüle etmeye çalışmak. Bunu başardıkları zaman Almanya'nın başına da dert olacaklar. Nasıl ki zamanında bizi birtakım sıkıntılara götürdüler ve şimdi onları yargımızdan, emniyetimizden, askeriyemizden, eğitimimizden temizlemek suretiyle adımlar atıyoruz. Almanya'yı bu konuda uyarıyorum, yanlış yoldalar. Birtakım farklı kanunların suistimali içerisinde Almanya'ya kaçan ve sosyal medya üzerinden bu terör örgütüne hala destek vermeye devam eden, Türkiye ile Cumhurbaşkanımız ve seçilmişler aleyhine farklı işler içerisinde olan kişiler var. Bunlar Alman toplumu, Alman sosyal yapısı ve Almanya'daki hukuk sistemi için de büyük bir tehlikedir. Onları bu noktada doğru bir değerlendirmeyle sınır dışı edip, Türkiye'deki yargıya teslim etmelerini ümit ediyorum. Yargılanmalarının önünü açsınlar ki Türkiye'de işledikleri suçlarla ilgili olarak Türk yargısına hesap versinler."
Almanya'nın PKK/PYD ve FETÖ ile ilgili Türkiye'nin endişelerini anlamaya başladığına işaret eden Kılıç, ancak bazı siyasilerin PKK'nın farklı isimler altındaki uzantılarının nasıl hareket ettiğini ve FETÖ'nün yapısını tam algılayamadıklarını, bu nedenle bu örgütlerin yapısını ve manipülasyon için yaptıkları faaliyetleri anlatmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.