Büyükekşi, Riva'daki TFF Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri'nde Anadolu Ajansı Spor Masası'nın konuğu oldu.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi Sergi Salonu'nda, Cumhuriyet'in 100. yılı etkinlikleri kapsamında dün açılan "Şut ve Gol: Türk Futbol Tarihi Sergisi"nin, futbolun tüm paydaşlarını bir araya getirdiğini belirten Büyükekşi, "100. yıla yakışan bir açılış olsun istedik. Gerçekten de öyle oldu. Gelecek yıl cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılı. Bu aynı zamanda Türk futbolu için de milat. Türkiye Futbol Federasyonunun da 2023'te 100. yılı. İkisinin aynı yıla denk gelmesi de ayrıca bir önem arz ediyor. Dün futbolun bütün paydaşları bir aradaydı. Aslında Sayın Cumhurbaşkan'ımız da işin tam ortasında, kendisi de senelerce profesyonel futbol oynamış. Bizden çok daha iyi geçmişi biliyor. Sergide Türk Milli Takımı'nın başarılarını sergileyen kupalar var. Türk futbol tarihinde başarılı takımlarımızın kupaları, Atatürk'ün ziyaretinde imzaladığı defterler, hatta 1850'lere dayanan evraklar, formalar sergileniyor." diye konuştu.
Futbolun dostluk ve kardeşlik olduğuna dikkati çeken Büyükekşi, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunun ilk adımı olarak da birtakım çalışmaları yönetim kurulumuzu oluştururken yaptık. Bütün kurullarımıza en az bir tane kadın üye aldık. Futbol bir temaşa oyunu, savaş değil. 45 saniyelik kamu spotu çekildi televizyonlar için. Pazartesi günü Londra'daydım, Premier Lig Üst Yöneticisiyle bir araya geldik. 'Maçtan önce ve sonra kulüp başkanları hakem hakkında konuşur mu' diye sorduk. 'Böyle bir şey bizim lügatimizde yazmaz, kesinlikle olmaz' dediler. Teknik direktör konuşursa büyük cezalar var zaten. Böyle bir şey artık dünyanın hiçbir yerinde yok. Takımın oyununu, taktiğini konuşmamız lazım. Oyunun kalitesini hakem üzerinden okumamamız lazım. Bazı futbolcular 10 pozisyondan birinde gol atabiliyor. Bu, futbolcunun kötü olduğu anlamına gelmiyor. Hakemler için de aynısı geçerli. Bu kültürümüzü değiştirmemiz gerekiyor. İnşallah bunu da başaracağız."
"Bütün kulüplere, başkanlara burası açık, ama onların şikayet etmesi için değil"
Büyükekşi, kulüp başkanlarının federasyona yaptığı ziyaretlerle ilgili soruya, "Biz böyle bir şeyi arzu etmiyoruz. Bizim göreve gelirken önem verdiğimiz dört ana konu güven, adalet, eşitlik ve şeffaflıktı. Her şeyin diyalogla çözüleceğine inanıyoruz. Özellikle basınımız için geçerli bir durum var, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi oluyorlar. Birtakım yazılar yazıyorlar. Gerçeği bilseler öyle yazmayacaklar, konuşmayacaklar. Her şeyimiz şeffaf. Bütün kulüplere, başkanlara burası açık, ama onların şikayet etmesi için değil güzellikleri, dostlukları, gelecek planlamaları paylaşmak bizim en büyük arzumuz." yanıtını verdi.
"Hatayı başka yerde aramak lazım"
Hakem atamalarıyla ilgili eleştirilere karşılık Premier Lig örneğini veren Büyükekşi, şöyle konuştu:
"Premier Lig'de 20 takım var, 19 tane hakemleri var. 19 hakem, VAR'da ve sahada görev yapıyor. Bizde 23 tane saha, 12 tane VAR hakemimiz var. Hakem sayımız onlardan çok daha fazla. Aynı hakemler görev yapıyor, tabii ki yapacak. Bir hakem aynı takımın maçına üç haftadan önce atanmıyor. İngiltere'de çok daha fazla aynı hakem aynı takımın maçında görev yapıyor. Öncelikle güven duygusunu geliştirebilmemiz lazım. Hatayı başka yerde aramak lazım. Hakemler üzerinden aramaya devam edersek yanlış yaparız. Kriterlerimiz var. Son 3 maçta hakemlerin aldığı puan var, ayrıca sezon başından bu yana alınan puanlar var, FIFA hakemi olmasına göre de puanlar ekleniyor. FIFA hakemlerimizin sayısı belli. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor'un maçlarını daha çok FIFA hakemleri yönetiyor, daha deneyimliler. Bu hakemlerimiz yurt dışında da maç yönetiyor, hiçbir takım da şikayet etmiyor. Bunu yurt dışında yaptıklarına göre, burada da yapmaları lazım."
İngiltere'de kendisine gösterilen grafikle ilgili detaylar aktaran Büyükekşi, "Sahada görev yapan hakemlerin her 15 dakikalık performanslarını ölçmüşler, son 15 dakikada verdiği kararlar bundan etkileniyor, olumsuz olabiliyor. Hakemlerimizin koşu performansına göre puan veriyoruz. Eğer bir hakem iki takımın futbolcularının koşu ortalamasıyla aynı kilometreyi koşarsa ona artı puan veriyoruz. Altında koşarsa eksi puan veriyoruz. Bunu VAR hakemine yapamayız. Bizim amacımız ihtisaslaşmayı sağlamak. Zaman zaman sıkıntılar olabiliyor. VAR protokolünü uyguluyoruz. Geçmişle farklılıklar varsa bunu iyi anlatmamız gerekiyor. Teknik direktörlerimizin, başkanlarımızın, futbolcuların kuralları iyi bilmesi gerekiyor. Bu problemleri ortadan kaldırmak için VAR odasında basın mensuplarını ağırladık. Geçen hafta da kulüp başkanlarımıza, teknik direktörlerimize VAR odasında demo yaptırdık, canlı maç yönetmesini istedik. Bu bir seferlik bir şey değildi, her isteyen randevu alarak gelip VAR odasında çalışmaları görebilir." değerlendirmesinde bulundu.
"Gaziantep'teki milli maçı, 5 dakikalığına Cüneyt Çakır yönetecek"
Cüneyt Çakır'ın Türkiye'nin yüz akı, Şampiyonlar Ligi ve Dünya Kupası'nda maç yönetmiş önemli bir hakem olduğunu belirten Büyükekşi, "Ona 'sana jübile yapacağım.' diye söz vermiştim. O konuda UEFA'dan izin geldi. 16 Kasım'da İskoçya ile Diyarbakır'da ve 19 Kasım'da Çekya ile Gaziantep'te milli maçımız var. Gaziantep'teki milli maçı, 5 dakikalığına Cüneyt Çakır yönetecek. Maçı yönettikten sonra ona bir plaket takdim edeceğim. İlk defa Türkiye'de bir hakem, bu şekilde uğurlanacak. Yurt dışında da görevler almak istiyor, ona destek olacağız. Hakemlerimizle düdük astırarak görev bıraktırarak değil, onlara yakışır şekilde vedalaşmamız lazım." diye konuştu.
"Bazı maçlar için hakem değişimi olabilir"
Yabancı hakem konusunu değerlendiren Mehmet Büyükekşi, "Hakemler konusunda Erasmus'taki öğrenci değişimine benzer bir durum için şu an bazı ülkelerle yazışıyoruz. Görüştüğümüz ülkeler kabul ederse bazı maçlar için hakem değişimi olabilir. Tabii ki onlarda da elit hakem olması şartıyla. Zaten bizim hakemlerimiz Avrupa'da maç yönetiyor. Hollanda, Belçika, Almanya ve İngiltere'de hakemler sınırlı olduğu için bir netice alamadık ama başka gelişmeler olabilir." ifadelerini kullandı.
Hakem hatalarını en aza indirmeye çalıştıklarını vurgulayan TFF Başkanı, "Süper Lig'de maç yöneten 22-23 hakemimiz var ama VAR'da 12 hakem var. Oradaki hakem sayımızı da artırmayı hedefliyoruz. Şu anda bazı ülkelerle iletişim halindeyiz. Belki VAR için yabancı hakem getirebiliriz. Sayıdan çok kalitesi yüksek hakem olması önemli. Bunu sağlamalıyız. Amacımız en iyisini yapabilmek. Sıfır hata olur mu? Mümkün değil. Yurt dışında da hakem hataları oluyor. Bunlar olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
"Görev yaptığımız 4 ayda birçok konuyu açıklığa kavuşturduk"
Göreve geldikten sonra önemli adımlar attıklarını dile getiren Büyükekşi, şunları kaydetti:
"Görev yaptığımız 4 ayda birçok konuyu açıklığa kavuşturduk. Yayın ihalesi, yabancı kuralı ve harcama limitlerini düzenledik. Hakem atama sistemine algoritmayı getirdik. Hakem ücretlerinde iyileştirme sağladık. İstanbul Üniversitesi ile bir anlaşma yaptık. Hakemlerimize psikoteknik testler uyguladık. Süper Lig'in bir sosyal medya hesabı yoktu. Sosyal medya hesabını açtık. TFF'nin günümüz koşullarına uymayan internet sitesini şu anda hızlı bir şekilde değiştiriyoruz. Kısa bir zamanda yenilenecek. Bir fair play kurulu kurduk. Her ay, en centilmen oyuncu, teknik direktör ve başkanı seçecek."
Süper Lig'in marka değerini artırabilmek için futbolun tüm paydaşlarının değerli olması gerektiğini aktaran Mehmet Büyükekşi, "Premier Lig'in naklen yayın geliri 4 milyar pound. Bizim yayın gelirimiz şu an yaklaşık olarak 120 milyon dolar. Orada hakemlerle ilgili kimse konuşmuyor. Kimse malını kötülemiyor. Ürün değerli. Ürün nasıl değerli olur? İçindeki malzemeleri değerli olursa ürün de değerli olur. Malzemeler; kulüpler, federasyon, teknik direktörler, futbolcular, hakemler, temsilciler, gözlemciler, futbol medyası. Bunların birisi değerli olmaya başlayınca hepsi değerli hale gelir çünkü hepsi birbirinin tamamlayıcısı." şeklinde konuştu.
Avrupa'da mücadele eden kulüplere başarı dileyen Büyükekşi, "Gerçekten ülke puanı adına çok güzel işler yapıyorlar. Başarılarının devam etmesi en büyük arzumuz. Daha önceden iki takımla Şampiyonlar Ligi'ne katılırken bunun azalması bizi üzüyor. Elde ettikleri başarılar, Şampiyonlar Ligi'ne katılabilmek için son derece önemli. Yoksa birkaç eleme oynamak zorunda kalıyoruz. Bu da arzu etmediğimiz bir durum." değerlendirmesinde bulundu.
"Süper Lig kulüpleri başta olmak üzere akademi zorunluluğu getireceğiz"
Türk futbolunun en büyük sorununun ekonomi olduğuna vurgu yapan Mehmet Büyükekşi, "Kulüplerimizin 25 milyar lira borcu var. Faizlerini de eklersek 50 milyar lira tutuyor. Bunun altından kalkmaları mümkün değil. Uzun, orta ve kısa vadede nasıl çözüleceğine hep birlikte karar vereceğiz. Süper Lig kulüpleri başta olmak üzere akademi zorunluluğu getireceğiz." ifadelerini kullandı.
Altyapılarda görev yapmak üzere yurt dışından kaliteli antrenörler getirmek istediklerini belirten Büyükekşi, "Bizim en büyük görevimiz, yurt dışından yabancı oyuncu yerine altyapı antrenörü yetiştirecek hoca getirmek. Altyapıya yönelik 4 sınıf yaratmak istiyoruz. Her kategorinin hocalarının farklı özelliklerinin olması gerekiyor. Oyuncuların hepsi her hafta aynı anda aynı eğitimi alacak. Bölge antrenörleriyle hocaları ve futbolcuları kontrol edeceğiz. Kulüplerin altyapıdan yukarı doğru futbolcu yetiştirme konusunda TFF'nin öncülük etmesi lazım. Altyapılarda görev yapan antrenörlerin maaşları çok düşük. Bunu da günümüz şartlarına uyarlayacağız." diye konuştu.
"Sıkıntıdan çıkabilmenin en önemli yolu yerli oyuncu yetiştirmek"
Türk futbolunun içinde bulunduğu sıkıntılı durumdan çıkabilmesinin en önemli yolunun altyapıdan oyuncu yetiştirmek olduğunu ifade eden Başkan Büyükekşi, şunları kaydetti:
"Avrupa'da örnek ülkeleri ziyaret ederek hummalı bir çalışmaya başlamamız lazım. Çok proje üretmeliyiz. Türk futbolunun ekonomik sıkıntıdan çıkabilmesinin en önemli yolu yerli oyuncu yetiştirmek. Yoksa bu sürdürülemez. Devamlı yurt dışından oyuncu getirerek bunun altından kalkmak mümkün değil. Konuşunca hakemlerle başlayıp hakemle kapatıyoruz. Bunun akademiyle başlayıp akademiyle bitmesi gerekiyor. Çok çalışmamız ve proje üretmemiz gerekiyor. Yoksa diğer ülkeler ile aramızdaki fark çok açılacak. Akademi çalışmamızın araştırmalarına başladık. Kulüplerin bütçe ayırabilmesi önemli. Ortalama bir yabancı oyuncunun maliyeti 1 milyon avro. Buraya iki oyuncunun parasını ayırabilirler. Başta altyapıda görev yapacak hocaların kalitesini arttırmamız lazım. İnşallah bunu hayata geçirebilirsek Türkiye'nin geleceği adına büyük katkısı olacağını düşünüyorum."
Yabancı kuralı ve harcama limitleriyle ilgili de görüşlerini aktaran Mehmet Büyükekşi, "Biz 6+5, 8+3 veya 7+5 diye bir karar almayacağız. Strateji çalışması mart ve nisan ayı gibi biter. Tüm kulüplerimizin ortak kararıyla bir daha değişmemek üzere bunu yapmamız gerekiyor. Kulüplerin harcama limitleriyle ilgili bir artış talebi yok. Bizim yaptığımız çalışma, kulüplerin artış talebine imkan vermiyor." şeklinde görüş belirtti.
"Kuntz ile devam ediyoruz"
Mehmet Büyükekşi, A Milli Takım Teknik Direktörü Stefan Kuntz'un arkasında olduklarını söyledi.
Milli takımın son maçlarda istediği sonuçları alamaması üzerine Alman teknik adamla yolların ayrılacağı iddialarına ilişkin Büyükekşi, "Günlük kararlar bize fayda sağlamadı. 2002'den bu yana hiçbir teknik direktörümüz sözleşme süresini tamamlayamamış. Sabırsız bir milletiz. Hataları gördük, hocamıza gerekli uyarıları yaptık. Kuntz ile devam ediyoruz. İnşallah başarılı olur." değerlendirmesinde bulundu.
Göreve geldikten sonra taraftarlara deplasman yasağını kaldırdıklarını kaydeden Büyükekşi, "Tüm takımlar, misafir takıma yüzde 5'i kadar yer ayırmak zorunda. Biz daha ileriye giderek, 'bunu yüzde 30'a kadar arttırabiliriz' dedik. TFF olarak herhangi bir seyirci yasağımız söz konusu değil. İstanbul takımları karşılıklı olarak seyirci istemediklerini söylediler. Biz de seyirci olması yönünde tavsiyede bulunduk. Bunun aşılması gerekiyor. İnşallah önümüzdeki yıl vazgeçerler ve böyle bir yasak olmaz." ifadelerini kullandı.