AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD ile NATO'nun karşı çıktığı Rus S-400 alımı için 6 Mart'ta "Asla geri dönüş yok. Kimse bizden tükürdüğümüzü yalamamamız beklemesin" dediğini hatırlatan The Economist, Ankara'nın Moskova'ya sipariş verdiği iki S-400 bataryasının kendi radarları, komuta merkezi ve füze fırlatıcı rampalarıyla birlikte geleceğini belirtti.
S-400'ün rakip sistemlere kıyasla 2.5 milyar dolarlık fiyatının ucuz olduğunu ve karşılığını fazlasıyla vereceğini söyleyen Londra merkezli dergi, diğer yandan "Ama Türkiye'ye çok daha pahalıya mal olması ihtimali var" diyerek ekledi:
"Anlaşmadan vazgeçmez ya da S-400'ün NATO'ya oluşturduğu tehdidi azaltmazsa, kendini Amerikan yaptırımlarına maruz kalmış bulabilir. Saat işliyor. Rusya bataryaların ilk teslimatını temmuz ayında yapmayı planlıyor."
ABD Dışişleri ve Savunma Bakanlıklarının Türkiye’ye S-400 almasının 'ağır sonuçlar yaratacağı' uyarısında bulunduğunu, geçen hafta iki ABD Dışişleri yetkilisinin Erdoğan’a bu mesajı bizzat ilettiğini hatırlatan dergi şöyle devam etti:
"Pentagon'a göre Türkiye, Amerika'dan 100 savaş uçağı alması öngörülen F-35 programından çıkarılma ve Rus istihbaratı veya savunma sektörüyle mali temas kuran kişi ve kurumlara yönelik CAATSA isimli yasa kapsamında yaptırıma maruz kalma riskini alıyor."
"Bu durum karışıklığa yol açar. Amerika, Türkiye'nin F-35 programına yaptığı 1 milyar doları aşkın yatırımını geri vermek zorunda kalır. Türk üreticiler, önemli parçaları tedarik ediyor. Bunların yerine yenisini yapmak iki yıl sürer ve diğer müttefiklere teslimatları geciktirir."
"Bu anlaşmazlık ilk olmaz" diyen The Economist, geçen yaz Trump yönetiminin Pastör Brunson krizinde Türkiye'ye uyguladığı yaptırımları ve o dönem TL'de yaşanan düşüşü hatırlattı.
"Türkiye'nin S-400'lere ilgisi, sadece Amerika'yı rakip bir teklif sunmaya zorlamayı amaçlasaydı, bu başarılı bir hamle olurdu" diyen The Economist, geçen yıl ABD'nin, Rusya ile yapılan anlaşmayı iptal etmesi halinde Türkiye'ye 3.5 milyar dolara 140 Patriot füzesi satmayı teklif ettiğini ve Erdoğan'ın bu öneriyi reddettiğini kaydetti.
'Türkiye'nin Patriot sistemini de satın almayı değerlendirebileceğini, ancak bunu S-400'leri feda ederek yapmayacağını' söyleyen dergi, 'Türkiye'nin muhtemelen artık istese bile anlaşmadan vazgeçemeyeceğine' dair yorumları aktardı.
Derginin konuştuğu uzmanlar, 'Türkiye’nin S-400 anlaşmasından istese bile geri adım atmasının zor olduğunu, böyle bir kararın başta Suriye konusu olmak üzere Rusya ile ilişkilerde büyük sorun yaratacağını' vurguladı.
The Economist'teki yazı şu satırlarla sona erdi:
"Ankara'da Erdoğan'ın Rus silahlarını depoda tutarak ya da bir başka ülkeye yeniden satarak krizden kaçınabileceği spekülasyonları var. Ama bu da yeterli olmayabilir. Amerikalılar sadece füzenin konuşlandırılmasına değil, satın alınmasına da karşı.
"Çoğu uzman artık bir kriz yaşanıp yaşanmayacağını değil, nasıl ve ne zaman yaşanacağını sorguluyor. Bazıları Amerika'nın Türkiye'de yerel seçimlerin yapılacağı 31 Mart'tan önce baskı uygulayıp Erdoğan'ı zor bir duruma sokabileceğini söylüyor.
ABD'ye göre Türkiye'nin S-400 kararı 'ulusal güvenlik meselesi'
"Teoride, Amerika Türkiye'yi CAATSA'dan muaf tutabilir. Yetkililer bunun düşük bir olasılık olduğunu söylüyor. Bu sonbaharda bir teslim tarihi daha yaklaşıyor. İki F-35'in Türkiye'ye ulaşması öngörülüyor. İki NATO müttefiki bir çözüm bulamazsa, uçaklar asla Türk topraklarına inemeyebilir."
Son olarak Washington'da yabancı gazetecilere brifing veren bir grup üst düzey ABD'li yetkili, 'Türkiye'nin Rusya'dan S-400 hava savunma sistemleri almasının, üyesi olduğu NATO açısından bir ulusal güvenlik meselesi sayıldığını' söyledi.
Reuters'e göre üst düzey Amerikalı yetkililerden biri “Türkiye’nin NATO’ya dahlinin ve ikili ilişkilerin kesintisiz ve etkilenmeden devamını sağlamak için bir dizi seçenek üzerinde çalışmaya devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Yetkili "Hem Amerika hem de NATO müttefiklerine F-35 açısından risk o kadar ciddi ki, iki sistem birlikte yer alamaz” diye konuştu.