Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Acil Servisi'nden, üç asistanı ile depremin 5. günü gönüllü olarak Kahramanmaraş'a giden Dr. Öğretim Üyesi İmamoğlu, Necip Fazıl Şehir Hastanesindeki meslektaşlarından görevi devraldı.
Enkazdan çıkarılan yaralıların tedavilerini yapan, moral ve motivasyon vermeye çalışan İmamoğlu, 24 saatlik 3 nöbetinde 500'ün üzerinde hastaya müdahale etti.
Bölgede geçirdiği 6 günde depremzedeleri tedavi etmeye çalışan İmamoğlu, tanık olduğu mucizeleri ve diyalogları ise unutamıyor.
"Ciddi yaralanmaları olmadan sağlıklı şekilde karşımıza geldiler"
İmamoğlu, AA muhabirine, KTÜ Farabi Hastanesinden 14 hekim ve hemşirenin, Trabzon'dan deprem bölgesine giden sağlıkçı kafilesine katıldığını söyledi.
Kahramanmaraş Necip Fazıl Şehir Hastanesi Acil Servisinde, asistanlarıyla Ankara ekibinden görevi devraldıklarını belirten İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:
"Toplamda 3 tane 24 saatlik nöbet tuttuk. Karşılaştığımız 3 enkazdan çıkan hastamız oldu. 3'ü de çocuktu. Birisi 9, diğeri 12 yaşında iki kardeş getirmişlerdi ama hiçbir şeyleri yoktu. Cumartesi günü gelmişti onlar. Fiziksel olarak hiçbir yaralanmaları yoktu. Klinik durumları çok kötü değildi. Görüntülemelerinde, laboratuvarlarında herhangi bir sorun yoktu. Aynı gün gece 23.30 gibi yine 9 yaşında kız çocuğu getirildi. Yine onun da hiçbir şeyi yoktu. Çok şükür o kadar uzun süre enkaz altında kalmalarına rağmen ciddi yaralanmaları olmadan sağlıklı şekilde bizim karşımıza geldiler. Bu da bizi mutlu etti."
"Ciddi kafa travması olan hastalarımız oldu ama bu hastalar hastaneye başvurmamışlar"
Enkazdan ilk günlerde kendi imkanları ile çıkıp hastaneye başvurmayan hastalara da müdahale ettiklerini anlatan İmamoğlu, şöyle devam etti:
"Bunların bir kısmında da ciddi yaralanmalar, büyük kemik kırıkları vardı. Kaburga kırıkları, ciddi kafa travması olan hastalarımız oldu ama bu hastalar hastaneye başvurmamışlar. 'Neden başvurmadınız?' diye sorduğumuzda da hastanede acil servislerin yoğun olduğunu, daha kritik durumdaki hastaların geleceklerini tahmin ettikleri için gelmediklerini belirtmişlerdi. Bu hastaların büyük bir kısmında da acil müdahale edilmesi gereken problemleri vardı."
İmamoğlu, deprem bölgesinde çok dramatik şeyler yaşandığına işaret ederek, "Orada insanların, hastanede çalışan personelin de çok ciddi kayıpları olmuş. Kendi arkadaşlarından hayatını kaybedenler olmuş, yakınlarını kaybedenler olmuş. Orada insanlar birbirleriyle ilk karşılaştığında 'Merhaba' demek yerine 'Geçmiş olsun' diye hitap ediyordu. Bu gerçekten üzücü bir durum ve beni etkiledi." dedi.
"İhtiyaç durumunda her zaman bölgeye gitmeye hazırım"
Çalıştıkları sırada da artçı sarsıntılara denk geldiklerini belirten İmamoğlu, "Kalbi duran bir hasta gelmişti. Hekim arkadaşlarımızla hemen etrafını sardık. Biz hastaya müdahale ederken deprem oldu. Herkes birbirine baktı ama kimse bırakıp çıkmadı. Müdahaleye devam ettik." diye konuştu.
İmamoğlu, hala yaşadıklarının etkisinde olduğunu dile getirerek, "Buraya döndükten sonra da en ufak bir şeyde 'Acaba deprem mi oldu?' diye hemen etrafımıza, birbirimize bakıyoruz. Çocuğum kanepeyi salladığında bile bir tedirginlik yaşadım. Orada artçı depremler yaşamamıza rağmen bu tedirginliği yaşıyorsak, gerçekten o büyük yıkıcı depremi yaşayan kişiler çok ama çok farklı şeyler hissediyorlardır." dedi.
Melih İmamoğlu, çok büyük bir afet yaşandığına dikkati çekerek, ihtiyaç durumunda her zaman bölgeye gitmeye hazır olduğunu sözlerine ekledi.