Beyaz Saray'dan yapılan yazılı açıklamada, "Başkan Donald J. Trump, 15 Nisan 2019'da devam eden terörle mücadele çabalarını ve Libya'da barış ve istikrarı elde etme gereğini ele almak üzere Mareşal Halife Hafter ile görüştü" ifadesine yer verildi.
Hafter'in Trablus'a yönelik saldırısına değinilmeyen açıklamada, "Başkan, Mareşal Hafter'in terörle mücadeledeki rolünü ve Libya'nın petrol kaynaklarını korumadaki rolünü takdir etti ve ikili, Libya'nın istikrarlı bir demokratik siyasal sisteme geçişi için ortak bir vizyonu ele aldı" değerlendirmesinde bulunuldu.
Açıklamada General Hafter'in başkent Trablus'u ele geçirmek için 4 Nisan'da saldırı emri vermesinden ve bunun üzerine Ulusal Mutabakat Hükümeti birlikleri de "Burkan el-Gadab" operasyonunu başlatmasından hiç söz edilmedi.
Diğer yandan, CNN'in haberine göre, bu ayın başında ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo; "Hafter'in Trablus'a doğru başlattığı operasyona karşıyız" demişti.
Dünya Sağlık Örgütü Libya Misyonu, General Halife Hafter'in 4 Nisan'da başkent Trablus'a yönelik saldırı emriyle patlak veren çatışmalarda bugüne kadar 213 kişinin öldüğünü ve 1009 kişinin yaralandığını açıklamıştı.
ABD Savunma Bakanı Pat Shanahan ise Trump-Hafter telefon konuşmasıyla ilgili şunları söyledi: "Askeri bir çözüm Libya'nın ihtiyaç duyduğu şey değil, daha önce söylediklerim ve desteklediğim şey; Mareşal Haftar'ın terörle mücadeledeki rolü anlamında verdiği destek ve ancak Mareşal Haftar'ın desteğine ihtiyaç duyduğumuz yerde bölgede demokratik istikrar sağlanması".
Hafter'in Trablus'a operasyon başlatmasının ardından ABD IŞİD'e karşı Libya'da bulundurduğu birliklerini geri çekti.
Ülkenin doğusunun ve güneyinin kontrolünü elinde bulunduran General Halife Hafter güçleri geçmişte Fransa'dan, Rusya'dan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Mısır'dan destek almıştı.
Libya’dan alınan bilgilere göre Muhammed Bin Selman ile Kushner arasındaki finansal iliskinin Trump'ın kararında etkin rol oynadığı konuşuluyor.
Afrika'nın en büyük petrol rezervlerine sahip ülkesi Libya, Muammer Kaddafi'nin devrildiği 2011'den bu yana uluslararası ve bölgesel güçlerin açıktan ya da perde arkasından desteğini alan siyasi gruplarla silahlı uzantılarının mücadelesine sahne oluyor.