Tartışma programı, ABD'nin Ortabatı eyaletlerinden Ohio'da Cleveland kentindeki Case Western Reserve Üniversitesi ve Cleveland Kliniği'nin ev sahipliğinde yapılacak.
Yayın, Biden'ın ulusal çaplı anketlerde Trump'ın önündeki yaklaşık 7 puanlık farkı haftalardır koruduğu bir ortamda yapılıyor.
Moderatörlüğünü Fox News haber kanalından gazeteci Chris Wallace'ın yapacağı, 90 dakika sürecek tartışma programını yaklaşık 100 milyon Amerikalı'nın izlemesi bekleniyor. Trump ve Biden, şimdiye kadar kamuoyu önüne biraraya gelmedi.
Moderatör Chris Wallace, 15 dakikalık bölümlere ayrılacak tartışma programında altı başlık üzerinde duracağını açıkladı. Bunlar; adayların daha önceki icraatları, Amerika'da 204 bin kişinin ölümüne yol açan Corona virüsü pandemisi, Trump'ın muhafazakar hukukçu Amy Coney Barrett'i Anayasa Mahkemesi üyeliğine aday göstermesi, Corona pandemisi nedeniyle darbe alan Amerikan ekonomisi, seçimlerin güvenilirliği ve Amerikan kentlerindeki ırkçılığa karşı başlayan protestolar ve bu protestolara şiddetin eklenmesi.
New York Times gazetesinin Pazar günü milyarder Trump'ın başkanlık yarışına katıldığı 2016'da ve başkanlık koltuğundaki ilk yıl olan 2017'de sadece 750'şer dolar vergi ödediğine ilişkin yayınladığı haberin de tartışma programının odak noktalarından biri olması bekleniyor. New York Times'ın haberi, iş dünyasındaki başarılarıyla övünen Trump'ın zarar ettiği gerekçesiyle yüz milyonlarca doları vergiden düştüğünü kaydediyor.
Başkan Trump, haberi "tamamen yalan" olarak nitelerken Biden’ın kampanya ekibi Trump'ın, adına mücadele verdiğini öne sürdüğü Amerikalı işçi kesiminden tamamen kopuk olduğu iddiasına yoğunlaşıyor. Biden’ın ekibi, yeni yayınlamaya başladığı reklamlarda, Trump' sadece 750 dolar vergi öderken bir ilkokul öğretmeninin, bir itfaiyecinin, bir müteahhitin ve hemşirenin binlerce dolar vergi verdiğini gösteriyor.
Geçmiş seçimlerden önce yapılan bazı tartışma programları, seçim sonucu üzerinde önemli rol oynamıştı. Ancak bunun 2020 seçimlerinde de geçerli olup-olmayacağı tartışmaya açık.
Kamuoyu yoklamalarına göre seçmenlerin yüzde 90'ı, kime oy vereceklerini uzun süre önce belirlediklerini ve fikir değiştirmek gibi bir niyetleri olmadığını ortaya koyuyor.
Gazeteci Chris Wallace'ın tartışma programında ele almak üzere seçtiği konular, Amerika'da gündemi yansıtan meseleler. Ancak Wallace'ın Amerika'daki ırksal gerginlikler ve şiddet tanımının, son aylarda polisin siyahlara karşı orantısız şiddet kullanması üzerine patlak veren protestoları anarşistlerin düzenlediği iddiasını yansıttığı eleştirisinde bulunanlar da var.
Biden'ı destekleyen Demokrat Partililer ise tartışmanın, Minnesota eyaletinin Minneapolis kentinde Mayıs ayında polis nezaretinde hayatını kaybeden George Floyd ve polis şiddeti nedeniyle ölen diğer siyahlar üzerinden ırksal ilişkiler üzerine ulusal bir hesaplaşma olmasına ve Amerika'daki sistematik ırkçılığa odaklanması gerektiğini savunuyor.
Başkan Trump ise tartışma programı öncesinde rakibi Biden'ın zihinsel zindeliği ve becerilerini tartışmaya açtı, Biden'ın bir tartışmacı olarak yeteneklerini küçümsemeye çalıştı. Trump ayrıca herhangi bir kanıt göstermemesine rağmen Biden'ın Demokrat Parti önseçim sürecindeki tartışma programlarında gösterdiği performansı ilaç almasına bağladı.
Yapılması ve yapılmaması gerekenler
"Debating Donald" "Donald'la Tartışmak" adlı kitabın yazarı Aaron Kall, geçmişteki seçimlere kıyasla 2020'de kararsız seçmenlerin sayısının daha az olmasına rağmen, her iki adayın da yeterliliklerini seçmenlere ispat etmek zorunda olduğunu kaydetti.
ABD Senatosu'nda 36 yıl hizmet veren 77 yaşındaki Joe Biden, Barack Obama yönetiminde 8 yıl başkan yardımcılığı görevini üstlenmişti. Aaron Kall'a göre Biden, "kararsız seçmenleri fiziksel ve zihinsel olarak başkanlık görevine hazır olduğu konusunda ikna etmeli. Bunu yapmanın en kusursuz yollarından biri, 90 dakikalık tartışma boyunca görev başındaki başkan karşısında başa baş performans sergilemek."
Kall, Başkan Trump için de "yeniden seçilmesi ve görev başında dört yıl daha geçirmesi için gerekçelerini ortaya koymalı. Kamuoyu yoklamalarında ekonomi, Trump'ın en güçlü olduğu alan olarak kabul ediliyor. İşsizlik oranını düşürmek ve ekonomik büyümeyi güçlendirmek için ayrıntılı bir planı olmalı" şeklinde konuştu.
Kall ayrıca Corona virüsü harcamalarıyla ilgili müzakerelerin son ayağının Kongre'de çıkmaza girdiği bu dönemde Trump'ın bu konudaki görüşlerini açıkça ifade etmesi gerektiği görüşünde. Öte yandan uzman, sağlık hizmetleri bu akşamki ilk tartışma programında ele alınacak altı ana başlıktan biri olmasa bile Trump'ın Obamacare olarak bilinen sağlık reformu yasasını neden iptal etmek ve yerine başka bir yasa getirmek istediğini ifade etmesi gerektiği görüşünde. Bunun nedeni, tartışma programının Anayasa Mahkemesi'yle ilgili bölümünde bu konunun gündeme gelme olasılığının yüksek olması.
Trump'ın rakibi Biden'ın seçim yarışında tökezlemesine yol açacak büyük bir hata yapmasını umduğunu söyleyen Aaron Kall, rakibin hatalarına güvenmenin akıllıca bir tartışma stratejisi olamayacağının altını çizdi.
Trump'ın sık sık gündelik gelişmelerle ilgili abartılı iddialarda bulunduğu suçlamalarına dikkat çeken uzman, Biden'ın Trump'ın gerçeği yansıtmayan iddiaları ve hangi iddiaları çürüteceği konusunda seçici olması gerektiğini belirtti.
Kall, "Bazı konuları boş vermek imkansız. Ancak Biden, çok değerli olan konuşma süresini sürekli savunma yaparak ve Başkan Trump'ın hatalı iddialarını düzelterek harcayamaz. Biden, Trump'ı tartışma anında düzelteceğini kamuoyu önünde açıkladı, ancak bu bir hata olur" dedi.
Kall'ın Trump'a tavsiyesiyse Biden'ın zihinsel zindeliğinin başkanlık için uygun olup-olmadığını tartışmaya açmaktan kaçınması.
"Trump'ın tartışma programı öncesindeki suçlamaları Biden hakkındaki beklendileri zaten çoktan düşürdü. Bu da Trump'ın işini iyice zorlaştırdı" şeklinde konuşan Kall, "Başkan Trump, siyasi rakiplerini karikatürize etmede genellikle başarılı. Ancak bunu yapmak, başka birisiyle aynı sahneyi paylaşırken çok daha zor. Başkan Trump, Obama ve Biden'ın iktidardaki siciline saldırır, bu sicili iktidarda kendisinin geçirdiği dört yılla kıyaslarsa daha iyi olur" dedi.
Erken oy kullanmaya talep yüksek
Birçok eyaletteyse seçmenler, seçim tarihi olan 3 Kasım'dan önce açılan erken oy kullanma merkezlerinde sandık başında uzun kuyruklar oluşturmaya başladı. Corona virüsü salgını önlemleri çerçevesinde bazı eyaletlerde milyonlarca seçmene otomatik olarak posta yoluyla oy kullanmaları için oy pusulası gönderildi. Başka eyaletlerdeyse seçmenler, oy pusulalarının adreslerine gönderilmesi için başvuruda bulundu.
Başkan Trump, herhangi bir kanıt ortaya koymadan, Corona virüsü pandemisi nedeniyle bu yıl posta yoluyla kullanılacak oylardaki artışın seçim hilelerine yol açacağını iddia ediyor. Seçim sürecinin bu nedenle kendi aleyhine işleyeceğini iddia eden Trump, kaybetmesi durumunda iktidarı barışçı şekilde Biden'a teslim edeceği taahhüdünde bulunmayı reddetmişti.