Ağırladığı turist sayısı bakımından "turizmin başkenti" olarak nitelendirilen kent, havaların ısınmasına rağmen yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını süreci dolayısıyla sakin günler geçiriyor.
Kaş'tan Alanya'ya, Manavgat'tan Kemer'e kadar içinde eşsiz güzellikler barındıran bölge, ziyaretçilerine görsel şölen sunuyor.
Kilometrelerce uzunluğundaki Konyaaltı, Kaputaş, Lara, Kleopatra gibi dünyaca ünlü plajlar, her haliyle insanı cezbediyor.
Çakıllı plajı, tepeleri, Beydağları manzarasıyla ön plana çıkan Konyaaltı Sahili'nden, yükselen dalga sesleri ve kuş cıvıltıları dinleyeni rahatlatıyor.
Ünlü plajların havadan çekilen görüntüleri, görenleri etkiliyor.
Kentte normalde binlerce kişinin yürüyüş ve spor yaptığı falez bandındaki parklar ve Yat Limanı da boş görüntüsüyle dikkati çekiyor.
Çeşitli dönemlerin mimarisinin izlerini taşıyan evleri, dar sokakları ile gezginleri geçmişe yolculuğa çıkaran Kaleiçi de kendisine hayran bırakıyor.
"Doğa ve deniz salgın sürecinde dinlendi"
Antalya Tanıtım Vakfı (ATAV) Başkanı Yeliz Gül Ege, salgın sürecinde Antalya'nın dağlarını da denizini de çok özlediklerini söyledi.
Antalya'nın sahip olduğu tüm hazineyi özellikle mayısta cömertçe sergilediğini belirten Ege, şunları kaydetti:
"Salgın sürecinde yoğunluk yaşanmadığı için doğa ve deniz dinlendi. Antalya artık bu güzelliklerini herkesle paylaşacak. Artık bu hazinemizden doyasıya faydalanabilmek hepimizin hakkı. Kentimiz sessizken de sahillerimiz cıvıl cıvılken de çok güzel. Bundan sonraki süreçte, sağlıklı ve güzel günlerde Antalya'nın tadını hepimizin çıkarmasını diliyorum. "