Salgından en fazla etkilenen sektörlerin başında gelen turizm, yeni sezona umutla giriyor. Başta İngiltere ve Almanya olmak üzere Türkiye'nin en çok turist çektiği Avrupa ülkelerinde aşılamanın yarattığı iyimserlik Türkiye’ye yönelik tatil rezervasyonlarında da artışa neden oldu.
Bu arada Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın turizm sektörü çalışanları için aşı kayıtlarına başlandığı açıklamasını memnuniyetle karşılayan turizm sektörü, Avrupa Birliği’nin gündemine gelen "aşı pasaportu" tartışmalarını da dikkatle izliyor. Yaz ayları yaklaşırken normalleşme adımları atmaya başlayan İngiltere ve Almanya’nın turizm rezervasyonları hız kazandı.
Yunanistan'dan "aşı pasaportu" önerisi
İki ülkenin vatandaşları özellikle Antalya sahilleri ile Yunan adalarını tercih ederken, Yunanistan, turizm gelirleri pastasından büyük payı almak için stratejik bir hamle yapıp Avrupa Birliği ülkelerine "aşı pasaportu" önerdi. Öneriye Almanya çekinceli yaklaşırken, Avusturya, İspanya, Malta ve Portekiz gibi ülkeler destek verdi.
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un, aşı pasaportunun demokrasiye aykırı olduğunu savunmasına rağmen, Avrupa Birliği Komisyonu öneriye ilişkin yasa teklifi vermeye hazırlanıyor.
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen konuya ilişkin, "Dijital Yeşil Geçiş Kartı" için yasal düzenleme teklifini sunacaklarını söyledi.
Aşı olanlara seyahat özgürlüğü tanınmasını içeren "aşı pasaportu" teklifi, Türkiye’de de turizmciler tarafından yakından takip ediliyor. Turizmciler, aşı pasaportunun turizmde AB ülkelerine güç kazandıracağını savunurken, sektör çalışanlarının acil olarak aşılanmasının önemine dikkat çekiyor.
Turizmciler, AB’nin, Türkiye’nin kullanıldığı Sinovac aşısını hâlâ tanımaması ise dezavantaj olarak değerlendiriyor.
TÜROB Başkanı Eresin: Aşı, turizmin kaderini belirler
Türkiye’nin turizmde COVID-19 önlemleri konusunda rakip ülkelere göre çok daha hızlı davrandığını hatırlatan TÜROB Başkanı Müberra Eresin, "Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın öncülüğünde TÜROB, TÜROFED, TURYİD gibi sektör kuruluşlarının işbirliğiyle sertifika programı hayata geçirildi ve 5 bine yakın tesis sertifikalandırılmış durumda.
Güvenli turizm sertifikası sayesinde işletmelerde COVID-19’a yönelik çok ciddi önlemler alındı ve farkındalık oluşturuldu. Güvenli Turizm Sertifikası uygulaması uluslararası düzeyde ilgi çekti ve örnek oldu. Aşı konusunu da bu sürecin devamı olarak nitelendirebiliriz."