Ufak bir şok bile bu balonu patlatır

Hükümetlerin arz ve talep şokunun aniden ortaya çıktığı derin belirsizlik ortamında parasal genişlemenin ancak yeni bir kredi krizinin temel taşlarını oluşturacağını geç de olsa gördüklerini belirten Prof. Dr. Sinan Alçın, “Para üretime gitmiyor. Kredi ba

Hükümetlerin corona virüsü salgınına cevaben devreye aldıkları kurtarma paketlerinin toplamı 11 trilyon dolar olarak hesaplanıyor. İstanbul Kültür Üniversitesi (İKÜ) İktisat Bölüm Başkanı Prof. Dr. Sinan Alçın, bu tutarın dünyada bir yılda yaratılan değerin yüzde 15'ine yaklaşmış olduğunu belirterek, “Bu para daha fazla üretim yaratmıyor; 240 trilyon doları bulan para-sermaye alanına ekleniyor. Bu durum kredi balonunun iyice şişmekte olduğunu gösteriyor. Balonun patlaması için önümüzdeki yıllarda çok ufak şoklar yeterli olacaktır” dedi.

– Dünyada pandemi sonrası uygulanan genişlemeci para politikasında 11 trilyon dolar düzeyinde para küresel piyasalarda dolaşıma girdi. Siz bunun devam edebileceğini düşünüyor musunuz?

Kurtarma paketleri içinde para politikası yanında artık maliye politikası ve gelirler politikası seçenekleri de gündeme geliyor. Biraz geç olsa da politika yapıcılar, bu tip arz ve talep şokunun aynı anda ve aniden ortaya çıktığı derin belirsizlik ortamında parasal genişlemenin ancak yeni bir kredi krizinin temel taşlarını oluşturacağını gördüler. Halihazırda kurtarma paketlerinin 11 trilyon dolara erişen boyutunu anlamak için dünyada yaratılan yıllık hasılayı hatırlamak gerekir: 84 trilyon dolar. Yani paket dünyada bir yılda yaratılan değerin yüzde 15'ine yaklaşmış durumda. Ama bu para daha fazla üretim yaratmıyor. O zaman ne oluyor? Halen 240 trilyon doları bulan para-sermaye alanına ekleniyor. Bu durum kredi balonunun iyice şişmekte olduğunu gösteriyor. Balonun patlaması için önümüzdeki yıllarda çok ufak şoklar yeterli olacaktır.

KAZANAN TARAF ÇİN OLUR

– ABD-Çin ekseninde çok hızlı şekilde artan olumsuz gelişmelere şahit oluyoruz. ABD-Çin geriliminin pandemi sonrası küresel ticaret üzerinde nasıl etkileri olabilir?

Pandemi dünyayı çok farklı yerlerinden ikiye böldü, bunlardan biri ticaret. Konuyu sadece Trump'ın iç siyasete dönük hamleleri olarak yorumlamak imkânsız. Bütün batı Avrupa ve Avustralya da ABD'nin yanında Çin'e karşı saf tutmuş durumda. Kadim Çin siyaseti bu süreçten ne kadar yara alır bilemeyiz ama ticari savaş bir gün başlayıp bittiğinde kazanan taraf olma ihtimali çok güçlü.

GELİR ‘BİRLİK' İÇİNDE KALSIN DENİYOR

– AB'de onaylanan 750 milyar Euro değerinde fon küresel ticaret üzerinde nasıl etkileri olabilir? Türkiye için önemi nedir?

AB bir yandan Macaristan başta olmak üzere doğu Avrupa ülkelerin yükünü çekerken, bir yandan da pandemide ekonomisi altüst olan İtalya'nın zararını karşılama zorluğuyla karşı karşıya. Dolayısıyla böyle ödevler arasında mümkün olduğunca birlik içinde ticaretin geliştirilmesi ve ekonomik katma değerin birlik içinde kalması yönünde adımlar atıyorlar. Örneğin, Türkiye'ye yönelik seyahat sınırlamasını da turizm gelirinin AB içinde kalmasına dönük bir adım olarak görebiliriz.

Prof. Dr. Sinan Alçın

GENÇLERE SANAYİ VE TARIMDA İŞ YARATILMALI

– Pandemi ağırlıklı olarak hizmet sektöründe istihdam kaybı yarattı. Buradaki istihdam kaybının yakın dönemde giderilmesi mümkün mü? İş gücü piyasaları konusunda politika önerileriniz nelerdir?

Pandemi etkisi dağıldıktan sonra kaybedilen istihdamın kısa dönemde tekrar yerine konulması mümkün görünmüyor. Pandeminin ayırt edici bir yönü bütün sektörleri etkilemekle birlikte hizmet sektöründeki etkisinin çok daha derin, yıkıcı ve kolay telafi edilemeyecek olması. Hizmet sektöründeki istihdam kayıplarının tekrar hizmet sektörleri tarafından bire bir yerine konulmasını beklemek gerçekçi olmaz.

Evden çalışmanın önümüzdeki süreçte hizmet sektöründe ağırlıklı bir eğilime dönüşüp, esnek ve güvencesiz istihdam formalarının yaygınlaşması da olası. 15-25 yaş arasında 8 milyon nüfusu bulunan Türkiye ekonomisi için gençlerin ağırlıklı istihdamını sağlayan hizmet sektörlerinin yeniden toparlanmasını beklemek yerine, pandemi sonrası küresel ticaretin temelini oluşturacak nitelikli ürün rekabetini destekleyecek biçimde sanayi ve akıllı tarımda istihdam olanaklarının yaratılması gerekiyor. Yani istihdam sorununun çözümü için sektörel geçiş sağlayacak altyapı ve politika adımları atmamız gerekiyor.

Mehtap Özcan Ertürk/Sözcü

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Güncel Haberleri