Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla 2015 yılında Ukrayna'dan getirilen ve Erzincan'ın Üzümlü ilçesine yerleştirilen Ahıska Türklerinden bazıları, zaman zaman işleri için geçici süreyle Ukrayna'ya gitti.
Rusya-Ukrayna savaşının başlamasıyla Türkiye'ye dönemeyen ve Dışişleri Bakanlığının organizasyonuyla mahsur kaldıkları kentlerden tahliye edilen Ahıska Türkü kadınlar, çocukları ve torunlarıyla Üzümlü ilçesindeki evlerinde bomba seslerinden uzakta huzur içinde bir yaşam sürüyor.
Ahıska Türkü 50 yaşındaki Müsbire Şahbaz, AA muhabirine, savaş bölgesinde sirenler çaldığı zaman çocuklarla birlikte sığınaklara kaçtıklarını söyledi.
"Türkiye bize dar vakitte yardım etti"
Bölgede şiddetli çatışmaların yaşandığını ifade eden Şahbaz, şöyle konuştu:
"Çok korkuyorduk, çocukları da öldürdüler. Sağ olsunlar bizi getirdiler, savaştan kurtardılar. Burada evimiz var çok şükür yaşıyoruz. Türkiye'den Allah razı olsun, bize dar vakitte yardım ettiler. Marketler, dükkanlar boştu, savaştan önce vardı ama şu anda bir şey yok. Orada yaşamak çok sıkıntılı. Yemekleri bayanlar bir yerde toplanıyorduk ve sırayla yapıyorduk. Çok patlamalar oldu, komşularımızın evlerini patlattılar, bizim evimiz de zarar gördü. Evi patlayan komşumuz geldi hep birlikte sığınakta kaldık. Ekmek yoktu, haftada bir gün gidip ekmek alıp geliyorlardı."
Şahbaz, patlamalar sırasında evlerinin pencerelerinin kırıldığını, kendi evlerine de bomba düşer diye sürekli korku içinde yaşadıklarını belirterek, savaşta çok zorluk çektiklerini dile getirdi.
"Patlama oluyordu, biz yemek yapıyorduk"
Kadınların gündelik yaşamlarına devam etmek zorunda kaldığını aktaran Şahbaz, çamaşır yıkayıp çocuklara baktıklarını ve yemekleri de ihmal etmediklerini anlattı.
Şahbaz, "Patlama oluyordu, biz yemek yapıyorduk. Çok bunaldık, Allah'a şükür geldik ve burada iyiyiz, her şeyimiz yeterli. Kalanlara çok zor oldu. Öyle oluyor ki haftalarca sığınaklarda kalınıyordu. Yemek yapıp sığınakta yeniliyordu. Hastalık oluyordu, sığınaklardan çıkaramıyorduk." ifadelerini kullandı.
Yaşadıklarını göz yaşları içinde anlatan 52 yaşındaki Asiye Şahbaz ise patlama ve silah seslerinden çok korktuklarını, o günleri unutamadıklarını ifade etti.
Torunları ile Türkiye'ye getirilen 62 yaşındaki Azize Aydın da kendilerini savaşın ortasından çıkaran Türkiye'ye teşekkür etti.
Aydın, Ukrayna'da bulundukları süre içerisinde çok sıkıntı çektiklerine değinerek, şunları kaydetti:
"Sürekli bomba atılıyordu. Oğullarım, kızım eşi ile orada kaldı, gelemediler. Ben torunlarımı alıp buraya geldim. Burada da bize bakıyorlar sağ olsunlar. Evlerimizi patlattılar, çocukları öldürdüler. Çok sıkıntı gördük ve buraya kendi yerimize, Türkiye'ye geldik. Türkiye'ye gelene kadar sıkıntı içinde oturuyorduk. Bazen yiyecek bulabiliyorduk, bazen bulamıyorduk. Marketlerde alacak bir şey bulamıyorduk."