Bulgular
Türkiye Uzay Ajansı Başkanı Serdar Hüseyin Yıldırım, bu iddiaları 4 Kasım 2021’de Stratejik Düşünce Enstitüsü’nde düzenlenen 'Türkiye'nin Uzay Stratejisi’ konulu konferansta dile getirmiş.
Uzay Ajansı Başkanı Yıldırım, kinetik bombardıman konseptinden bahsediyor olabilir.
Yörüngeden yeryüzüne doğru bir cismin ateşlenmesi anlamına gelen kinetik bombardıman konseptinin günümüzde kullanılmasının önünde bir dizi teknik engel var.
Yalnızca teoride konuşulan kinetik bombardıman konseptinin, deprem yaratabileceği üzerinde ise hiç durulmamış.
Uzmanlar, bu projenin teoride konuşulduğu ve ancak günümüzde uygulanabilir olmadığı konusunda hemfikir.
“Savaşçı uydular” konsepti, uzun yıllardır bilim kurgu evreninde sıkça konu ediliyor.
6 Şubat 2023’te merkez üssü Kahramanmaraş olan depremlerle ilgili birçok komplo teorisi yazıp çizildi.
Türkiye Uzay Ajansı (TUA) Başkanı Serdar Hüseyin Yıldırım, 4 Kas 2021’de Titanyum alaşımlı 10 metre uzunluğundaki çubukları uzaydan dünyaya istediği hedefe gönderebilen “savaşçı uydular” olduğunu, ve bu savaşçı uydular ile yedi sekiz büyüklüğünde deprem yaratıldığını öne sürdü. Bazı paylaşımlarda Yıldırım’ın bu konuşmasının depremden sonra kaydedildiği de düşünüldü.
Serdar Hüseyin Yıldırım, bu sistemin var olup olmadığını bilmediğini, ancak böyle bir mühendislik çalışmasına şahit olduğunu ifade ediyor ve Matrix filminde kullanılan patlayıcı teknolojisinin gerçek olduğunu iddia ediyor.
Videonun arka planında “Stratejik Araştırma Derneği” yazılı bir fon yer alıyor. Bu ipucunu videoda bahsi geçen anahtar kelimeler ile aradığımızda, Türkiye Uzay Ajansı Başkanı Serdar Hüseyin Yıldırım’ın bu iddiaları 4 Kasım 2021’de Stratejik Düşünce Enstitüsü’nde düzenlenen 'Türkiye'nin Uzay Stratejisi’ konulu konferansta dile getirdiğini buluyoruz.
“Savaşçı çubukların” gerçek olması teorik olarak mümkün mü?
Serdar Hüseyin Yıldırım’ın iddiasının neye dayandığını araştırırken, birçok uzmanın yorumuyla karşılaşıyoruz. Uzmanlar bu projenin teoride konuşulduğu ve ancak günümüzde uygulanabilir olmadığı konusunda hemfikir.
Uzay mühendisi Arda Mevlütoğlu, Uzay Ajansı Başkanı Yıldırım’ın kinetik bombardıman konseptinden bahsettiğini ve Soğuk Savaş'ta üzerinde çalışıldığını belirtti. Arda Mevlütoğlu, konuyla ilgili makalesinde kinetik bombardıman konseptini “yörüngeden yeryüzüne doğru katı, yekpare, bir cismin ateşlenmesi ve bu cismin süratinden, kütlesinden dolayı erişeceği kinetik enerjinin, yıkıcı etkisinin kullanıldığı, uzaydan yere taarruz şekli” olarak tanımlıyor.
Ancak sadece bir teori olan ve gerçek hayatta bir karşılığı olmayan kinetik bombardıman konseptinin bile deprem yaratacağıyla ilgili bir ihtimal hiç gündeme gelmemiş. Mevlütoğlu, bu konseptin depremden ziyade "çok şiddetli sarsıntılara" yol açacağından bahsetmenin daha doğru olacağını söyledi ve kinetik bombardıman konseptinin kavramsal aşamada kaldığını hatırlattı.
Arda Mevlütoğlu konuyla ilgili makalesinde, kinetik bombardıman konseptinin en bilinen ve gerçeğe en yakın örneğinin Thor Projesi olduğuna değiniyor. Thor projesi, 1950’lerde daha sonra bilim kurgu yazarı olacak olan Jerry Pournelle tarafından ortaya atıldı. Thor Projesi, tungsten çubukları ile yörüngeden hedef alınan noktalara ateşlenmeyi esas alıyor.
Ancak Mevlütoğlu, kinetik bombardıman sistemlerinin günümüzde kullanılmasının önünde bir dizi teknik engel bulunduğunu söylüyor:
Yörüngeden bırakılan okların azami sürate ulaşmaları için çok dik açılarla bırakılmaları gerek. Bu da yörüngedeki uzay aracının kapsama alanının daralması anlamına gelir. Dolayısıyla yörüngeye, her biri birden fazla ok taşıyan çok sayıda uzay aracı yerleştirilmesi gerekecek. Bu da üretim ve operasyon maliyetlerinin katlanarak artmasına neden oluyor.
Bir başka sorun, sistemler için gerekli yakıtın miktarı. Okların ağırlıkları, uzay aracının toplam ağırlığını kayda değer şekilde artırıyor. Yörüngede ikmal operasyonu da yüksek maliyetli ve karmaşık bir işlem.
Kısacası uzaydan dünyaya fırlatılabilecek çubuklar, savaş ve savunma sanayisinde kağıt üzerinde gündeme gelse de, günümüzde pratik olarak uygulanabilen bir yöntem değil. Yalnızca teoride konuşulan kinetik bombardıman konseptinin, deprem yaratabileceği üzerinde ise hiç durulmamış.
İstinye Üniversitesi’nden Fizik Profesörü Sertaç Öztürk, serbest düşen bir cismin sürtünmeden dolayı belirli bir limit hıza ulaşacağını söyledi ve oluşacak hız limitinden olayı böyle bir şeyin mümkün olamayacağını belirtti.
Benzer şekilde bilim yazarı ve mühendis Tevfik Uyar da videoda bahsedilen konunun soğuk savaş döneminde ABD tarafından geliştirilmiş bir konsept olduğunu, titanyum değil, tungstenden yararlanıldığını söyledi. Amaç deprem yaratmak değil, yer hedeflerinin hızlı imhası. Tevfik Uyar, bu araçlarla yerin beş kilometre altına girmenin imkansız olduğunu vurguladı.
Tüm bunlara ek olarak, Serdar Hüseyin Yıldırım, deprem yarattığını öne sürdüğü silahın, titanyumdan yapıldığını söylüyor. Titanyumun erime sıcaklığı bin 668 derece. Atmosfere giren bir meteorun ulaştığı ortalama sıcaklık değeri ise bin 650 santigrat derecenin üzerinde.Titanyumun erime sıcaklığı ile atmosfere giren meteorların ulaştığı sıcaklık neredeyse aynıyken, iddia edilen aynı deprem etkisini meteorların da yaratması beklenirdi.
Uzaydan fırlatılan dik bir metal çubuğun yeryüzüne ulaşması pek olası gözükmüyor çünkü günümüzde uzay araçlarını bile yeni yeni kullanabiliyoruz. Uzay araçları bile dünya yörüngesine dik değil, belli bir açıyla dünyaya girebiliyor. Deprem oluşturabileceği söylenen “savaşçı çubukların” da dik bir giriş yapması durumunda ısınması ve yanması beklenir.
“Savaşçı uydular” bilim kurgu evreninde sıkça konu ediliyor
TUA Başkanı Yıldırım'ın anlattığı silah, aslında yeni ve gerçek bir fikir değil. Esasında bu “savaşçı uydular” bilim kurgu dünyasındaki hayali senaryolara sıkça konu ediliyor. Birçok Twitter kullanıcısı bu tarz uzaydan hedef alınabilen silaha benzer araçların, Call of Duty Ghosts isimli video oyunu ile G.I. Joe: Retaliation isimli filmde konu edildiğine işaret etti.
Call of Duty Ghosts isimli video oyununda, bir yörüngesel kinetik bombardıman silahları platformundan bahsediliyor. Oyunda, dünyanın her yerine nokta atışı hassasiyetle çubuklar fırlatabilen bir sistem kurgulanmış. Ancak bu oyunda da, bu savaş çubuklarıyla deprem yaratılacağı gibi bir detay yer almıyor.
Benzer şekilde G.I. Joe: Retaliation isimli filmde de Londra gibi birkaç büyük şehri yok etmek için kinetik bir bombardıman silahı kullanılıyor.
Military History isimli savunma forumunda, bu silah sisteminin konu edildiği birçok farklı bilim kurgu oyunu, kitabu ve filminden bahsediliyor.
Yani Serdar Hüseyin Yıldırım'ın anlattığı silah sistemi, geçmiş yıllarda birçok oyun ve filmde de yer almış.
Serdar Hüseyin Yıldırım, videonun yeniden dolaşıma girmesi üzerine açıklama yaptı:
“Bu kısa video benim çok önce bir strateji enstitüsünde verdiğim konferanstan alıntı. Dünya yörüngesinde konuşlanıp kullanıldığında küçük bir şehri haritadan silebilecek silah sistemini anlatmıştım. Bu silah sisteminin fay hatlarını tetiklemek veya tektonik deprem oluşturmak gibi fonksiyonu yok. Dolayısıyla bilinen bir fay hattında oluşan tektonik bir deprem olan Maraş afetiyle ilgisi yok. Yanlış anlaşılmasını istemem. Bu silahın etkisi göktaşı çarpmasına kıyas edilebilir.”
Türkiye Uzay Ajansı da açıklama yaparak, Serdar Hüseyin Yıldırım’ın bahsettiği silah sisteminin yalnızca proje çalışmalarına değindiğini belirtti:
“Söz konusu videoda Dünya yörüngesinde konuşlanabilecek bir silah sisteminin yalnızca proje çalışmalarından söz edilmiştir. Bu projenin gerçekleştirildiği hakkında hiçbir bilgi olmamakla birlikte, fay hatlarını tetiklemek veya tektonik deprem oluşturmak gibi bir fonksiyonu zaten bulundurmamaktadır. Dolayısıyla tektonik bir deprem olan Kahramanmaraş afetiyle de bir ilgisi olması söz konusu değildir.”
Bilim insanları, depreme neden olabilecek insan faaliyetlerini tamamen göz ardı etmiyor. HAARP gibi araçlarla deprem yaratma anlatısının uydurma. Ancak bazı insan faaliyetlerinin küçük depremleri tetikleyebileceğine dair bulgular mevcut. Evrim Ağacı’ndan Çağrı Mert Bakırcı, insan eliyle deprem tetikleme faaliyetlerin gözden ırak yapılamayacağının altını çiziyor ve ancak küçük depremlere sebep olabileceğini söylüyor.
Teyit de daha önce, HAARP ve deprem arasında bağlantı olduğu iddialarını yanlışlamıştı.