Zaman akıp gitmez söylendiği gibi. Akıp giden, zamanın içindeki varlıklardır. Varlıklar yaşamları için kendi zamanlarını tüketirler.
Zaman birimi olarak, insanların çoğunlukla ve sıklıkla kullandıkları “an” söylemi, imsülatif sayıbiliminde, zaman birimi olarak kabul edilmiştir. Klasik matematik ve öteki pozitif bilimlerde, sayısal karşılıkları ve şekilsel gösterimleri yoktur.
“An”, yani zamanın birimi, “İMSB” de hem sayısal, hem şekilsel anlamlar kazanmıştır. Ayrıca bilinen zaman kavramları da “İMSB”de özdeşlerini bulmuştur. Ayrıca bu özdeşlikler, yeni anlamlar kazanmaya, yeni boyutlar bulmaya ve bilinmeyen semilojik alanların aydınlatılmasına öncülük edecektir.
Ayrıca zamanın “açı” cinsinden ölçülmesi, birçok problemlerin ortadan kaldırılmasına, yani çözümüne neden olacaktır.
“An”larla ilgili, büyük ve küçük dilimler belirlenip, kullanılır duruma gelecektir.
Derece (açı) ölçüm birimidir. Zamanın derece cinsinden ölçümü, sayısal ve şekilsel gerçeklerinin zorunlu oluşunu da getirir.
Daha şimdiden, alansal yol, çizgisel yol, hacimsel yol ve bunların, karesel, küresel, dairesel ve benzerleri ile ilgili çözümler geliştirilmiştir. Her birinin sayısal özdeşliği bulunmuştur ve yenileri de bulunacaktır.
“İMSB”de özdeşlik kavramı, yani eşdeğerlilik, imsülatif sayıbilim / şekilbilim için bilinmeyenlerin bilinir olmasında çok çok önemli işlevler yapacaktır. Zaman birimi olan “an”lar ve derece karşılıkları, fiziksel, kimyasal, biyolojik olayların aydınlatılmasında, yaratılışa uygunluk gerçekliği için önemli etken olacaktır.
“An”ın ve açısal ölçümlerin, bağlıcı nedenlerini algılamak, onların gerçekliği yansıtmaları anlamak anlamını taşır.
Sağlıklı “an”lara.
DÜNYA ZAMANI
HÜSEYİN ERGÜL