Siirt’te 13 yaşındaki B.Ş., 65 ve 35 yaşında iki akrabasının cinsel istismarına maruz kaldığını belirterek savcılığa suç duyurusunda bulundu. B.Ş., ifadesinde istismarı anlattı ancak Savcılık, B.Ş.’nin söylediklerini destekleyecek bilgi olmadığını, gören kimsenin olmadığını ifade ederek delil yetersizliğinden dolayı kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.

Tarikat vakfında 6 yaşındaki H.K.G.’nin evlendirilmesi ve yıllarca cinsel istismara uğramasıyla ilgili gelişmeler hâlâ kamuoyunun gündemindeyken bir istismar vakası daha ortaya çıktı.

Siirt'te 13 yaşındaki B.Ş., 65 ve 35 yaşındaki iki kişinin cinsel istismarına maruz kaldığını belirterek savcılığa suç duyurusunda bulundu.

13 yaşındaki B.Ş., ifadesinde, yaz aylarında 65 yaşındaki akrabası Hüseyin T.’nin evine yemek götürmek için gittiğini ve burada Hüseyin T.’nin kendisini zorla öperek vücuduna dokunduğunu söyledi.

‘ANNENE BABANA SÖYLEME SENİ ÖLDÜRÜRLER’ DEDİ

B.Ş., Hüseyin T.’nin kendisini tehdit ettiğini de dile getirdi:

“Ben korkudan dolayı kaçmaya çalışmadım. Bir yandan kolumdan tutuyordu. Bana dokunurken ‘annene babana söyleme yoksa seni öldürürler’ dedi. Bana dokunmayı bıraktıktan sonra ‘'hadi eve git' diyerek beni oradan gönderdi. Ben eve gittikten sonra kimseye bir şey anlatmadım.”

B.Ş.'nin ifadesine göre bu tacizler birkaç defa daha yaşandı. Şikayetin ardından ise Hüseyin T., eve gelerek kendisine ‘Şerefsiz, adi köpek. Nasıl böyle bir şeyler yaparsın' gibi hakaretlerde bulundu.

YAPSAM DİĞER KIZLARIN DA ŞİKAYETÇİ OLMASI GEREKİR

Hüseyin T. ise şöyle savunma yaptı: “B. ile aramız çok iyiydi. Beni babaları gibi görüp sarılır. Bazen de yanağımdan öperdi. Kesinlikle art niyetli bir davranışım hiç olmadı. B.’den büyük 3 kızı daha vardır. Ben cinsel yönden böyle bir davranışa girmiş olsam diğer kızların da benden şikayetçi olması gerekir. İddialarını kesinlikle kabul etmiyorum.”

B.Ş.'nin kuzeni ve kardeşi de olayla ilgili bilgi sahibiydi. Kuzeni, B.Ş.'ye “Sende bir şeyler var ne oldu anlat bana” dedikten sonra B.Ş. kendisine “Çok korkuyorum. Anlatırsam eğer babamın kulağına gider. Hüseyin T. beni taciz ediyor” diye yanıt verdi.

Aynı şekilde Abdulhamit Ş. hakkında da cinsel istismardan soruşturma bulunuyordu.

SAVCILIK ‘KİMSE GÖRMEDİ’ DEDİ

Savcılık, B.Ş.'nin söylediklerini destekleyecek bilgi olmadığını, gören kimsenin olmadığını, iki dosyada da alınan ifadelerde çelişkili beyanlar olduğunu belirterek kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.

Savcılık, kararında B.Ş.'nin ifadelerinin itibar edilebilir nitelikte olmadığının altı çizildi. B.Ş. hala korktuğunu ve tehditlerden dolayı sokağa dahi çıkamadığını söylüyor.

HDP OLAYI MECLİS’E TAŞIDI: TACİZCİLER KORUNMUŞ OLMUYOR MU?

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş da Siirt'te 13 yaşındaki kız çocuğunun yaşadığı nitelikli cinsel istismarı Meclis gündemine taşıdı ve soru önergesi verdi. Beştaş, şu soruları yöneltti:

-13 yaşındaki bir çocuğun yaşadığı durumu anlatması istismarın yaşandığına delalet değil midir? Neden çocuğun beyanı esas alınmamıştır?

-Çocuğun uğradığı istismar uzman görüşü ve tıbbi raporlar ile sabit olmasına mukabil takipsizlik kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?

-Yargının bu yaklaşımı ile sanık konumundaki tacizciler korunmuş olmuyor mu? Sanıkların korunduğu bir ortamda çocuğun üstün yararı ilkesi ihlal edilmiş olmuyor mu?

-Sürekli faillerin tehditleri ile yaşamını sürdürmek zorunda bırakılması çocuk hakkı ihlali değil midir? B.Ş.'nin yaşamını güven içerisinde geçirmesini sağlamak adına hangi önemler alınacak, hangi çalışmalar yürütülecektir?