Şanlıurfa’nın Halfeti ilçe merkezine bağlı Gürkuyu Mahallesi’nde bulunan bin 500 yıllık Nuhrut Kilisesi restore edilmeyi bekliyor. Şanlıurfa’nın Doğu Roma İmparatorluğu’nun hakimiyeti altında olduğu dönemde kesme taşlardan Bizans mimarisine has bir teknik olan üç nefli bazikal planla inşa edilen kilisenin büyük bir kısmı günümüze kadar ulaşırken, yapının ön ve arka cephesinin büyük kısmı yıkılmış durumda.

Bakımsızlıktan harabeye dönüşen kilise şimdilerde Gürkuyu Mahallesi’nde yaşayan gençlerin ve yaşlıların sohbet etmek ve zaman geçirmek için kullandığı bir mekana dönüştü. Bölge halkı kilisenin restore edilerek turizme kazandırılmasını isterken, Şanlıurfa Bölgesel Turist Rehberleri Odası Başkanı (ŞURO) Müslüm Çoban, kilisenin yakın zamanda restore edilmemesi durumunda tamamının yıkılacağını söyledi.

Bölge sakinlerinden Mehmet Emin Yapıcıer, kilisenin çevresinin 2017 yılından sonra dikenli tellerle çevrildiğini söyledi. Şanlıurfa İl Kültür Turizm Müdürlüğü'nün kısmen el attığını aktaran Yapıcıer, dikenli tellerden önce kilisenin içine köylülerin hayvanlarının girdiğini ve çevresinde otlandığını belirtti. 

“KİLİSE TURİZME KAZANDIRILIRSA BÖLGE EKONOMİSİNE KATKI SAĞLAR"

Tahribat sürecinin sona erdiğini ifade eden Yapıcıer, “Restorasyon sürecinin başlaması gerekiyor. Buna yönelik girişimlerimiz var. İnşallah bu girişimlerden sonuç alabiliriz. Bu yapı aslına uygun bir şekilde restore edilmeli. Bu yapı Bizans döneminde yapılmış ve Roma yapı tekniği kullanılmış. Yapının yapılış tarzına baktığımızda Roma mimarisinin izlerini görüyoruz. Kilisenin temeli çok sağlam ve üzerindeki duvarlar da çok sağlamdır. Bu denli tarihe direnmesinin nedeni çok sağlam bir temele oturtulmasından kaynaklıdır. Kilisenin turizm programına eklenmesi gerekiyor. Buranın altyapısı turizme hizmet edebilecek şekilde düzenlenirse bayağı bir rağbet görür. Kilise turizme kazandırılırsa bölge ekonomisine de katkı sağlar” diye konuştu.

ŞURO Başkanı Müslüm Çoban ise Nuhrut’un Anadolu’da inşa edilen ilk kiliselerden biri olduğunu söyledi.

Roma döneminde büyük kesme taşlardan inşa edildiğini aktaran Çoban, “Yapı günümüze kadar da ulaşmıştır. Ancak yakın zamanda müdahale edilmezse yıkılabilir. Şanlıurfa üç semavi din için oldukça önemli bir kenttir. Urfa inanç turizmi noktasında baya etkin bir şehir. Nuhrut Kilisesi'nin restore edilmesi gerekiyor. Çünkü ön ve arka kısmı tamamen yıkılmak üzere. Eğer müdahale edilmezse elimizde yıkılmış bir taş yığını kalacak. Ancak şu anki durumunda bile muhteşem bir görünüme sahiptir. Nuhrut Roma döneminin son önemli dini yapılarından birisidir. Urfa’mızda önceden kilise olup da cami olan birçok yer var. Özellikle Göbeklitepe yolu üzerinde bulunan Germuş Kilisesi ve Nuhrut Kilisesi turizm rotalarına dahil edilirse Urfa’nın inanç turizmindeki yeri daha da iyi olacaktır” ifadelerini kullandı