AB'den Hukuk ve İstanbul Sözleşmesi vurgusu
Ankara-Brüksel hattında son dönemde yoğunlaşan diplomasi kapsamında Avrupa Birliği (AB) Konseyi Başkanı Charles Michel ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen Ankara’yı ziyaret etti.
25 Mart’daki AB Liderler Zirvesi’nin ardından gerçekleşen ilk temasta iki AB lideri, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile görüştü. AB liderleri, “İlişkilere ivme katmak için Ankara’ya geldiklerini” belirtirken “ilişkilerin daha da ileriye götürülmesinin Türkiye’nin bu olumlu ivmeyi devam ettirme isteğine” bağlı olduğu mesajını vererek Türkiye’nin özellikle Doğu Akdeniz’de son dönemde sürdürdüğü politikanın devamını beklediklerini bildirdi. AB Liderleri, Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi başta olmak üzere hukukun üstünlüğü ve insan hakları endişelerini de Erdoğan’a aktardıklarını söyledi.
AB Konseyi Başkanı Michel ve AB Komisyonu Başkanı Von der Leyen, 25 Mart’ta yapılan ve “Türkiye’yle şartlı işbirliği” mesajı çıkan zirvenin ardından dün Ankara’ya geldi.
Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’la 2 saat 45 dakika süren bir görüşme gerçekleştiren Michel ve Leyen, görüşmeye ilişkin AB Türkiye Delegasyonu’nda bir basın toplantısı düzenledi. Türkiye’nin son dönemde AB ile “yapıcı bir şekilde ilişki kurmak istediğini gösterdiğini” belirten Leyen, “Biz de Türkiye’yle ilişkilerimize ivme katmak için geldik” dedi.
Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve göç mutabakatı gibi işbirliği alanlarını görüştüklerini belirten Leyen, “Sığınmacılara yönelik AB yardımının devam etmesi gerektiği konusunda kararlıyız” dedi ve göç mutabakatı konusunda Türkiye’nin yükümlülüklerini tam olarak yerine getirmesini beklediklerini söyledi.
‘YOLUN BAŞINDAYIZ’
Von der Leyen, ilişkilerin geleceğiyle ilgili “Gelecekte daha iyi ilişkiler inşa etmek istiyoruz, ancak şu an bir yolun başındayız, bu yolun bizi nereye götüreceği sadece müzakerelerin içeriğine bağlı değil. Dolayısıyla son haftalarda gördüğümüz ivmenin sürdürülebilirliği kanıtlanmalı” dedi.
HUKUK VURGUSU
Görüşmede hukukun üstünlüğü ve temel özgürlükler meselelerini de gündeme getirdiklerini aktaran Von der Leyen, AB’nin Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’ni feshetmesinden dolayı endişe duyduğunu, Erdoğan’a sözleşmeden çıkma kararından çekilmesi çağrısı yaptıklarını belirtti. Von der Leyen, HDP’nin kapatılması ile Selahattin Demirtaş ve Osman Kavala’nın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) kararına rağmen serbest bırakılmamasıyla ilgili de “Türkiye’nin AİHM kararlarınasaygı göstermesi çok önemli” dedi.
AB Konseyi Başkanı Charles Michel de “AB, ekonomik iş birliği, göç ve halklar arasında bağlantıyı artırmak için somut gündem sunmaya hazır” dedi. Michel, AB’nin Türkiye’ye mülteciler konusundaki desteğiyle ilgili “Komisyon yakında Türkiye, Ürdün ve Lübnan’daki mültecilerin finansmanı için bir öneri sunacak” dedi. Michel, Türkiye’ye özellikle Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve mülteci mutabakatı gibi konularda somut adımlar için ise Haziran’daki AB Zirvesi’nden sonrasını işaret etti.
YENEL: İLİŞKİLER ‘AL-VER’E SIKIŞTI
Türkiye’nin AB Daimi Temsilciliği ve AB Bakanlığı Müsteşarlığı görevlerini de yürütmüş olan emekli büyükelçi Selim Yenel, Ankara’da yapılan Türkiye-AB görüşmesini Cumhuriyet’e değerlendirdi. Yenel, “Bu ziyaret, iki tarafın ilişkilerinde yeni bir başlangıç. Haziran ayına kadar Türkiye’nin son dönemde izlediği politikanın ne ölçüde sürdüğünü değerlendirecekler. Bu politika devam ederse Haziran ayından itibaren ilişkilerde daha yeni açılımlar bekleyebiliriz. Fakat Haziran’a kadar kayda değer somut adım beklememek gerekiyor” dedi.
Yenel, von der Leyen ve Michel’in dile getirdiği Türkiye’deki “hukukun üstünlüğü” konusundaki endişelerle ilgili “Zirve bildirisinde Türkiye konusu daha çok Doğu Akdeniz odaklıydı, sona doğru insan hakları ve hukukun üstünlüğüne değiniyorlardı. Fakat AB’deki çeşitli çevrelerden gelen eleştiriler çerçevesinde Ankara’da bu konuları daha fazla gündeme getirme ihtiyacı hissettiler” diye konuştu. Türkiye-AB ilişkilerinde son dönemde üyelik müzakerelerinin tamamen gündemden düşürüldüğüne dikkat çeken Yenel, “Türkiye-AB ilişkileri bir al-ver çerçevesine sıkıştırıldı. AB, Türkiye’ye aday ülke değil, üçüncü bir ülkeymiş gibi muamele ediyor. Türkiye’nin bu niteliğinin gündemde tutulması gerekiyor” dedi.
İlişkilerde Haziran’dan sonra yeni bir ivme beklenebileceğini belirten Yenel, şöyle konuştu: “Taraflar arasında karşılıklı olarak bu adımlar atılabilirse taraflar arasında bir güven ortamı oluşabilir. Türkiye’den gerilimi yükseltmemesini talep ediyorlar, Türkiye geri adım atınca işler yumuşadı. Bu ortamın korunması için Yunanistan ve Rum tarafının da tahrikten kaçınması gerekiyor.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.