Ahmet Kurtuluş için ölüm emrini kim verdi?
Eski AKP İzmir İl Başkan Yardımcısı Ahmet Kurtuluş, FETÖ Borsası davasında yargılanıyordu. Ev hapsindeyken öldürüldü. Katil, emri kimden aldığını anlattı...
Eski AKP İzmir İl Başkan Yardımcısı Ahmet Kurtuluş’un elektronik kelepçeyle ev hapsinde tutulduğu dairesinde öldürülmesine ilişkin dava başladı. Ahmet Kurtuluş, “FETÖ Borsası” olarak bilinen dosyada da yargılanıyordu.
İzmir Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen cinayet davasında katil zanlısı Yener Toğa, firari sanık Serkan Kurtuluş’un da aralarında bulunduğu 9 kişi yargılanıyor.
"KATİL, AHMET KURTULUŞU ÖLDÜREN ÖRGÜTÜN SİLAHLI KANADINDAN"
İki gün süren duruşmada, Kurtuluş Ailesi’nin avukatlarından Özgür Senger, “Serkan Kurtuluş örgütü, Ahmet Kurtuluş cinayetini işleyen örgütün silahlı kanadıdır” dedi.
Serkan Kurtuluş ve çetesinin cinayeti işleyen tetikçi bir ekip olduğuna dikkat çeken avukat Senger, “Burada bir örgüt var, Serkan Kurtuluş bu örgütün bir parçası, bu örgütün yöneticilerinden biri, fakat Ahmet Kurtuluş’un cinayet emrini veren esas başka bir örgüt vardır” dedi.
Bu davanın “politik” olduğunu söyleyen avukat Senger, Ahmet Kurtuluş’un daha önce yargılandığı ve kamuoyunda “FETÖ Borsası” olarak bilinen davada verdiği ifadelerden sonra hedef olduğunu ifade ederek, “Ahmet kurtuluş neden öldürüldü? Verdiği ifadeler yüzünden... Kimler var ifadelerinde?
KATİL ZANLISI CİNAYETİ ANLATTI
Katil zanlısı Yener Toğa da ifadesinde cinayeti nasıl işlediğini anlattı. Ev hapsinde olan Ahmet Kurtuluş’a kendisini denetim memuru olarak tanıttığını söyleyen sanık, örgüt elebaşlarından Lider Camgöz ile temas kurduğunu ve talimatı ondan aldığını anlattı. Sanık Toğa, ‘Halledebilirsem beni Gürcistan'a yanlarına alacaklarını söyledi. Kim olduğunu sorduğumda FETÖ'den ihraç, ihaleye fesat bulaştırmış biri olduğunu, imha edilmesi gerektiğini, söyledi. Lider Camgöz, beni arayarak adres ve fotoğraf attı. Otobüsle İzmir’e gittim. Tabancayı belime koydum. Arabadan inince yeleği giyip siteye girdim. Kapıyı çaldım, kendisi açtı. Adres beyanı için geldiğimi söyleyip kimliğini getirmesini istedim. O kimliği getirmeye gittiğinde silahı çıkarıp arkama sakladım. Gelince de ona doğrulttum ve tetiğe bastım. Ancak silah ateşlemedi. Emniyeti açıp tekrar denedim bu sefer de tutukluk yaptı. O sırada Kurtuluş kaçmaya çalışırken şarjörü doldur boşalt yaptıktan sonra tekrar tetiğe bastım ve ateş aldı" dedi.
Katil zanlısının çelişkili ifadelerine dikkat çeken Avukat Özgür Senger, Emniyet ifadesinde Ahmet Can Karakaş isimli bir emniyet istihbarat görevlisinden bahsedildiğini söyleyerek “Bu kişiyi siz kendiniz mi yarattınız, böyle bir kişi gerçekten var mı” diye sordu.
“SANIK TOĞA’NIN TELEFONU KAYBOLDU”
Sanık Toğa bu soruya, “Hayali karakter” diye yanıtladı. Avukat Özgür Senger, sanığın telefonunun bir süre kaybedildiği bilgisini verdikten sonra “Telefonunuzdan hiçbir şey çıkmadığını iddia ettiler. Sonra biz onun üzerine gidince telefonunuzdan bazı şeyler çıktı. Telefonunuzda ‘Ahmet Can Karaka’ isimli birinin kaydı çıktı. Telefonunuzda böyle biri var mıdır, yok mudur” dedi.
Sanık Toğa bu soruya “Ahmet Can o değildir. Erzurum’da pazarcılık yapıyor, hatta yaklaşık 8 ay önce, benimle ilgisi yoktur” ifadelerini kullandı.
Telefon rehberinde Ahmet Can Karaka adıyla kayıtlı olan kişinin gerçek isminin ne olduğunu soran avukata sanık Toğa şöyle yanıt verdi: “Ahmet. Karakaş mı Karataş mı, ben onu bilmiyorum” diyerek Emniyet ifadesindeki bu bölümde yalan söylediğini öne sürdü.
Mahkeme heyeti ara kararında tutuksuz sanık Muhammed Yaşar Yılmaz’ın tutuklanmasına, tutuklu sanıkların tutukluluklarının devamına ve firari sanıklar Serkan Kurtuluş ve Lider Camgöz hakkında da Arjantin’den iade sürecinin beklenmesine karar vererek duruşmayı 10 Mart'a erteledi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.