Ak Parti Genel Başkanvekili Kurtulmuş: Türkiye'de Bu Tür Bildirilerin Ne Manaya Geldiğini Hepimiz Çok İyi Biliyoruz
Kurtulmuş, bazı emekli amirallerin açıklamasına dair, "71 yıllık çok partili siyasi hayatımızda 5 tane darbe oldu, çok sayıda darbe teşebbüsü oldu ve bu darbelere hazırlayan süreçlerde bu tür çok sayıda bildiriyle Türkiye muhatap oldu." dedi
ANKARA (AA) - AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, A Haber'de katıldığı canlı yayında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun partisinin grup toplantısındaki "Emekliler dünyanın neresine darbe yapmış" sözlerinin sorulması üzerine Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Bu ülkede, 71 yıllık çok partili siyasi hayatımızda 5 tane darbe oldu, çok sayıda darbe teşebbüsü oldu ve bu darbelere hazırlayan süreçler içerisinde bu tür çok sayıda bildiriyle Türkiye muhatap oldu. Yani Türkiye'de hiç darbe yokmuş, 12 Mart muhtırası yokmuş, 27 Nisan muhtırası yokmuş, 28 Şubat postmodern darbesi yokmuş gibi, yani uzayda bir yerde yaşıyoruz, burası sanki Norveç, İsveç ve İsviçre hiç bu tür olağanüstü müdahaleler olmamış gibi 'efendim ne darbesi' demek Türkiye'nin siyasi tarihini bilmemek demektir. Ya da darbecilerin niyetlerinin üstünü örtmek demektir."
Kurtulmuş, bazı emekli amirallerin açıklamasına ilişkin, "Bu, darbe öncesinin hazırlıklarının bir parçasıdır" dedi ve bunun bunu çok açık görülmesi gerektiğini aktardı.
Kurtulmuş, "Bunun 'Efendim neresi darbe' demek Türkiye'yi bilmemektir, siyasetle ilgisi olmamak demektir ya da darbecilerin niyetlerinin üstünü örtmek demektir ve onlara kol kanat germek demektir. Kimse milletin aklıyla alay etmesin, Türkiye'de bu tür bildirilerin ne manaya geldiğini hepimiz çok iyi biliyoruz ve buna karşı da Türkiye siyasetinin hep birlikte karşı çıkması lazım, beklentimiz budur. Cumhuriyet Halk Partisi de burada çok açık bir şekilde bildirinin içeriğine sahip çıkıyor olsa dahi bildirinin şekline, yayınlanma saatine, zamanlamasına ve bu bildirinin emekli amiraller tarafından yayınlanmasından dolayı buna karşı çıkması gerekirdi." diye konuştu.
Konuya ilişkin, "Bu bir fikir özgürlüğü meselesidir" denildiğine dikkati çeken Kurtulmuş, insanların fikirlerini beyan etmelerinin yolları bulunduğunu, basın açıklamalarında, konferanslarda görüşlerin dile getirilebileceğini ya da siyasete girilerek görüşlerin dile getirilebileceğini anlattı.
Kurtulmuş, "Ama gece yarısından sonra tam da böyle muhtıra mahiyetindeki bir bildiri yayınlayacaksınız, diyeceksiniz ki 'Fikir özgürlüğü var'. Niye gündüz vakitlerini beklemediniz? Niye meydanlarda ya da işte birtakım basınla ilgili yerlerde bunları kamuoyu ile paylaşmadınız? Zamanlaması itibarıyla, mahiyeti itibarıyla, tarzı itibarıyla son derece kötü niyetli, açıkça bir olağanüstü dönem çağrışımı barındıran bir metindir. Bunun hiçbir şekilde makul görülmesi mümkün değildir." diye konuştu.
"Bu kişilerin üzerlerinden üniformalarını çıkardıklarını, ancak sivil iradeye sahip olmadıklarını" kaydeden Kurtulmuş, "Ama kimse parmak sallayarak, had bildirmeye çalışarak, millete 'Aksi halde' diyerek istikamet vermeye kalkmasın. Bu millete bir daha kimse parmak sallayamaz, böyle bir şey yok. Bu 15 Temmuz gecesi Türk siyasi tarihinin geçmişinde bırakıldı. Milletimiz demokrasisine sahiptir, sonuna kadar da sahip çıkacaktır." ifadelerini kullandı.
"Herkes her şeyin farkındadır"
"Nerede emeklilerin darbe yaptığı görülmüştür" diyenlere eleştirilerde bulunan Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Bu millet emekli muvazzaf subay ya da sivil birtakım bürokrat ve birtakım çevrelerin antidemokratik çevrelerin, çok sayıda işbirliklerine şahittir, geçmiş dönemlerde. Dolayısıyla burada millet neyin ne olduğunu biliyor. Herkes her şeyin farkındadır, bunun üstünü örtmeye gerek yoktur. Bu aynen mahiyeti itibariyle 12 Mart'a benzer, 27 Nisan sürecine benzer bir süreci hareketlendirmek. Belki bu süreci hareketlendirerek Türkiye'de olağanüstü halin kapısını açmak niyetini taşıyan bir bildirilir. Çok daha açık ifade etmek gerekirse 7 Şubat 2012'den itibaren devam eden Türkiye'yi krize, kaosa ve birtakım tartışma ortamlarına sürüklemenin, hatta Türkiye'nin yönetilemez bir ülke algısına doğru gelmesini temin etmek için sürdürülen sistematik operasyonların bir parçasıdır, bir halkasıdır."
Kimsenin kendi iradesini millet iradesinin üzerinde görme ayrıcalığı bulunmadığını ifade eden Kurtulmuş, "Herkes haddini bilecek, herkes durduğu yerde duracak. Eğer siyaset yapmak istiyorlarsa buyursunlar Türkiye'de bu kadar çok siyasi parti var. Eğer beğenmiyorlarsa yeni siyasi parti kursunlar. Mevzuat buna müsait. İstediği siyasi partileri kurarlar. Bir dilekçe vermeye bakar. Çıkın halkın önüne halktan oy isteyin. Sırtınızda üniformalar da olmadığına göre zaten rahatlıkla siyaset yapabilecek durumdasınız. Neresinden baksanız kabul edilemez. Bunu makul ve meşru görmeye çalışan hiçbir iradeye ben demokratik irade demem." diye konuştu.
Salgın tedbirleri
Salgın nedeniyle alınması beklenen tedbirlere ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, "Muhtemelen Ramazan dolayısıyla birtakım ilave tedbirler ya da ilave birtakım tavsiyeler ortaya çıkacaktır" dedi.
Kurtulmuş, konunun muhtemelen gelecek hafta gerçekleştirilecek Kabine Toplantısında ele alınacağını ifade etti.
Muhabir: Muhammed Ali Toruntay
Kaynak:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.